Mikaelson

1.3K 80 10
                                    

Gözlerimi her kapadığımda onu görüyordum.Uyanık olduğum zamanlarda ise sürekli onu düşünüyordum.Kalbimden de aklımdan da atamıyordum.Ondan kurtulmak istedikçe boynuma daha çok yapışıyordu.Odamın kapısı çaldı.

“Matt öldüm ben.O yüzden kendine uğraşabileceğin başka arkadaş bul.” Kapı açıldı.Dostum duymadın mı beni ben ölüyüm.Yorganıma sıkıca sarıldım.

“Bütün bir haftadır o yatakta mısın Caroline?” Bu Matt değildi.Kafamı yorganımın içinde çıkarıp baktım.Rebekahh..

“Onu neden buraya çağırdın Matt.O kötü kurdun kızkardeşi.” Bana Klaus’u hatırlatıyordu.Aslında her şey bana Klaus’u hatırlatıyordu.

“Bütün bir hafta o yataktasın Caroline.Hiç bir şey yemiyorsun yediğin zamanlarda da kusuyorsun.Düşünsene Caroline sen hiçbir şey yemiyorsun.Senin için endişelenmeye başladım.Belki kız kıza konuşmak iyi gelir diye düşündüm.” Diye savundu Matt kendini.Düşündüm Matt söylediklerinde haklıydı.Gerçekten bir hafta boyunca yediğim her şeyi kusmuştum.Eminim ki strestendi.

“Artık hayata geri dönmelisin Caroline.” Dedi Rebekah.Şu an gerçekten içten ve samimi gözüküyordu.Ama o Mikaelson’du.Asla güvenenemezdim.

Sırtımı yastığa yasladım.

“Hayatım mı var sence benim.Ben her şeyimi giriştiğiniz taht savaşında kaybettim.Güç uğruna benden vazgeçen bir adama aşık oldum ben.Hemde ikinci kez.” Dedim sinirle.

“Klaus hepsini seni korumak için yaptı.”

“Klaus beni korumak için yapmadı onu zayıf gösterdiğim için yaptı.O yüzden beni rahat bırak ve Klaus seni tekrar hançerlemeden hayatın tadına bak.” Dedim ve tekrar eski pozisyonuma dönüp yorganı kafama örttüm.Baştan yenik bir savaşı sürüyordum.Şu an tek dilediğim şey her şeyi yeniden unutmaktı.

“Kendine acımaktan sıkılmadın mı Caroline.Ayağa kalk ve kendine gel.Sen Caroline  Forbes’sin.Cadılar seni günlerce rehin  tuttu ve beynine türlü işkenceler yaptılar.Ve sen bundan sağ kurtuldun.Eminim ki hayal kırıklığını da atlatabilirsin.” Dedi Rebekahh üstümdeki yorganı çekti.Darmadağın saçlarım ve kirli kıyafetlerimle ortada kalmıştım birden.

“Ve Caroline dost tavsiyesi kesinlikle yıkanmaya ihtiyacın var.Kokuyorsun.” dedi. Matt’e baktım kahkasını tutmak ister gibi bir hali vardı.Ve yine tüm dünya üstüme gelmeye başlamıştı.

“Rebekahh böyle sürtük olmayı nasıl başarıyorsun.” Dedim.Gülümsemek istiyordum ama yapamıyodum.Canım gülmek istemiyordu.Aslında canım o yorganın altında da çıkmak istemiyordu.Hatta kimbilir belki sonsuza kadar orda yaşabilirdim.Ama şu anda onu düşünemiyordum.Midemden yükselen kusma isteği vardı.Elimi ağzıma koyarak banyoya koştum.Tanrım bu ne şimdi.Gerçekten kendime gelmem lazımdı.En iyisi sıcak bir banyo yapmaktı.Duşu açtım ve suyun ısınması bekledim.Kendimi sıcak suyun altına atarken tüm kötü düşünceleri dışarıda bırakmaya çalıştım.Ama her şeyi hatırlamaya devam ediyordum.Klaus’un Marcel’le girdikleri taht savaşını.Cadıların bana işkence etmesi.Beynime türlü oyunlar oynayıp Klaus’tan intikam almaya çalışmalarını.Her büyünün zayıf noktası olduğu gibi herkesin bir zayıf noktası vardı.Klaus’un ki de bendim.Beynimin çokta işe yaramayan kısımı Klaus’un beni korumak için yaptığını söylüyordu.Ama genel olarak buna inanmak istemiyordum.Klaus sadece güç istiyordu.Peki o zaman beni tekrar niye bulmuştu?.Bütün bu düşüncelerle banyodan çıktım ve giyindim.Sıcak bir duş bile biraz kendime getirmişti.Odamdan çıkıp salona gittim.Rebekah halen buradaydı.Matt ise ortaklıkta gözükmüyordu.

“Matt nerde?”  diye sordum.

“Dışarı çıktı.” Dedi.

“Ve bana bakıcılık yapsın diye seni mi bıraktı.” Rebekah cevap vermedi.Matt’e kızgındım onu buraya çağırdığı için.

“Caroline bana her ne kadar inanmasanda yeniden söylüyorum Klaus her şeyi senin için yaptı.Marcel senin Klaus’un zayıf noktası olduğunu keşfetmişti.Bu ne anlama geliyordu biliyor musun?Ölüm.Cadılar Marcel’i sevmezdi ama bildikleri bir şey vardı Klaus’un onlara Marcel’den daha fazla kötülük getireceğiydi.Bu yüzden Caroline sen bu savaşta piyondun.Klaus seni bunların dışında tutmak istedi.” Dedi bir nefeste.Peki bu Rebekah’ın birden ortaya çıkan abi sevgisi nerden geliyordu.Tam ona cevap verecektim ki midem tekrar hareketlenmeye başladı.Hadi ama midemde kusacak yemek yoktu.Elimi ağzıma götürdüm ve koşarak banyoya gittim.Rebekahh arkamda gelmişti.

“Ne kadar süredir böylesin Caroline.” Dedi telaşlı bir şekilde.Kusmam bittiğinde ona cevap vermek için döndüm

“Bir haftadır falan.Fazla duygu yoğunluğundan olmalı.” Dedim sanki önemsiz bir şekilde.

“Caroline en son ne zaman…” hadi ama sandığım şeyi kast ediyor olamazdı.Bu imkansızdı.Ben en son ne zaman.15 gün gecikmiştim.

“Rebekahh aklını içerde unutmuş olabilir misin acaba.Bu imkansız çünkü.” Dedim.İmkansızdı.Mümkün değildi.Olamazdı demi

“Aslında Caroline Klaus’un kurt adam genleri sayesinde olabilir.”

“Hayır Rebekahh.Bu imkansız.Saçmalamayı kes artık.” Beynimde deli düşünceler dönüyordu.Bundan emin olmalıydım.Sonucu biliyordum ama yine de emin olmalıydım.

 1 saat sonra Rebekah elinde 10 tane hamilelik testiyle geri geldi.Matt sadece olanları izliyor.Bunun imkansız olduğunu o da biliyordu.

Banyoya gittim.İlk testi yaptım.İkinci üçüncü dördüncü aslında hepsini yaptım.Hepsinde aynı sonuç vardı.Bu imkansızdı..Banyoda bir saate yakın kalmıştım.Matt gayet rahat Rebekahh ise Matt’in aksine  telaşlı bir şekilde bekliyordu.Banyodan çıktığımda ikisi de bana baktı.

“Bu imkansız.” Dedim ne hisseteceğimi bilmiyordum.Matt birden telaşlanmış olduğu yerden fırlamıştı.

“Caroline.????” Dedi Matt.İstemsiz de olsa gözlerimden yaşlar süzülüyordu.

“Bu imkansız.” Diyip elimi yüzüme kapatıp ağlamaya başladım Matt yanıma gelip bana sarıldı.Rebekahh merakına yenik düşmüş ve banyodaki testin sonucuna bakmaya gitmişti.

Yüzünde kocaman bir gülümsemeyle geri döndü.

“Ailemize küçük bir Mikaelson katılıyor.”

İNSAN OLMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin