42.Bölüm

7.7K 712 30
                                    

Geniş bir antreden geçtikten sonra daha geniş olan salona doğru evin güzel sahibesi tarafından yönlendirildim .

Salonun ortasında durmuş hemen arkamdan gelen ev sahibesinin bana yer göstermesini beklerken o tam karşımda durup gecikmiş olan tanışma ritüelini gerçekleştirmek için ilk adımı attı .

Zarif , ince , uzun , yüzük parmağında ben zenginim diye adeta çığlık çığlığa bağıran , tek taş , pırlanta olduğundan hiç kuşkum olmayan elini bana doğru uzatıp

" Ben Gülfem , öncelikle hoş geldin "

" Hoş buldum ben de Şebnem "

" Biliyorum senin ismin keman için özel ders verecek birisini ararken kulisler de ilk fısıldanan isimdi "

Duyduklarımdan dolayı mahçup olmuş , alçak gönüllülüğü elden bırakmayarak

" Öyle mi ? Hiç bilmiyordum " Diyebilmiştim .

" Evet , evet öyle . Bende madem çocuklara ders aldırmayı düşünüyorum en iyisi olsun o zaman deyip senden ders almak için aracı bile koydum "

Görünüşünde ki zenginliğin ve bu zenginliğin ona sunacağı üstten bakma davranışına sahip olabileceğini düşündüğüm kadın , konuşurken o kadar naif ve o kadar samimiydi ki , parasıyla karşısında kini ezmesi beklenen , tipik , görgüsüz zenginlere hiç benzemiyordu . Bu sebeplerden dolayı kadına karşı içimde bir yakınlık oluştu .

" Evet o aracı arkadaşım Ceyhun . Ha sahi siz Ceyhun ' u nereden tanıyorsunuz ? Onun söylediğine göre siz buraya yeni taşınmışsınız "

Yüzünde gözlerine kadar ulaşan bir gülümseme oluştu .

" Tamamen tesadüf . Ceyhun dediğin arkadaşının halası , buraya gelirken farketmişsindir , bahçeleri birbirine komşu olan evleri , işte bizim evin sol tarafında ki evde oturan komşumuz . Bizim müzik öğretmeni aradığımızı biliyordu ve yeğenine söylemiş , o da sana ve işte buradayız "

    " Anladım " dedim

   Zarif  bir  el  hareketiyle  bana  , arkamda  kalan  koltuklardan  birini  göstererek

  " Ayakta  kaldınız , oturmaz mısınız . Sohbetimizi  oturarak  sürdürelim  isterseniz "

    Hayata ki  en sıkıntı  verici  şeyin  aşırı  kibarlık  olduğunu  söylerler  hep  ama  Gülfem  hanımın  her  hareketinden  akan  asil  kibarlık  , karşısında ki  kişiye  sıkıntı  vermek  yerine   bilakis  kendisini  değerli  hissetmesini  sağlıyordu . Yani  ben  öyle  hissetmiştim .

    Bir kaç  küçük  adımla  arkamdaki  tekli  koltuğa  oturdum . O da  benim  oturduğum  yerin  yanında ki  küçük,   sehpa  ile  masa  karışımı  olan  ben  ona  sehmasa  diyeyim , sehmasanın  yanındaki  tekli  koltuğa  oturdu . İkimizde  yayılmamış   koltuklarımızın  ucuna   yerleşmiş. , birbirimize  bakar  konumda  bir diğerimizin  konuşmasını  bekliyorduk .

            Konuya  ilgi  gösterdiğim  anlaşılsın  diye

         " Anladığım  kadarıyla  iki  çocuğunuz  var "

      " Evet , iki  çocuğum  var  ve  ikisinin de  ders  almasını  istiyorum "

      " Kaç  yaşlarındalar ? "

Gümüş Kaşık (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin