GİDEMİYORDUM

3.4K 293 77
                                    



O kadar yazıyım yorum yapmayın valla atarlanır Heleni öldürür hepinizi ağlatırım.

Neyse şaka bir yana bölümlerin geç gelmesi normal yoğunum

Zor dakikalar, zor saniyeler.

Ne yapacağımı bilememek.

Düşünceler beynimin içindeydi. Bana zarar veriyorlardı.

Kafamı salladım.

Çıkmıyorlardı beynimin içindeydi ve beni zehirliyordu. Beni yönetiyordu. Canımı acıtıyordu ve bu onun hoşuna gidiyordu.

Kırmızı butona bastım. Yavaşça duran otobüsün içinden kalabalıktan kendimi dışarı attım. Nefret edilesi küçük böcekler.

Tanıdık caddelerde yürüdüm. Tanıdık sokağa girdim.

Adımlarımı hiç acele etmeden korkak bir şekilde atıyordum.

Gitmek için can atmıyordum ama araştırmak zorundaydım.

Bahçeye yavaşça girip arka tarafa dolandım. Odamın önüne geldiğimde derin bir nefes aldım.

Evde değiller Helen

Ağaca tırmanıp her zamanki gibi odamın küçük balkonuna atladım. Balkon kapısını cebimdeki tel tokayla açtım. Odama girdiğimde gözlerime inanamadım.

Odam mı ?

Eser kalmamıştı. Şuan odam küçük bir çalışma odasıydı. Aslında odam baya büyük olduğu için büyük bir çalışma odasıydı. Galiba üvey annem ben gider gitmez odamı evden atmıştı.

Düğümlenmiş bir boğazla odamdan çıktım. Yavaş yavaş anılarımın geçtiği merdivenlerden indim.

Yatak odasına doğru gitmeye başladım.

Dolapları karıştırdığımda özel eşya ve kıyafetlerden başka bir şey bulamamak beni üzüyordu. Tekrar hepsini yerine koyuyordum.

Salona geçtiğimde küçük dolapları karıştırdım.

Ne arıyordum ?

Bunu bende bilmiyordum. İşime yarayacak bir şey istiyordum sadece. Etrafa bakındım. Bu evde her yeri biliyordum fakat önemli şeyleri nereye koyacaklarını düşünmemiştim.

Kapıdan duyduğum tıkırtı ile kalbimde hissettiğim tıkırtı doğru orantılıydı. Hemen duvara yaslı duran yemek masasının altına girip duvara yapıştım. Masanın gövdesinden ve sandalyelerden gözükmüyordum.

"İzinli olmamız çok güzel oldu"

Babanın sesi

Sesinde duyduğum yorgunluk midemde bir ağrı oluşturdu.

"Evet hayatım güzelce dinleniriz ." Koltuğa oturan iki bedenle daha çok duvara yanaştım.

Babamın ayaklarının masaya doğru yaklaştığını görünce panik halinde titremeye başladım.

"Burası Helen kokuyor" babamın dediğiyle mide bulantım artmış kusma isteği gelmişti.

"Saçmalıyorsun, unut şu kızı" üvey annemin sesi oldukça soğuktu

Orospu

Babam adımlarını uzaklaştırırken yatak odasına gittiğini anladım.

"O benim kızım." Sahiden baba kızın mıydım ? Bir insan kızına değer vermez mi ?

"Bakmak zorunda kaldığın üvey kızın."

Ellerimi ağzıma götürüp kusma isteğimi bastırmya çalıştım.

BEN SİZOFREN DEĞİLİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin