4. Bölüm

7.8K 283 8
                                    

Bahçenin arka kısmında bulunan gizli mezarlığa gittim. Beni arayabilecekleri son yer burasıydı. Kendi mezarımın başına çöktüm.

Evet, yanlış duymadınız. Burada olan herkesin bir mezarı var. Çünkü bizden umutlarını kesmişler. Sorunları olan insanların geleceği son yerdir burası. Son durak. İyileşirsen, iyileşirsin. Ama yok, iyileşemezsen, ölürsün...

Burayı bulduğum ilk zamanı hatırladım. 14 yaşındaydım. Çok şaşırmıştım ve aynı zamanda korkmuştum. Yani, kim korkmaz ki? Ama daha sonra burada yalnız kalabildiğimi far ettim. Ve burası benim bir numaralı mekânım oldu.

Mezar taşımda tam adım yazıyordu "Madileyn Clara Shadow" ve doğum yılım. Bir tek ölmem kalmıştı. Mezar taşıma kazıyacakları son bir tarih.

Küçük kardeşimi dülündüm. Benden 7 yaş küçüktü ve birbirimize çok bağlıydık. Benim grimsi gözlerim yerine onun masmavi parlak gözleri vardı. Saçları da kahverengiye çalan bir sarıydı. Çok yakışıklıydı kısaca. Adi da görüntüsüne uyuyordu; Fire.

Buraya ilk geldiğim o lanet olasıca günü hatırladım. Babam yine soğuk bakıyordu. Hayatı çok ciddiye alan bir piç kurusu işte. Annem ise sessizce ağlıyordu.

Düşünmeyi durdurmaya çalıştım. Çünkü aktıkları yer, o karanlık ve soğuk gündü. Ama başaramadım. Beynim istemsizce çalışıyordu ve acı verdiği için derinlere gömdüğüm bütün anılar tek tek açığa çıkıyordu.

Aslında tam çıkıyorlardı ki, beni izleyen bir çift göz fark ettim.

Siyah gözler beni izliyordu. Duygusuz, ifadesiz ve hissiz bir biçimde. Uzun süre sadece birbirimize baktık, konuşmadan.

"Demek burayı biliyorsun?" Şaşkınlık belirtisi yoktu. Soru olduğunu tek kaşını kaldırmasından ve bana cevap bekler gübi bakmasından anlamıştım. Başımı 'evet' anlamında salladım. Daha sonra ise hiç konuşmadık. O bana baktı, ben ise mezara.

Aslında, ona sorular sormak istiyordum. Basit sorular. 'Neden buradasın' gibi. Ağızımı açtım. Hadi Madileyn! Yapabilirsin! Konuşabilirsin!

Ama sonra neden konuşmayı bıraktığımı hatırladım. Konuşmak sadece başa bela olur.. Ve sadece seni uçsuz bucaksız karankığa sürükler...

Lütfen Bana DokunmaWhere stories live. Discover now