33.Bölüm

149K 4.1K 732
                                    


Hayatta hiçbir zaman ne olacağını bilemezsiniz. Beş dakika önce mutluluktan havalara uçarken beş dakika sonra ailenizden birinin kötü haberini alabilirsiniz. Bir dakika önce gülerken bir bakmışsınız bir dakika sonra son nefesinizi veriyorsunuz.

Yaşadığımız sürece boyunca 'Benim başıma gelmez.' diye düşünmemek lazım.

Bu konuya nerden geldiğimi sorarsanız, bunları bizzat yaşayarak öğrendim.

Bir zamanlar bana birisi gelip 'İleride hemşire olup İstanbul'a taşınacaksın, manyağın biri gelip seni kaçıracak, daha sonrada seni sevdiğini söyleyecek.' deseler bir tarafımla gülerdim. Gerçi hâlâ bir tarafımla gülüyorum.

Şaka maka cidden de böyle olmuştu. Hâlâ inanamıyorum. Barlas gerçektende beni sevdiğini söylemişti. Üstelik hiç beklemediğim bir anda ve beklemediğim bir yerde. İlk başta hayal gördüğümü sansam da Barlas akşam yemeği yerken aniden 'Bundan sonra benimsin' deyince gerçek olduğunu anladım.

Peki, anladığımda ne mi oldu? İşte onu hiç sormayın.

''Ya kızım yine daldın rüya âlemine. Çatlatma da beni anlat doğru düzgün.Ne yaptın?''

Yaptığım salaklık aklıma gelince sanki karşımda Barlas varmışçasına utanıp ellerimle yüzümü kapattım.

''Ya Duru gerçekten çok utanıyorum söyleyemem.''

''Ay Beyza! Duru haklı. Gerçekten ben bile çatlayacağım. Anlat hadi.''

Ellerimi yüzümden çekip derin bir nefes alarak kızlara döndüm.

''Ağzımdaki kolayı yüzüne püskürttüm.''

Kızlar bir süre yüzüme saf saf bakakaldılar.

''Şoka girmeniz için daha erken. Çünkü devamı da var.''

''Aman tanrım! Devamı mı var? Yani o andan sonra Barlas yaşamana müsaade etti mi?''

''Ya kızlar zaten hala utanıyorum. Sizde böyle yaparak hiç yardımcı olmuyorsunuz.''

''Peki, peki bir şey demedim, devam et.''

''İşte kolayı püskürtünce telaşla yüzünü silecek bir şey aradım. Yanımda katlanmış bir peçete vardı. Hemen kaptığım gibi alıp yüzünü silmeye çalıştım.''

''Dur bir dakika. Yoksa düşündüğüm şey mi?''

Cevap vermeyip Derin'in yüzüne boş boş baktım. Boş bakışımdan anlamış olacak ki ağzı kocaman açıldı.

''Ne düşündüğün şey mi? Ya biri bana da söylesin.''

''Ya of Duru anla işte meğersem yüzünü sildiğim peçeteye daha önce burnumu silmişim.''

Duru da Derin gibi bir süre yüzüme aval aval bakınca utancımdan yerin dibine girmek istedim. Yanımda duran yastığı aldığım gibi belki boğulursam bu utançtan kurtulurum diyerek nefessiz kalana kadar yüzüme bastırdım.

Aniden kızların kahkahasıyla boğulma planımı erteleyerek yastığı yüzümden çekip kızlara baktım. İkisi de kendisini yere atmış nefes almadan gülüyordu. Eminim birazdan benim yerime onlar boğulacaktı.

Elimdeki yastığı kafalarına doğru fırlatıp seslerini biraz olsun kesmeye çalıştım fakat başarılı olamadım. Aksine daha çok gülmeye başladılar.

''Ya... ahaha...Hala inanamıyorum. Barlas'ın seni sevdiğini öğrenince sindirmemiz iki saatimizi almışken bir de bunları anlatınca gerçekten ben bile rüya gördüğünü düşünmeye başladım.''

Tutuklu (Tamamlandı) ✔Where stories live. Discover now