Bir Çift Göze Aşık

BÇGA -13-

MULTİMEDYA BARIŞ.

 Passenger-Let Her Go

Kantinden iki çay alıp sınıfa doğru çıktım. Sınıftan içeri girdiğimde gözüme sırada tek oturan Burak dikkatimi çekti. Diğerleri neredeydi, en önemlisi mert nereye gitmişti.

"Teşekkürler mira." dedi aslı sesi titremişti. Yorgun gözüküyordu ama buna rağmen gülüyordu bunu nasıl başarıyordu? Mutlu olmayı gülmeyi o maskeyi nasıl takıyordu... "Aslı iyi misin bu aralar seninle ilgilenemedim…" "Mira saçmalama aynıyım işte her zamanki gibi aynı aslı…" dedi tekrar gülmeye çalışarak. O böyle yaptıkça kalbime ok saplanıyor gibi hissediyordum. Onu gün geçtikçe kaybediyordum sanki.

 

Konuşmak istemediğini anladım ve konuyu kapattım. "Bensiz dün ne yaptınız eceyle?" dedim yüzüme koca bir sırıtış ekleyerek. "Okuldan sonra ece eve gitti bende eşyalarımı almak için kendi evime gittim sonra akşam yemeği yedik uyuduk." şaşırmıştım eceyle bir aksiyon yaşamamışlardı yani. Bu kız sadece bana özel mi davranıyor.

 

Hoca sınıfa girince sustuk ders edebiyattı. "Evet, çocuklar performanslar hazır değil mi getirin bakalım." dedi ellerini birbirine vurarak yavaş yavaş ödevlerini veriyorlardı. Aslıda kalkıp vermişti. Ödev mertteydi ve o yoktu çok güzel. "Mira sizin ödeviniz nerede? Mertleydi sanırım." bir an duraksadım etrafıma baktığımda herkes bana bakıyordu cevap vermemi bekliyorlardı. "Ödev ondaydı ve o gelmedi. Yarın teslim etsem?" dedim pişkinlikle. "Bugün son gündü yarın kabul edemem." dedi kesin bir tavırla. Lanet olsun mert senin yüzünden sıfır almıştım.

 

 

"Benim bir işim var mira sen kendin gidebilirsin değil mi?" dedi aslı. Son dersten çıktığımızda savaştan çıkmış gibiydim bugün çok yoğun geçmişti. "Sen işini hallet ben eve giderim." dedim bir yandan da yürürken. Arabasının yanına geldiğimizde yanağıma bir öpücük kondurdu ve arabasına binip uzaklaştı.

 

 

Eve geldiğimde kendimi kanepeye attım ve masanın üzerinde duran sudan içtim ağzım kurumuştu. Evde kimse yoktu ecenin okulunun bitmesine 1 saat vardı daha aslının da işi vardı ben evde yalnız kalmıştım. Aklıma mert geldi ve nerede olduğunu ne yaptığını merak ediyordum. Mesaj atacaktım tabi görüp de cevap verirse.

 

"Bugün neden okula gelmedin?"  mesajı yazdıktan sonra tam kalkıyordum ki mesaj sesini duydum bu kadar çabuk muydu?

 

"İşlerim vardı." aman ne güzel cevap verme zahmetinde bulundu beyefendi.

"Senin yüzünden sıfır aldım. Bana borçlusun." kısa bir süre bekledikten sonra cevap geldi,

"Yarın hallederim." niye bu kadar kısa cevaplar veriyordu beni çıldırtıyordu. Hiç cevap vermedim ve gidip banyoyu hazırladım bir sıcak duş iyi gelecekti...

 

Islak vücuduma bornozu sardığımda saçlarımdan sular akıyordu. Kurutma makinesiyle kurutmuştum içeri geçtiğimde kıyafetlerimi giymeye başladım. Kapının açılma sesini duyduğumda ecenin geldiğini düşünmüştüm. İçeri girdiğimde bir çığlık atmıştım Ece'nin dudağı patlamış yüzü çizilmişti. Hemen yanına gittim.