HER BİR BÖLÜME YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN.. VALLA KURGU BİRAZ DEĞİŞTİ GİBİ GİBİ. AKLIMDAKİYLE ŞU AN YAZDIKLARIM BİR DEĞİL. AKILDA Kİ KURGU WATTPAD'E UYMAZMIŞ DKFUKSYFODYDİEYDİEYFİETF
HADİ ALLAHA EMANET
SİZLERİ BÖYLE KOCAMAN SEVEN YAZARINIZ...
MİRAYDAN:
"Offf!" diye kendi kendime oflanıyordum. Vallahi böyle bir garibim. Bu nedir? Bu nedir? Koraydan sonra boraya yine ve yine her şeyi anlatmak zorunda kalmış ve bana yine bir sürü nasihatler verip gitmişti. Nasihati de 'otur.' idi sadece.
"Şu koraya bak lan. Oğlan içinde neler saklıyormuş." diye ecrin bana konuşuyordu.
"Aynen. Şey az dinlemiş olabiliriz ama valla iyi edebiyat yaptı. Böyle yok kokunu içime çekecemler falan ciğerlerim doldu taşıyorlar falan baya iyiceydi." diye saçma bir cümle kurmuştu yağmur. Bir de üstüne üstlük kapıyı dinlememiş,bence orda oturup ezberlemişlerdi. Her şeyi bildiklerine göre.
"Lan of. Oflayasım geliyor. Biz zaten kaç gündür okula da gitmiyoz devamsızlık tavan oldu yarına okula gidecez ha." demiştim onay bekler gibi. Onlar da başlarını sallayınca bende tamam dedim sadece.
Saat daha akşamın sekiziydi. "Canım sıkılıyor bir şeyler yapalım." demişti ecrin hem bana hem de yağmura bakarak.
"Aynen... Ne yapsak ki? Abur cubur da yok. Gelin bir abur cubur alalım da öyle bir şeyler yapalım." demişti yağmur benden onay bekler gibi. Aklıma marketten sebepsiz yere annemgil gelmişti. Onları da sormuyordum. Lan ben ne kadar hayırsız bir evladım haa.
"Ben anamı bir arıyım da öyle çıkalım dışarı." demiştim ve mutfak masasının üstünde olan telefonumu alıp anamı aramıştım.
4. Çalışta açmıştı hanfendi.
"Kız napıyorsunuz? Valla hiç sesiniz soluğunuz yok!" diye bağırmıştım neşeliyim gibi.
"Hayırsız kızım! İnsan bir arar diyecem de biz de aramadık seni. Nasılsın annecim valla evde de bir şey kalmamıştır sömürmüşsündür hepsini sen."
"Ne alaka anne nasılsından girip sömürmeden çıktın. Ayrıca evde dolu şey var ben yemiyorum."
"Kıyamet alameti mi? Hayır mı? Sen ve yememek. Kızım iyisin demi sen?"
"İyiyim anne sizi soruyum dedim. Eee siz nasılsınız hala uzun mu işiniz? Valla özledim sizi."
"Kızım neler oldu bir bilsen. Anneannen iyi ama gitmemizi istemiyor. Teyzenlerle falan kavga etmişte o yüzden hasta. 'Damadım gelmiş bırakır mıyım?' diyor. Bilmiyorum ne zaman geliriz. Hiç belli değil o işler en kısa sürede gelmeye çalışacağız."
"Tamam anne. Hadi görüşürüz anneannemi bol bol öp yerime kapatıyorum." deyip vedalaştıktan sonra annemle geçen anormal konuşmamı da nihayet bitirmiştim ve artık gidebilirdik.
"Hadi gidelim." demiştim ve mutfaktan anamın gizli bölmesinden -babam bile bilmez ben bilirim- azcık para alıp evden anahtarıda alıp çıktık. Üstüme baktığımda 2 gündür giydiğim süngerboblu fettah vardı altına da sporlarımı giyinmiştim soğukta. Ecrinin unicornlu pijamaları ve eşofmanının üstüne kadar çektiği gri çorapları vardı. Saçlar klasik ev topuzu. Yağmur da iskelet pijamasıyla her ne kadar korkutucu görünse de ecrin gibi yaptığı çoraplardan dolayı korkutucu olan ifade şirin bir ifadeyi alıyordu.
"Ne kadar da güzel gidiyoruz markete demi lan?" demiştim üstlerimizi gösterirken.
"Valla şu halimi efe görse iğre-......."
YOU ARE READING
3 DELİ *2* İNTİKAM (Tamamlandı)
Humor3 DELİ kitabının devamıdır. Lütfen ilk kitabı okuduktan sonra 2. Kitabı okuyalım..
