O bunu söyleyene kadar kucağım da ki eşyaların farkında bile değildim . Olayın ayırdına varınca da kemanımı ve bir hayli ıslanmış sırt çantamı arka koltukların üzerine bıraktım .
Araba hız almaya başlayınca Gönen klimayı açıp fanın sıcak hava üflemesini ve özellikle ayaklarıma doğru üflemesini sağladı . Bunu yaparkende
" Ayakların uzun süre ıslak kalırsa kolaylıkla hastalanabilirsin " dedi .
Bu ne şevkatli davranıştı öyle , gözlerime inanamıyor kulaklarıma ise hiç inanmıyordum . Daha bir hafta önce değil miydi o ve arkadaşlarının bana karşı ilk okul çocuklarıyla yarış edebilecek basitlikte ki davranışı . Gerçi Gönen ' in hakkını yememek lazımdı . Daha çok o çiğ davranışı Mert denen beyefendi yapmış , Gönen ise bana yardımcı olmuştu . Ama atalarımızda yanılıyor olamazdı herhalde " Bana arkadaşını söyle , sana kim olduğunu söyleyeyim " Bu söze göre arkadaş grubunu temsil eden asıl karakter Mert ' in karakteri mi ? Yoksa Gönen ' in karakterimi kim kime benziyor . Kime bakıp ona göre arkadaşının kim olduğunu söylemeliyiz . Bu kadar sıklıkla karşılaşmaya devam edersek eninde sonunda gerçeği öğrenebilirdim .İkimiz de trafiğin akışı içindeki akışkan olmayan huzursuz sesizliğimizle yol alırken . Bu suskunluğu arabanın çalışmasıyla otomatik olarak çalışan radyodan gelen müzik yumuşatıyordu . Müzikte olmasa iki yabancının sessizce yol alışı olacaktı yolculuğumuz . Aslına bakarsan gerçek de buydu . Arabanın içini dolduran şarkı her ne kadar hareketli bir ezgiye sahip olsada aslında hüzünlü bir şarkıydı Nilüfer ' in
Başıma gelenler hep senin yüzünden
Ne istedin benim sevgimden ?Yıkıldım artık ben sevemem yeniden
Başıma gelenler hep senden .Bu müziği duyduğunda insan genellikle oynamak istiyor . Şimdi yapacak bir şey , dikkat verilecek bir konu olmayınca ister istemez şarkının sözlerine kulak verdim . Aslında daha önce de düşündüğüm gibi hüzünlü ve bir o kadar da romantik bir şarkıydı .
Yağmur şiddetini azaltınca biz de hızımızı artırdık . Trafikte yavaş yavaş rahatlamaya başlamıştı . Hani insan bir sürü şey konuşmak ister ama içinden kurduğu bütün cümleler saçma gelir ve bu yüzden bir türlü yüksek sesle cümle kuramaz ya . İşte ben şu an öyle bir durumdaydım . Her konu anlamsız ve gereksizmiş gibi geliyor bir türlü iki kelimeyi yan yana getiremiyordum . Neyse ki benim yaşadığım bu sıkıntılı durumu Gönen yaşamıyor olacak ki bana dönerek bildiği bir şeyi onaylatmak ister gibi
" Anladığım kadarı ile konservatuarda okuyorsun . Enstrumanına bakılırsa da keman bölümü öyle değil mi ? "
Bu bir soru değildi bir durum tesbiti idi buna verilecek cevap
" Evet öyle " demek olurdu ben de öyle dedim .
أنت تقرأ
Gümüş Kaşık (TAMAMLANDI)
العاطفيةHayat herkese adil davranmaz . Bazıları hayatlarını yaşayabilmek için çalışmak zorundayken Bazıları ise ağzında gümüş kaşıkla doğacak kadar şanslıdır . Herkes eşittir bu hayatta ama bazıları daha eşit . Birbirleriyle karşıl...
6. Bölüm
ابدأ من البداية