BÇGA -5-

9.7K 337 62
                                    

Ortaya atılıp "Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz? Kendinize gelin, mert git buradan." dedim otoriter bir sesle herkes etrafımıza toplanmış kavgayı bekliyorlardı, âmâ ellerine bu kozu vermeyecektim. Mert’in bakışları hiçte gideceğe benzemiyordu "Burası benim yerim ve  dağdan gelip bağdakini mi kovuyorsun seni  küçük aptal." dedi bana bir adım atarak Faruk ise eliyle onu tutarak "Yavaş ol." dedi. Benim yüzümden kavga edeceklerdi aslında ortada bir sebep bile yoktu. Arkamdan bir ses duydum 'mira' diye bağırıyordu sesin geldiği tarafa bakınca bana doğru gelen Ece’ydi ne işi vardı burada? Yanıma telaşla gelerek "Faruk hocam sizin ne işiniz var?" demesiyle her şeyi berbat etmişti şimdi herkes benim hocasıyla çıkan bir ucube olduğumu düşüneceklerdi.

 

Dikildiğim yerde başım eğik donup kalmıştım ama merttin o züppe sırıtışını duyabiliyordum. “Demek kendi yaşıtlarınla değil de olgun erkeklerden hoşlanıyorsun, hem de hocanla çıkıyorsun notların bu yüzden mi yüksek? Acıdım sana mira." kalbimden bir darbe almıştım ortada kalmıştım boşluktaydım. Gözümden bir damla yaş düşmüştü yanağıma, Faruk bunu fark etmiş olacaktı ki elimden tutarak götürmeye başladı Mert’in o gür sesini duymuştum "Ne o kaçıyor musun?" dedi ve arkasına bile bakmadan gitti . Faruk ise dayanamayarak yanımdan bir hışımla gitti ve mertte sinirle bir yumruk attı mert yere yığılmıştı elini dudağına götürdü kan gelmişti sinirle ayağa kalktı ve Faruk’a hızla bir kafa attı. Mert Faruk’un üzerine çıkmış deli gibi vuruyordu.

 

Ben ise hiç bir şey yapamıyordum ayağım gitmiyordu. Şokta mıydım acaba? Ece'nin 'durun, yapmayın.' demesiyle kendime gelmiştim. Yanlarına hemen gittim "Dur yapma, dur!" diye bağırıyordum. Faruk alttan kalktı ve Mert’tin yakasından tutarak ona vurmaya hazırlanıyordu ki "Yeter Faruk yapma. Ona vurmaya değmez." dedim Faruk ise sertçe yakasından doğru mertti itmişti. Mert psikopatça gülüp "Aferin uslu çocuk sevgilini dinle." dedi. Yılmaz ve Burak arkadan koşarak geldiler "Ne oluyor burada abi?" dedi mertte.

 

Yılmaz Faruk’a atılıp "Olay varsa çözeriz" dedi tam bir kabadayı edasıyla. Burak da Yılmazın yanına gelip "Ne yaptığını sanıyorsun lan sen?" demişti ece de öne atılarak "Asıl siz ne yapmaya çalışıyorsunuz, arkadaşınız neredeyse hocamı öldürüyordu." hala hoca diyor ya bu kız beni öldürecekti en sonunda. "Hoca mı?" Yılmaz ve Burak aynı anda söylemişlerdi bunu mert ayağa kalkıp "Mira hocalarıyla çıkıyormuş da." dedi. "Hadi gidelim." dedi ve arabalarına doğru yürüdüler sonrada basıp gittiler. "Hadi mira bizde gidelim." dedi bana destek olarak ece, "Özür dilerim mira benim suçumdu." dedi Faruk "Konuşmak istemiyorum konuşursam çok kötü şeyler olacak." dedim ve Ece'nin durdurduğu taksiye bindik.

 

Evdeydim sonunda yuvam gibisi yoktu o okula gitmek istemiyordum hep onun yüzündendi Faruk... Bana o okulu bulmuştu ikimizin sevgili olduğunu söylemişti. Kafam çok karışıktı. Ama mert neden olay çıkarmıştı neden kavga etmişti? "Bunu iç iyi gelir." dedi ece yeşil çayı bana uzatırken elinden aldım ve bir yudum içtim gelip bana sarılmıştı ben ise dayanamayıp daha çok ağlamaya başlamıştım. "Ağla canım ağla açılırsın." demişti ece.

 

 

MERTT'İN AĞZINDAN;

 

Üçümüze ait olduğu bir ev vardı kafamız sıkılınca ya da Yılmaz'ın meşhur kız atma eviydi. Düşünüyordum bu kız neden beni bu kadar ilgilendiriyordu? 2 senedir hiç bir kızı takmazken neden onu takıyordum? Ne yaptın bana, cadı mıydı acaba bana büyü mü yapmıştı? "Ne düşünüyorsun sert çocuk?" Burak'ın sesiyle irkilmiştim "Hiç bir şey." demekle yetindim yılmaz her zamanki sululuğunu yaparak "Kız çağırayım mı? Kafanız düzelir" demişti Burak ise Yılmaz'ın koluna vurup "Aklın fikrin kadınlarda yeter lan." demişti gülmüştük. "Sence de birine benzemiyor mu?" dedi Burak "Neyden bahsediyorsun?" "Mira. S ana onu çeken şey ne hiç düşündün mü?" düşünüyordum ama bulamıyordum. "Ceren… Ona çok benziyor tek farklı yönü o kötü çocukları seviyordu mira ise tam tersi." ceren. Beynimden vurulmuştum adı aklıma geldikçe yaşadığımız şeyler geliyordu aklıma. Hayır, ona benzemiyordu ceren gibi değildi o kız. Ceren sürtüktü mira, mira değildi...

Bir Çift Göze AşıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin