2

3.4K 260 81
                                    

''Abla, uyan.'' Ağzımdan akan salyamla yastığa gömdüğüm kafamı kaldırdım ve etrafa baktım. Heaven büyük heyecanla yatağımda zıplıyor ve bana seslenip duruyordu. Gözlerimi kırpıştırdım ve ofladım.

''Heav, ne oluyor?'' Sırtımı yatak başlığına yasladım ve onun durması için bekledim. Nihayet zıplamasına bir son verdi ve yanıma oturdu. ''Babam dedi ki, ablanı da al ve bankaya gel dedi," gözlerini şaşı yaptı ve bu haline güldüm. Sonra babamın neden bankaya gitmemizi istediğini düşündüm. ''Heav, bir sorun yok değil mi? Yani babam bankaya gelmemizi neden istedi.'' kaşlarımı çatıp ona baktım. Parmağını çenesine vurdu ve düşünür gibi yaptı. 

''Bilmiyorum, bir şey söylemedi. Ama sen yinede şık giyin.'' Onu başımla onayladım ve esneyip gerinip yerimden kalktım.

''O halde odamdan hemen çık, hazırlanmam gerek. Aynı şekilde sende hazırlan.'' Bana asker selamı verip odadan çıktı. Bu haline gülmeden edemedim. Heaven her zaman evin neşesi olmuştur. Bazen sanki benden büyük gibi olgun ve aklı başında davranıyordu ama bazen daha çocuksu oluyordu.

Yatağımdan kalktım ve banyoya girdim. Pijamaları çıkarıp kirli sepetine attım. Saçlarımı açtım ve duşun altına girdim. Sıcak su başımdan akarken bende bacaklarımı koltuk altımı ve bikini bölgemi tıraşlayıp iyice durulandım. Saçlarımı da köpükleyip duruladıktan sonra duşun altından çıktım ve havluya sarıldım. Aynada kendime baktım, biraz solgun görünüyordum ama bunu makyajla kapatabilirdim. Saçlarımın ıslaklığını havluyla aldım, daha sonra fön makinesi ile kurutup zapt edilmesi güç dalgaları at kuyruğu yaptım. Banyodan çıktım ve dolabıma yöneldim. Neler giyebileceğime göz attım ve bankaya uygun olan, kumaş bir pantolon, beyaz bir gömlek ve pantolonun takımı olan cekette karar kıldım. İç çamaşırlarımı giydim ve ayarladığım kıyafetleri de hızlıca üstüme geçirdim. Saçlarımı açtım ve fırçalamaya başladım. Çok uzun değillerdi ama hemen karışıyorlardı ve bu taramamı güçleştiriyordu. Sıkı at kuyruğu yaptım, at kuyruğunu da ördüm ve aynanın karşısına geçtim. Toprak tonlarında hafif bir makyaj yaptım ve geçen gün aldığım stilettoları ayağıma geçirdim. Çıkmadan çantamı aldım ve parfüm sıkıp odamdan çıktım.

Aşağıya indiğim de annem ve kız kardeşlerim çoktan kahvaltıya oturmuştu. Babam görünürlerde yoktu, muhtemelen bankaya gitmişti ve beni orada sorguya çekecekti. Hatta beni oraya almamak için elinden geleni yapacaktı, ama eh artık bunun için çok geç çünkü istediğimi alırdım.

''Günaydın,'' annem beni gördüğün de kocaman bir gülümseme yüzüne yayıldı ve kollarını açtı. Oturduğu yere yöneldim ve kollarının arasına girdim. ''Tanrım, ne kadar da hoş görünüyorsun. Annesinin kızı.'' Gururla söylediği sözler benimde gözlerimin dolmasına neden olmuştu. Ona kocaman tebessüm ettim ve kendi yerime oturdum.

''Of, kıyafetlerin çok sıkıcı.'' Marine konuştuğunda ona gözlerimi devirdim ve dil çıkardım. Oda omuzlarını silkti ve yemeğine döndü.

''Sen onu boşver abla, çok güzel görünüyorsun.'' Heav kaşlarını bir kaç kez havaya kaldırdı, bu hareketi gülmeme neden oldu. Marine ise sadece iğrendiğini belli eden bir ses çıkarttı.

''Unutma tatlım, baban biraz zorlayacaktır ama dişini sık,'' annemi başımla onayladım ve ona öpücük verip kapıdan çıktım. Heaven da peşimden geliyordu. Onun gelmesini annem mi yada babam mı istemişti bilmiyordum, ama sorun değildi. 

''Bak sana diyorum, kesinlikle alacak seni. Hem o babamız, senden güvenlisini mi bulacak.Almazsa sen bana bırak onu korkuturum,'' arabaya bindim ve oda beni takip etti.

''Onu nasıl korkutacaksın,'' kötü bir kahkaha atıp bana baktı. ''Kızım, uzun yıllardır bu işi yapıyorum. Benim elimden bir uçan bir de ölen kurtulur.''

Gangsta Zone/hsWhere stories live. Discover now