Özel  bir  üniversitenin  konservatuarının  keman  bölümünde  tam  burslu  olarak  eğitim  alıyorum  . Tam  burslu  olmasam  okuyamayacağım  kadar  pahalı  olan  ve  seçilmiş  zengin  ailelerin  çocuklarının  okuyormuş  rolü  yaptığı  bu  züppe  yuvası  okul  maalesef  ki  en iyi  keman  hocalarına  sahip . Bu  düşünceler  eşliğinde  okula  yakın  bir  durakta  indim . Sırt  çantamı  omzuma  , kemanımıda  kollarımın  arasına  yerleştirip  telaşsız  ama  hızlı  adımlarla  okula  doğru  yol  almaya  başladım . Okulun  bahçesinin  dışında çoğu  sadece  arabasını  ya da  marka  kıyafetlerini  göstermek  için  gelen  malum  zengin  güruhu  vardı . Kendi  aralarında  konuşup  gülüşüyorlardı .  Onlara  fark edilmeden  okul  girişine  doğru  hızlandım . Girişte  okulun  en en en  zenginlerinin  çocukları  daire  şeklinde  toplanmış  abuk  subuk  olduğunu  düşündüğüm  konularda  konuşuyorlardı . Onlara da  fark edilmeden  okula  girecektim ki  birisinin  hızla  bana  çarpması  ile  sarsıldım ve  kucağımda ki  keman  yere  düştü .
Kanımca  kendi  aralarında  yaptıkları  aptalca  şaka  sebebiyle  itişip  kakışmaları  yüzünden  olan  bana  olmuştu .

      Kemanımın  yere  düşmesi  fark edilmeme  isteğimi  anın da  yok  edip  gözlerine  sokulma  isteğini  oluşturdu . Bana  çarpan  çocuğa  hırsla  dönüp  burnumdan  soluyarak

         "  Dikkatli  olsana  biraz "  dedim

      Bunları  söyledikten  sonra  eğilip  yerden  kemanımı  alacaktım ki  bana  çarpan  çocuk  benden  önce  davranıp  yerden  kemanı  aldı  ve  benim  uzanamayacağım  yüksekliğe  kaldırdı .  Bu  davranışı  beni  daha da  çileden  çıkardı

    "  Öküz  gibi  bana  çaptıktan  sonra  şebek  gibi  davranarak  kabahatinimi  taçlandırıyorsun ? "  dedim

      Davranışının  iğrençliğine  pis  pis  sırıtmasını da  ekledi .

    "  Bakıyorum  çok  cesaretli  bir  bursluyla  karşı  karşıyayım "

   "  Bende  embesil  bir  zengin  züppesiyle  karşı  karşıyayım  ama  bu  beni  senin  olduğun  kadar  mutlu  etmiyor "

    Sözlerime  bana  çarpan  çocuğun  arkadaşları  kahkahalarla  gülmeye  başladılar . Bir  tanesi  hariç . O  sadece  gülümsedi  ve  başını  eğip  ayaklarına  baktı . Diğerlerinin

    "  Mert  oğlum  kız  seni  rezil  etti  "  tezahüratlarının  eşliğinde  adının  Mert  olduğunu  öğrendiğim  çocuğa

   "  Kemanı mı  verir  misin ? "  dedim  sinirle

   Çocuk  arkadaşlarının  alaylarından  etkilenmiş  olacak ki  yenilmediğini , rezil  olmadığını  göstermek  amacıyla  kemanımı  daha da  yükseğe  kaldırarak

    "  Vermezsem  ne  olacak ? "

   "  İşte  bu  olacak " dedim  ve  bütün  gücümle  ayağına  bastım . Can  havliyle  ayağını  yerden  kaldırırken  kemanı  tutan  eli de  benim  ulaşabileceğim  seviyeye  indi . Tam  uzanıp  kemanı  alacaktım ki  tekrar  yukarı  kaldırdı

    "  Of  sıktın  artık  ver  şu  kemanı mı ! "

  "  Ne  kadar da  kıymetliymiş  bu  keman  "  dedikten  sonra  bana  arkasını  dönüp  uzanamayacağım  mesafede  kemanın  kılıfını  açmaya  yeltendi . Yaptığı  bu  hareketi  görmemle  yerimden  ok  gibi  fırlamam  bir  oldu . Hemen  eline  saldırdım

Gümüş Kaşık (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin