" Şebnem " diye adım seslenilince başımı kulisin girişine doğru çevirdim .
Seslenen annemdi ve yanında da Gönen ' im vardı . Sevinçle onlara doğru koşup ilk önce anneme sarılıp yanağından öptüm sonra da Gönen ' in koluna uzanıp sevgiyle okşayarak selamladım . Ona da sarılıp öpmek isterdim ama yanımda annem vardı . Yakışık olmazdı . Annem bir şey söylemezdi belki ama böyle davranmak şu an daha doğru gelmişti . Her neyse ! Heyecanla
" Beğendiniz mi ? " diye sordum . Annem
" Beğenmek de ne demek resmen bayıldık . Ben ayrıca seninle gurur duydum . Çaldığın parçayı evde senden kaç kere dinledim ama sahne de bambaşka çaldın "
Bunun sebebini çok iyi biliyordum . Gönen di eseri önce ki çaldıklarımdan daha güzel çalmamın sebebi . Onun varlığı beni daha güzel daha yetenekli yapıyordu yani o bana çok çok iyi geliyordu . Bunları anneme söylemedim ama Gönen ' e aşkla bakıp gülümsedim . Benim Gönen ' e bakışımı gören annem de sanırım neden sahne de daha iyi olduğumun cevabını bulmuş oldu .
Annem bana tekrar sarılıp öptükten sonra
" Burası çok kalabalık ben sizi dışarı da bekleyeyim sen de bu süre de toparlanırsın " dedikten sonra Gönen ' e gülümseyerek selam verip yanımızdan uzaklaştı .
Annemin kalabalıktan rahatsız olmadığını çok iyi biliyordum . Çok iyi bildiğim başka bir şey daha vardı o da bizi baş başa bırakmak istemesiydi . O giderken arkasından sevgiyle bakıp içimden ' Anlayışlı annem ' diye geçirdim .
Gönen ' e dönüp
" Nasıl buldun bizi gerçekten ? Doğruyu söyle "
Gülümseyerek bana daha da yaklaştı ve iki elini de omuzlarıma uzatıp koyduktan sonra yavaşça okşayarak kollarıma doğru indirdi .
" Sana tabii ki yalan söyleyemem "
Bana daha da sokulup başını kulağıma yaklaştırıp
" Hatta tüm dürüstlüğümle söyleyebilirim ki seni sahne de keman çalarken her gördüğüm de oraya çok yakıştığını ve yüceleştiğini düşünüyorum . Sana her seferin de yeniden aşık oluyorum . Bu defa ise dünyaya sana aşık olmaya geldiğimi ve ne olursa olsun seni sevmekten asla vazgeçemeyeceğimi düşünmeye başladım "
Söyledikleri o kadar güzel ve içimde oluşturduğu hisler o kadar tarif edilemezdi ki ben de tarif etmedim zaten bunun yerine yüzümü yüzüne çevirip sevgi ve minnetle dudaklarından öptüm . Öpüşmemiz uzun sürmüş olacak ki yanımızdan geçenlerin kıkırtıları ve alkışlamaları ile birbirimizden ayrılmak zorunda kaldık . Bakışlarımı yere indirip alt dudağımı dişlerken , bir yandan da ayağımın tekini yerde bir ileri bir geri sürüklüyordum . Etrafımızın bu kadar dikkatini çekmiş olmak utandırmıştı beni . Karşılıklı durmuş sessizce kulisin boşalmasını bekledik . İlk konuşma Gönen 'den geldi
YOU ARE READING
Gümüş Kaşık (TAMAMLANDI)
RomanceHayat herkese adil davranmaz . Bazıları hayatlarını yaşayabilmek için çalışmak zorundayken Bazıları ise ağzında gümüş kaşıkla doğacak kadar şanslıdır . Herkes eşittir bu hayatta ama bazıları daha eşit . Birbirleriyle karşıl...
48.Bölüm
Start from the beginning