KUZEY (+18) Düzenleniyor

BÖLÜM-10-SONUNU DÜŞÜNEN KAHRAMAN OLAMAZ

Derin'den

Selen'in sözleri olayları anlamama yardımcı olmuyordu ama herkesin yargısız infaz yaptığını hissediyordum.Nilayla bakıştığımızda onun da bir şey anlamadığı açıktı.

"Selen ne yapmış olursan ol biz arkandayız."

Burnunu sert bir şekilde çekti ve yüzünü bana döndü.

"Gerçekten mi Derin ?"

"Gerçekten tabi, hadi anlat ne söylediler de ağladın bu kadar.Gözlerin balon gibi olmuş kızım."
Nilay konuşmaya girince ikimizde ondan tarafa döndük.Bende kafamla dediklerini onaylıyordum.

"Ben, ben yapmadım, öyle bir şey yapmadım."

Elindeki telefonunun açık olduğunu gördüm ve eline aldım.Nilay'da yanıma iyice yaklaşmış okumaya çalışıyordu.

Bu okulun whatsapp grubuydu.Sıradan rutin espriler ve dedikodulardan sonra kimin attığı yazmayan bir resim çıktı karşıma.Tıklayıp açmamla şok olmam bir oldu.Telefon elimden kayıp düşmüştü.

O an Selen gözlerime bakıyordu.

"Yapmadım Derin.Yemin ederim ben böyle bir şey yapmadım."

Hıçkırarak ağlıyordu.Elimi sırtına koyup sıvazladım.

"Biliyorum güzelim, yapmayacağını biliyorum."

Nilay da şok olduktan sonra bize döndü.

"Hangi hadsiz attı bu fotoğrafları ya, hem de okul grubuna.Selen sevgilin görmedi değil mi?"

Selen o an daha şiddetli ağlamaya başlamıştı.

"Görmüş.." diye fısıldadı Nilay boşluğa bakarak.

Bir kaç dakika sonra Selen biraz daha kendine gelmişti. Gözünden akmayı bekleyen yaşları elinin tersiyle sildi.

"Eski sevgilim Burak'ı hatırlıyor musunuz ?"

Nilay ile aynı anda kafamızı salladık.

"Geçen yıl onunla akşam yemeğine çıkmıştık alkol almam konusunda ısrar etmişti, bana güvenmiyor musun falan dedi.Zaten sonrası bende yok, hatırlamıyorum."

"Yani anlaşıldı senin sütyensiz fotoğrafını atan o şerefsiz.."

Evet gruba Selen'in o tarz bir fotoğrafı atılmış, atan kişi tarafından altına da bir sürü hakaret yazılmıştı.Selen'in fotoğrafta uyuduğu aşikardı.Yanında da Burak vardı ve gülümsüyordu.

"Annemler duyarsa ben biterim kızlar, gerçekten biterim."

"Dert etme kimse öğrenmeyecek, öğrenenlerde hatırlayamayacak."

Telefonu elime alıp mesajı görenlere bastım.Resim sabaha karşı atıldığı için sadece 4 kişi görmüştü. Görenlerin ekran resmini aldıktan sonra kendi telefonumu çıkarıp Arda'yı aradım.Arda tam anlamıyla bir teknoloji dehasıydı.

"Hayırdır Derin hanım, işin mi düştü ?"

Sesi oldukça neşeli geliyordu.

"Arda bir sorun var, sana bir grup bağlantısı atacağım ve o gruba girip en son atılan fotoğrafı silmeni isteyeceğim.Yapar mısın?"

"Tabi yaparım, at bakalım şu bağlantıyı."

Bağlantıyı Selen'den kendime attım ve Arda'ya gönderdim.Hemen gruba katılmış ve en fazla 1 dakika sonra fotoğraf yok olmuştu.Ona büyük bir teşekkür borçluydum.

"Tamamdır.Sırada bunu görenlerle konuşma var.Bunu da halledersek biter. Çünkü Arda'nın o resmi atılan yerden de sileceğine eminim."

Selen ümitle bana sarılmıştı.

"Çok çok çok teşekkür ederim Derin, siz de olmasanız ben gerçekten ne yapardım bilmiyorum."

"Sil artık gözyaşlarını.." Nilay eliyle Selen'in yanağındaki gözyaşlarını silmişti.

Lavabodan çıkarken son kez Selen'i kontrol ettim ve kapıyı açtım.

Kapıyı açmamla olduğum yerde kalmam bir olmuştu.Kapının önünde disiplin kurulu başkanı Osman hoca ve az önce yolladığım kızlar tam karşımda sinirle bize bakıyordu.

Sırıtarak öne doğru ilerledim.

"Bana baktınız galiba."

Osman hoca burnundan solur gibiydi.

"Derin Miroğlu bu rezaleti nasıl açıklayacaksın?" Göz ucuyla az önceki kızları gösteriyordu. Bunu yanınıza bırakmayacağımdan kastı disiplin kuruluna şikayet etmekmiş.

"Bir açıklama yapmayı düşünmüyorum, hak ettiler."

Sonunu düşünen kahraman olamaz da dedemi ararlarsa çok kötü olur.Osman hoca kollarını göğsünde bağlamış sözlerimi anlamaya çalışır gibi kaşlarını çatmıştı.

"Bu yapmadığın açıklamayı bir de müdürün odasında dinlemek isterim."

Bu kesinlikle bana gönderilen bir tehditti.Onlar önde biz arkada müdürün odasına çıktık.

Osman hoca tam kapıyı tıklayacaktı ki nöbetçi öğrenci önüne geçti.

"Hocam Derin Miroğlu hakkında konuşuyorlarmış rahatsız edilmek istemediklerini belirtti müdür bey."

Bittim.Kesin dedem gelmişti çünkü Egemen olsa sürekli beni arar ya da mesaj atardı.

"Biz de o konu için geldik." Nöbetçiyi iterek içeri girmişti.

Arkasından ilerlerken tek umduğum dedeme olanları duyduktan sonra bir şey olmamasıydı.