Ben mi yolları unuttum yoksa Barlas'ın kafası mı güzel?

''Ne zamandan beri bu yol bizim eve çıkıyor?''

''Sizin eve değil, benim eve çıkıyor.''

Kaşlarım istemsizce çatılınca merakla sordum.

''Neden senin eve gidiyoruz?''

Umursamazca cevap verdi.

''Bundan sonra benimle yaşayacaksın.''

Emrivakileri hiç sevmezdim, özellikle de böylesini.

''Bu kararı ne zaman aldık acaba? Benim niye haberim yok.''

''Bu kararı alırken sana danıştığımı hatırlamıyorum.''diyip yoldan bir süre gözlerini ayırarak bana döndü. Çatık kaşlarımı görmesine rağmen umursamayıp gözlerini yola çevirince sinirlenmiştim.

''Ben kızlarla yaşamaktan gayet mutluyum. Senin evine taşınmak istemiyorum.''

Barlas'ın çatılan kaşlarını görmemle onunla inatlaştığım için sinirlendiğini tahmin edebiliyordum.

Arabayı aniden kenara çekip durdurunca tahminlerimde yanılmadığımı anlamış oldum.

Çatık kaşlarını düzeltmeden üzerime doğru eğilip sinirle tısladı.

''İmzayı aldığını anladığı anda Soydan seni rahat bırakır mı sanıyorsun? Yapacağı ilk iş o eve gelmek olacak. Bundan sonra o evi unut! Artık yanımdan bir dakika bile ayrılmayacaksın.''

Ortamın iyice gerginleştiğini bilmeme rağmen inadım tuttuğu için üstelemeye devam ettim.

''Henüz öğrenmedi ama. Üstelik yurtdışında. Ne zaman geleceği belli değil.''

Sinirle soluyup gözlerini kapatarak eliyle yüzünü ovdu. Daha sonra üstüme doğru iyice eğilip beni korkutan bir bakış attı.

''Beyza tepemin tasını attırma! O eve bir daha gitmeyeceksin dediysem gitmeyeceksin! Ayrıca bundan sonra o şerefsiz ile görüşmek yok!''

Daha fazla ısrar etmenin zararıma olacağını anladığımdan sessizce boyun eğmek zorunda kaldım.

''İyi, tamam. Dediğin gibi olsun.''

Bir süre geri çekilmeden yüzüme baktı. Daha sonra hızla eski yerine dönerek arabayı çalıştırıp yola devam etti.

''Kızlar nerede kalacak peki?''

Gözlerini yoldan ayırmadan cevap verdi.

''Cüneyt o işi halletti.''

Nasıl halletti diye her ne kadar sormak istesem de sessiz kalmayı tercih ettim.

Yarım saat kadar süren yolculuğun ardından Barlas'ın oldukça görkemli görünen evine geldik. Etraftaki korumalar bahçe kapısını açtıktan sonra içeri girip arabayı kapının önüne park etti. Ardından beni beklemeden kapıyı açıp dışarı çıkınca bende onun arkasından hızla arabadan indim.

Başıyla selam veren korumaların arasından umursamazca geçip eve girerken bende usulca onu takip ediyordum. En son bu eve geleli ne kadar olmuştu acaba?

İçeri girer girmez alışık olduğum kahve ve siyah tonları beni karşılarken bu renklerin evi ne kadar asil gösterdiğini fark ettim. Barlas gerçekten de zevkli biriydi.

Ben etrafı süzerken Barlas'ın salona geçtiğini fark edince sakin adımlarla arkasından salona yöneldim. Salonu geniş koridordan ayıran büyük kapıdan içeri girer girmez Barlas'ın çoktan tekli koltuğa yayılarak oturduğunu fark ettim. Bu halini görünce göz devirmeden duramadım. Daha birkaç saat önce havaalanında o romantik anları yaşayan sanki biz değildik. Bu umursamaz halleri beni gerçekten çileden çıkarıyor.

Tutuklu (Tamamlandı) ✔Where stories live. Discover now