Final

126 6 8
                                    

Final

Yazar: Hanuel'r.a

Saat gelmişti. Ayağı kalktı. Gidiyordu. Son kez baktı etrafına ve son kez son kez doya doya soludu Kore'nin havasını. 3 yıl boyunca belkide hiç gelmeyecekti. Yine göz yaşları akıyordu. Bütün bedeninin acısıydı bu, dışarıya vuruyordu ve son kez sildi göz yaşlarını bir daha onun için ağlamayacağım diyerek. Tam gidecekti ki arkadan bir ses duyuldu;

''Park Shin Hye bende seninle geliyorum.''

Shin Hye kendi ismini duyunca duraksadı ama hala arkası dönüktü. Gelen kişi kimdi bilmiyordu. Ses tonundan algılayamamıştı. İçinden yüzlerce belkide binlerce kez dua etmeye başladı. ''Allah'ım ne olursun gelen Seung Ho olsun'' Bunu o kadar çok istiyordu ki! Gözünden akan yaşlar yine yenilendi. Yüzünü kendisine bakan kişiye çevirdi. Ardı arkası kesilmeyen şoklar yaşıyordu.

''Seni tek başına gönderemem.''

''Ne? ''

Shin hye afallamıştı. sorusunu tekrar etti.

''Ne?''

''Müstakbel karımı tek başına gönderemem. Yanında olmalıyımki beni daha iyi tanımalısın ve beni sevmelisin.''

''Seni asla sevmeyeceğim.''

''Bu senin değil zamanın bileceği bişey ve ben yinede seni kendime aşık etmek için elimden geleni yapacağım.''

''Si Yoon ! Ne kadar uğraşırsan uğraş bunu asla başaramayacaksın. Seninle evlensem bile kalbim seninle olmayacak. Bunu bil.''

''Ben hala zaman diyorum Shin Hye''

''Tamam ne istiyorsan onu yap uçak kaçacak gidiyorum ''

''Sana seninle geliyorum dedim.''

Beraber uçağa binmişlerdi. Shin Hye pencereden dışarıya bakerken göz yaşlarına yine hakim olamıyordu. Ağlamayacağım desede kalbine engel olamıyordu. Si Yoon bunu farketmişti. İçinden;

''Onu sana unutturacağım.''

Belkide unutturacaktı kim bilebilir yada Shin Hye'nin aşkı asla bitmeyecekti.Bi kaç saatin arkasından ingiltere'ye gelmişlerdi.

1 yıl sonra

İngiltere/ Londra

''Seni hep seveceğim ve senden asla vazgeçmeyeceğim Seung Ho.'' diye noktaladı günlüğünü Shin Hye. Bahçede duran masaya oturmuş 1 yıl boyunca hiç aksatmadığı günlüğünü yazıyordu. Kendi kendine konuşmaya başladı;

''Bugün sensiz deli oluşumun 1. yılı. Keşke o gün bana sadece gitme diyebilseydin. Ahh ne kadarda aptalım neden boş hayallere kapılmışımki sevmemiş işte. Ama o sevmesede ben onu seviyorum. Sevgimiz ikimizede yetmez oda sevmeli ama sevseydi gitme derdi. Senden nefret etmiyorum Seung Ho tersine bu özlem seni daha çok sevmemi sağlıyor. Ne yapmalıyım bilmiyorum. Seni nasıl unutacağım. Yada unutmalımıyım?

Shin Hye bunları söylerken Si Yoon'da arkasında onu dinliyordu. Sinirden elinde duran plastik bardaktaki çayı sıkmıştı. Elinin yandığını bile hissetmiyordu. Duyguları körelmişdi adeta.

''İnsan bir yıl boyunca görmediği birisine nasıl hala aşık olabilir?''

Arkasından gelen sesleri duyan Shin Hye kafasını çevirdi.

''Ahh nezaman geldin?''

Si Yoon Shin Hye'nin söylediklerini hiç duymamış gibi devam etti.

''Şimdi geldim Aşkım.Sana çay getirmiştim ama sakarlığım yüzünden döktüm.''

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 18, 2014 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Aşkın RengiWhere stories live. Discover now