11.BÖLÜM

10.5K 1.2K 112
                                    


 Mimi odadan çıkalı çok olmuştu fakat hala gelememişti

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

 Mimi odadan çıkalı çok olmuştu fakat hala gelememişti. Bense Rima' dan sonra uyuyamamıştım. Başımın ağrısıysa giderek şiddetlenmişti. Ayağa kalktığımda belim ve bacaklarımın beni taşımakta güçlük çektiklerini fark ettim. Fakat yemeğe gitmek için hazırlanmam gerekiyordu. Bu ahır kokulu kıyafetlerle daha fazla dolaşmak istemiyordum. Başımı ıslamamaya özen göstererek duş aldıktan sonra (Mimi' nin söylediği yerden) dolaptan kendime temiz kıyafetler buldum. Şimdi kendimi çok daha iyi hissediyordum. Artık daha temiz ve yemeğe inmeye hazır haldeydim.

Kapı çaldı ve Mimi içeri girdi. Botlarımın bağcıklarını bağlarken içimden de: Rima' yı ve bahsettiği defteri birilerinin yanında düşünmemem gerektiğini, Pamir'den bana düşüncelerimi kontrol etmeyi öğretmesini istemeyi planlıyordum. Bağcıkları bağladıktan sonra ayağa kalkıp Mimi' ye döndüm:

-Evet Mimi, konuşabildin mi Pamir'le? Söylesene ne dedi, geçebilmiş miyim dersi?

-Beria, üzgünüm. Nereye baktımsa bulamadım onu. Yani sorunun cevabını da alamadım.

-Nasıl yani? Peki neredeymiş onu da mı öğrenemedin?

-Hayır, sadece Aşkar' ı da alıp gitmiş. Ama merak etme yemeğe gelecektir. Yemekte kendin sorarsın ona. Bu arada başın nasıl oldu? Hala ağrıyor mu?

-Evet ama az öncekine nazaran daha iyiyim. Neyse ben artık yemeğe ineyim daha sonra yatıp iyice dinlenirim tabii dersi geçmişsem ve öğreticim dinlenmeme izin verirse... Eğer beni odamda bulamazsan bil ki yine ahırda sabahlayacağım, dedim alaycı bir tonda ve ikimizde bir süre gülüştük. Mimi' yle birlikteyken gülmek, onunla konuşmak gerçekten çok iyi hissettiriyordu. Ama sanırım bu gün olanları Mimi' den de saklamalıydım. İşimi garantiye alana dek kimseye bahsedemezdim. Yani Rima' nın bana bahsettiği o defterde neler yazdığını öğrenmeden, bundan Mimi' ye bile bahsedemezdim. Umarım bunu zamanı geldiğinde ve ona söylediğimde beni anlayışla karşılardı. Mimi' nin bana baktığını fark eder etmez, zihnimi okuma ihtimaline karşı kafamdan bu düşünceleri uzaklaştırdım.

Birlikte bahçeye kadar yürümüştük. Mimi konsey binasına gideceğini orada bir kaç ufak işinin olduğunu akşam yanıma mutlaka uğrayacağını söyledikten sonra gitmişti. Ben de yemekhanenin yolunu tuttum. Bir taraftan da dersi geçip geçemediğim konusunda içim içimi yiyordu.

Yemekhanenin kapısının önünde tanıdık bir simayla karşılaştım. Önce benzettiğimi sanmıştım ama biraz daha yaklaşınca bunun dün akşam bana meydan okuyan 'Duman' olduğunu fark ettim. Beni görür görmez durmuştu ve benim de ona baktığımı fark edince eğilip selam verdikten sonra yanıma geldi. Birlikte yemekhaneye girerken:

-Merhaba, efendim. Görüp de selam vermeden geçmek istemedim. Geçmiş olsun... Başınıza ne oldu? diye sordu. Bunu gerçekten endişelendiği ve merak ettiği için mi yoksa başka bir amaçla mı sormuştu anlayamamıştım. Nedenini bilmiyordum fakat beni tedirgin ediyordu. Daha sonra zihnimi okuyabileceği aklıma geldi, hemen kendimi toparladım ve:

AYKIRIWhere stories live. Discover now