11. Bölüm

79 4 0
                                    

11.BÖLÜM

Yazar: Hanuel'r.a

Bunu gerçekten yapmalımıydı bilmiyordu. Ya duygularıyla alay aderse o zaman ne olacaktı. Sadece onun kalbi acıyıp yanacaktı. Minzy ona asla bir insanın duygularıyla alay etmez tersine hoşuna bile gider. Büyün okulun önünde itiraf edersen demişti. Bu kızın aklında yine ne tilkiler dönüyordu acaba? Shin Hye buna inanmak istedi. Mantığıyla onaylamasada bile kalbiyle onayladı ve karar verdi. Saklamaktansa söylemek bunu bilmesi daha iyiydi. Belkide karşılık bulacaktı kim bilir..

Kendini bu yalana inandırarak Seung Ho'nun yanına gidiyordu. Minzy arkasından '' aptal'' diyerek sırıtıyordu. Shin Hye'nin gözü Seung Ho'dan başkasını görmüyor Minzy'nin söylediği yalanı bile anlamıyordu. Bütün vücudunu bir heyecan ve ümit kaplamıştı. .Onew'in derside boş olduğu için onların yanına gelmişti.Shin Hye Seung Ho'nun karşısında durdu. Herkes ona bakıyordu. Napıyordu bu aptal kız?

'' Ne istiyorsun?''

'' Şey ben...''

Minzy'e baktı. Ya şimdi söyleyecekti yada bir daha asla. Cesaretini toplayıp '' Senden hoşlanıyorum'' dedi. Seung Ho alay eder gibi güldü.

'' Demek benden hoşlanıyorsun''

Kafasını salladı Shin Hye. Herkes ona gülmeye başlamış her kafadan ayrı bir ses çıkıyordu. Ne diyordu bu ucube? ona bakacağınıda nasıl düşünmüş diyorlardı.

'' Hangi mantıkla yaşıyorsun?''

'' Nasıl?''

'' Ne bu cesaret?''

Shin Hye anlamamışçasına Seung Ho'ya baktı. Belkide anlıyordu herşeyin farkına şuan vardı ama iş işten geçmişti.

'' Ne bakliyorsun benden aptal. Ben senin gibi birinimi seveceğim emin ol standartlarım bu kadar düşmedi.''

Shin Hye gözlerindeki hayal kırıklığı il sert bir bakış attı.

Seung Ho sanki Shin Hye'yi anlamışçasına;

'' Ne ? seni seviyorum mu dememi bekliyorsun?''

Shin Hye dudağının kenarına takmış olduğu buruk gülümsemesiyle kafasını yerden kaldırdı;

'' Seni seviyorum kelimesi bukadar basit söylenmemeli. Ahh hata bende senin gibi birinin duyguları olduğunu düşünmem çok aptalcaydı. Kabul ediyorum''

'' Sen kendini ne sanıyorsun ha? Eminim bu okula bile bursla gelmişsindir.Hiç aynaya baktınmı? İstersen ayna getirip sana yardımcı olalım insanın kendi yüzünü tanıması güzel bişeydir sen her nekadar güzel olmasanda ucube kılıklı sürtük.''

Shin Hye herşeyi kaldıra bilirdi ama sürtük kelimesini asla.

'' Sen ne dedin?''

'' Ucube kılıklı sürtük . Noldu canınımı yaktı bu laf. ''

Shin Hye burnundan soluyordu adeta;

'' Sen sürtük kelimesinin ne olduğunu biliyormusunda rastgele söylüyordun ahmak? İftira atmak doğanda var galiba. Bumu senin erkekliğin Nerde gördük sürtüklük ederken söylesene?''

Seung Ho susmuştu. Evet görmemişti ama ilk defa bir kız onu bukadar aşağılıyordu Bu onu dahada sinirlendirmişti.

'' Ucube kılıklı sürtük'' Dedi tekrar Seung Ho. Shin Hye daha fazla dayanamayıp Seung Ho'ya tokat attı.

'' birdaha söylersen seni öldürürüm duygusuz züppe bozuntusu.''

Herkes şok olmuştu Seung Ho'da dahil. Ona tokat atmış ve bunu herkesin içinde yapmıştı.Onew aynı hatayı tekrar yapmamak için onu durdurmamıştı. Ama bukadarıda fazlaydı. İkinci defa yumruk attı Onew Seung Ho'ya

'' Eğer o lafı bir daha söylersen Shin Hye'den önce ben bulup seni öldürürüm anladınmı?''

Onew Shin Hye'nin kolundan tutup götürdü. Minzy olaylardan keyif almıştı. So eun neye uğradığını şaşırmıştı. Shin Hye'nin Seung Ho'yu sevdiğini yeni öğreniyordu . Oda onların peşinden gitti. Shin Hye gözyaşlarını Seung Ho'nun önünde tutmuştu ağlayıpta daha ne kadar rezil olacaktıki. Şimdi kendini bırakmış hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Onew onun ağlamasına dayanamıyor onu teselli etmeye çalışıyordu. Shin Hye sarılmış;

'' Yalvarırım ağlama'' diyordu.

'' Ne kadarda aptalım.''

'' Sen sadece cesaretini toplayıp aşkını itiraf ettin benim yapamadığımı yaptın.''

'' Ne?''

'' Boş ver''

So Eun yanlarına gelmişti ama manzara onun içinde pek hoş değildi. Sevdiği adam sevdiği kızı kollarına almış teselli ediyordu. Gözlerine bi rton göz yaşı geliyordu ama bunu bastırmalıydı bastırmak zorundaydı. Gözyaşlarını geri itmek için yutkundu yanlarına gitti.

'' İyimisin ?''

'' İyi olmak gerekiyor öyle değilmi?''

So Eun susmuştu kendiside o durumda olsaydı iyi olamazdı nasıl olsunki.Seung Ho'da Onew'in attığı yumruğun hesabını sormak için onların peşinden gelmişti. Oda onları öylece görünce şaşırmıştı. Az önce ona aşkını itiraf eden kız şimdi başkasının kollarındaydı. Peki ya bu onu neden sinirlendirmişti? Hemen oradan uzaklaşıp sınıfa gitti.

Herkez ona bakıyor birşeyle fısıldıyordu.Kızın biri;

'' Oppa iyimisin yüzüne ne oldu?''

Kızın çenesini tutup;

'' Bana birdaha oppa deme''

Kızı bırakıp lavaboya gitti yüzüne bakıyordu.

Shin Hye sınıfta tek başına oturuyor yaptığı aptallığı düşünüyordu. Yanına bir kız gelip eline kağıt verdi. Kağıdı açan Shin Hye şaşırmıştı. Kağıtta;

'' Shin Hye bugün olanlar için senden özür dilemek istiyorum çıkışta okulun bodru katına gelirmisin?''

Altada Yoo Seung Ho yazıyordu. Shin Hye azda olsa sevinmişti ondan özür dileyecekti sonuçta. Bu duygularının olduğunamı işaretti yoksa Shin Hye fazlamı saftı.

Okulun bitiş zili çalmıştı. Shin Hye Onew'in yanına gitti;

'' Onew sen önden git benim kütüphanede biraz işim var''

'' Tamam geç kalma''

Okuldan geç çıktıkları için hava biraz kararmıştı. Shin Hye merdivenlerden aşağı indi.Kimse yoktu. Merdivenlerden aşağıya inen birisi vardı ayak sesilerini duyuyordu.

'' Kim var orda?''

'' Benim Seung Ho.''

Seung Ho Shin Hye'nin üzerine yürümeye başladı.

'' Ne yaptığını sanıyorsun?''

'' Belli olmuyormu?''

'' Ah pardon bir kaç saat içinde standartların düşmüş olmalı.''

Shin Hye İki eliyle Seung Ho'yu göğsünden itti.

'' Ucube dediğin kızı öpmeye mi çalışıyorsun?''

'' Hahaha komik olma seni öpeceğimimi düşündün gerçektende aptalsın. Eve gider köpeğimi öperim daha iyi en azından o senden temizdir.''

Shin Hye o kadarmı tiksindirici biriydi. Bu laf onun canını dahada yakmıştı. Nefes alışları dahada hızlandı. Zar zor yutkunuyor kendisini zar zor tutuyordu.

Seung Ho onu yavaşca yere itip düşmesini sağladı. Hemen kapıya koşup daha önce taktığı anahtarı çevirip kapıyı üzerine kilitledi.

'' Attığın tokatın hesabını bu gece farelerle vereceksin.''

Shin Hye hemen ayağı kalkıp kapıya koştu kapıya sertçe ve hiç durmadan vuruyordu.

'' Seung Ho aç kapıyı.'

'' Üzgünüm bu gece orda kalacaksın eminim kaldığın yerde burdan farksızdır.''

'' Seung Ho saçmalama aç kapıyı.''

Seung Ho merdivenlerden yukarı çıkıyordu.

'' Seung Ho yalvarırım aç kapıyı benim kapalı alan korkum var.''

Aşkın RengiWhere stories live. Discover now