3D*2*İNTİKAM-29

Start from the beginning
                                    

Yatağa nihayet yattığımda yorgunluktan gözlerim acıyordu ve hemen uyumak istiyordum. Her ne kadar telefonumun bildiriminden boranın mesaj attığını görsem dahi.

...



"Günaydıın!" diye bir ses duyunca bir baktım ecrin. Geri yattım. Bir dakika. Ecrin mi? Bizim sarışın. Gözlerimi pörtleterek baktığımda tamamen o olduğuna inandım ve çığlık atarak sarılmıştım. Hanımefendi nihayet teşrif edebil.işti yanımıza. Yağmur vura vura ecrinin ağzına sıçmıştı ama olsundu. Bir o kalmıştı zaten.

"Sen nerdesin lan tirrek? Bizim ağzımıza sıçan sıçana sen git gez dolaş o sarı girayla. Onun da ağzına sıçacam." demişti yağmur sinirle. O hasta buraktan sonra ne ecrini düzgünce görebilmiştim ne de oturup konuşabilmiştik.

"Onu bunu boşver. Sen nasılsın?"

"Daha iyiyim gibi bir şey. Giray unutturmuya çalışıyor ama hafızamdan silinmiyor. Annem zaten psikolağa götürüyor. Doktor kabuslarımın olacağını söyledi. En azından biraz da olsa düzelmişim de kabuslar beni bırakmıyor." demişti bana hüzünle bakarak. Çok zordu lan nasıl unutsun. Ama bizim destek çıkmamız lazımdı.

Şu Giray paçozu bir bize bıraksa ama dur sen bundan sonra ayrılırsa ben tükürürüm ağzına.

"Neler oldu neler." deyip oturttum ecrini ve bir bir ne bok varsa anlatmaya başladım taaa partiden itibaren. Doruk abinin okuduğu mesajı gösterince ben eve gidiyom deyip kaçmaya teşebbüs etti ama zor tuttuk şerefsizi.

"Lan vallaha var ya nolacak herkes şüpheli. Yağmurun anası babası da olaydı keşke. Onlarda burda değiller. Ev var ya talan edilecek diye çok korkuyorum."

"Sen beni düşün. Borama kavuşmuşum herifim dayak yiyecek diye korkuyom. Anam ben onu da aramadım. Bana da mesaj atmıştı dur hele bakam bir." deyip telefonu elime aldığımda gördüğüm mesaj bölümlerin favori kelimesi olan 'sıçtık' idi.

"Miray,yağmurun abisi beni aradı efeyi de aradı akşama sizin oraya geliyoruz. Efe diyor adam toplayalım. Akşama adam toplatacakmış nolur nolmaz diye. Gerizekalı ne kadar korkak. Halbuki iyi niyetle söyledi."

...







"Boram,sen neden bu kadar safsın." dedim kafamı ovuşturarak. Kapının önündeydiler ve gireceklerdi içeri birazdan.

"Bak eğer istersen sevgili olmadığımızı söyleyelim." demiştim evet demesi için bakarak.

"İnan dayak yeyip yememem umrumda değil. Ben senin sevgilin miyim? Evet. Bu kadar bitmiştir. İster doruk kızsın ister kızmasın Sen benim misin? Benimsin. Bu konu burda bitmiştir." deyip direk efeyle içeri dalmıştı saolsun. Doruk abi içerde koltukta oturuyordu.

Biz geldiğimiz an hem boraya hem de efeye sinsi sinsi bakmaya başlamıştı bile. Ecrin şerefsizi korkudan dayak yer diye mutfağın arka kapısından kaçmıştı. Yağmur nerdeyse yere bitişik olan balkona çıkıp intihar edecem deyip yere yapışmıştı. 3 kere kendini bıçaklama girişiminde bulunup beni de rehin alıp ikimizi de öldürürüm dedi doruk abiye. Doruk abi de anne edasıyla yağmura 8 tane terlik fırlattı 2 si bana 4 üde kafasına gelmişti yağmurun. Son ikisi de ayaklarına gelip yere yapışmış,Doruk abi zorla odasına kilitlemişti. Ben mi? Ben sadece herkesi ayırmaya çalıştım. Kendime bir şey yapacak zamanım bile yoktu lan. Şimdi ise yağmuru odadan çıkardık ve hanfendi tekli koltuğa yayılmış,tırnaklarını yiyor ve olacakları izliyordu. Bende tekli koltuğun tutunma şeysinin üstüne oturup artık ne olacaksa olsun deyip mal gibi bakıyordum herkese.

"Eveeet!" deyip kalkmıştı ayağa doruk abi. Allahtan abdest almış sol yanımda ki günlerde bol bol okunup sonrasında dedikodu yapılan yasin kitabını almış başımı yazmayla kapatmış,okuyordum bol bol.

"Sorduğum her soruya evet veya hayır ile cevap vereceksiniz. Anlaşıldı mı?" daha cevap almadan "Anlaşıldı." demişti kendi kendine.

"Yağmurgille yaşlarınız aynı mı?" demişti Boraya bakarak. Bende cüzümü bitirmiş heyecanla onları izliyordum.

"Hayır." demişti ikiside.

"Aynı sınıfta mısınız?"

"Evet." "Hayır."

Bora evet efe hayır demişti.

"Pekii şimdi tek tek soru soruyorum. Sadece anlatacaksınız."

"Bora,mirayla nasıl tanıştın ne zaman tanıştın?"

"İlk dönem markette bana çarpmıştı. Sonra yolda çarptı. Sonra okulda sıramızı kaptın deyip üstüme çöktü. Daha sonra da yavaş yavaş anlaşmaya başladık."

Doruk abim sinirlense de devam etti konuşmasına

"Efe sen nasıl tanıştın?"

"Yağmurla aynı sırada oturuyorduk. Bana epilepsiyim deyip ayran şakası yapmıştı. Bende ona böceklerle şaka yaptım. Bizde sonra anlaşmaya başladık."

"Miray,sana soruyorum. Ne zamandır seviyorsun?" demişti birden bana dönerek.

"Ş-şey,ilk ay hep şaka falan yaptım ikinci ayda baya nefret etmiştik deseem..."

"Düzgün söylesene lan!" deyip kızmıştı birden.

"Aman dur hesapladım. 6-7 aydır seviyorum." deyip boraya bakmıştı tebessümle. Sanırsın kız istiyorlar lan. Ben bi dövüş falan bekliyordum. Ama olsundu. Buna da şükür et miray buna da şükür et!

"Yağmur,sen seviyor musun peki?"

"Evet seviyom." demişti hemen odun odun.

"Bana bakın,belki ilerde ayrılacaksınız...."

"Yok Doruk,ben ölsem ayrılmam kardeşinden." demişti Efe büyük bir ciddiyetle. Vay vay vay efeden beklenmeyen hareketler.

"Belki başkasını sevecek yağmur?"

"Doruk,ben yağmurun beni tamamen sevdiğini dün anladım. Eğer dün o kadar kavgadan sonra gelmeseydi dediğin şey olabilirdi ama gelip benden özür diledi. Ki yağmur gibi birisi asla kimseden özür dilemez. Boraya da sorarsan bora da öyle. Mirayla yağmurgil nasıl kavga etti hiç kimse mirayın yanında olmadı doğruya doğru. Borayla Mirayda kötüydü Bora haklı olduğu halde. Bora her şeye rağmen Mirayın yanında durdu. Ne onlar başkasına bakar,ne de biz." demişti efe harikamsı konuşmasını bitirdikten sonra. Vay vay vay. Acaba gidip çalıştı mı konuşmalara? Efeden şaşırtıcı hareketler.

Doruk abide baya şaşırmış olacak ki direk oturdu.

Herkes onun ne diyeceğini bekliyordu. Artık doruk abide bi zahmet bir şey demesin.
Yağmur efeye bol bol gizliden öpücükler yolluyordu. Ben boraya doruk abi bakacak diye bakamıyordum bunlar uzaktan cilveleşiyorlardı.

Doruk abi konuşmaya hazırlanıyordu ki herkes kendini de hazırlayıp direkman doruk abiye baktı.

"Sevginizin hala ne derece olduğumu bilmiyorum,ama benden habersiz buluşursanız bitersiniz. Efe sende Boksa gidiyorsun diye duymuştum. Artık gitmiyorsun ama senle bir maç yapalım. Hala o mesaj aklımda haberin olsun." deyip efeye kinayeli kinayeli baksa da vallaha çok sevinmiştim lan! Oh be sonunda halloldu bunlar! Yağmurla sevinçten birbirimize sarılırken birden bilmediğim bir melodi çalıyordu ve doruk abi telefonunu arıyordu heralde. 

Telefonu gördüğüm an "Doruk abi getiririm telefonunu." deyip kalkmıştım ayağa.

"Aç telefonu müsait değilmiş de kapat." demişti Doruk abi koltuğa yayılarak.

Telefonda yazan kişinin ismi Ceyda idi. Ve telefonu açtığımda daha ben konuşmadan duyduğum cümle ile şoka girmiştim. Telefonu zor tutuyordum. Kız ağlamaklı sesle direk

"Doruk ben hamileyim." demişti. Doruk abi nu sefer sen sıçtın vallaha.

3 DELİ *2* İNTİKAM (Tamamlandı)Where stories live. Discover now