''Saatin kaç olduğunun farkında mısın?''
''Konuşmak için geldim.''
Nefes aldığım zaman ciğerlerime gelen sigarayla karışık odunsu kokusuyla gözlerimi kapattım.
''Ne konuşacağız?''
''Bugün olanları.''
''Konuşulacak bir şey yok.''
''Emin misin?''
Hala fısıltıyla konuşuyordu. Yakınımda olmasından dolayı kokusundan iyice mest olmaya başlamıştım. Ama hemen pes etmek yok! Sonuna kadar direneceğim!
''Sürekli benimle alay ediyorsun. Bu günde aynısını yaptın. Hevesini aldığına göre konuşacağımız bir şey yok.''
''Yanılıyorsun küçüğüm. Henüz hevesimi almadım.''
Ne saçmalıyor yine bu? Ben onun oyuncağı mıyım? Hevesini alana kadar oyna sonra kenara at!
''Ben senin oyuncağın değilim! Benimle oynayamazsın!''
Yüzüne alaycı bir gülümseme yerleştirerek mümkünmüş gibi biraz daha yaklaştı.
''Zamanı geldiğinde seninle oynamam için yalvaracaksın.''
Tam cevap vereceğim sırada dudaklarımda hissettiğim yumuşaklık ile donup kaldım.
Merhaba arkadaşlar!
Biliyorum yeni bölüm sandınız ama maalesef yeni bölüm değil :/
Biraz ani oldu ama üç dört gün boyunca yurtdışında olacağım. Bu yüzden yeni bölümü henüz bitiremedim maalesef :/
Ama gitmeden sizlere gelecek bölümden ufak bir kesit yayınlamak istedim. Aradaki diyalogları biraz kırptığımdan fazla bir şey anlamayabilirsiniz ama biraz merak edin istedim :)
Geri geldiğim zaman yeni bölümü hemen bitirip yayınlamaya çalışacağım. Fakat ne zaman yayınlayabilirim bilmiyorum.
Şimdiden anlayışınız için teşekkür ederim. Yeni bölümde görüşürüz :))
YOU ARE READING
Tutuklu (Tamamlandı) ✔
General Fiction''Barlas Poyrazoğlu '' Siyahın nasıl daha siyah ve nasıl daha çekici olabileceğini varlığıyla kanıtlayan, güçlü, asi ve sert bir adam. ''Beyza Güçlü'' Soyadının aksine o kadar da güçlü olamayan, giydiği forma gibi bembeyaz saf ve masum olan, buna ra...
