Kötü şakalar...

167 4 0
                                    


Gerçekten beynim patlamak üzereydi ve ben bunu hak etmiştim.Zar zor yatağımdan sürünerek kalkttım. Banyoya ileleyip, aynadaki aksime bakıyordum.Sanırım bundan daha kötüsü olamazdı. Saçıma, yüzüme ağlamak istedim ama yapmadım. Üzerimi çıkarıp sıcak duşun altına girdiğimde bütün kaslarım yavaş yavaş gevşemişti. Su bedenimden akıp geçtikçe daha da rahatlıyordum. Havluma sarınıp, odama doğru yol aldım. Kendimi yatağa bırakıp, 5 dakika kendime mola verdim. Pazar günleri Costa'yı daha geç açıyorduk. Tabi ki daha erken kapatıyorduk. Götümü kaldırmam için kendime 3 saniye verdim. Dolabımın kapaklarını açıp, elime gelen ilk şeyi çıkardım.. Kotumu ve beyaz tişörtümü giydikten sonra, üzerime ince bir kazak geçirdim. Bugün hava biraz daha serindi. Sırt çantamın içine gerekli malzemelerimi attıktan sonra telefonumu alıp odadan çıktım. Evdeki herkes dün akşam dışarıdaydı sanırım, saat 9 olmasına rağmen mutfakta kimse yoktu. Kapıdan çıktığımda yağmur yağmadığını gördüğüm için bugün işe bisikletimle gitmeye karar verdim. Bisikletimin kilidini açtıktan sonra, üzerine atlayıp bisiklet yoluna doğru sürdüm. Otomatik olarak sahile çıkmıştım. Çok fazla rüzgar olduğu için saçlarım birbirine giriyordu. Suyun mavi rengi, gökyüzünün koyu mavisiyle çok güzel bir uyum oluşturuyordu. Hava serindi ama sanki daha huzurluydu. Kafamı zorla önüme çevirerek dikkatimi yola verdim.3 dakika sonra Costa'nın olduğu sokağa dönmüştüm bisikletimi kilitleyip çantamın içinden anahtarlarımı bulmaya koyuldum.Kapıyı açıp içeriye girdiğimde ilk işim ışıkları yakmak oldu hava oldukça karanlıktı. Gerekli sabah ritüellerini yerine getirdikten sonra, kahvemi ve tütünümü alıp dışarıya çıkmıştım. Sigaramı hazırladıktan sonra, kahvemden ufak bir yudum alıp gözlerimi kapadım.

 Enfes..

 Sigaramı yakıp sokaktan geçen tek tük insanları incelemeye başladım. Ne düşünüyorlardı acaba? Mutlular mıydı? Yoksa mutsuzlar mıydı? Bu saçma düşüncelerle kafamı oyalarken Emma'nın sesiyle irkildim.

"-Günaydın Jess" dedi hafif bir gülümsemeyle.

"-Günaydın" dedim aynı ses tonuyla.

"-Bugün Costa'yı görmeye gelicekler." dedi Emma. 

Tamam biraz panik yapmış olabilirim. Bu kadar hızlı gerçekleşeceğini tahmin etmemiştim. 

Siktir siktir siktir..

"-Bugün mü?"

"-Evet, 1 saate burada olacaklarını söylediler."

Tanrım her şey çok yakındı. Mükemmel bir sabah için aldığım mükemmel bir haberdi. İçeriye giren müşteriyle ben de içeriye girdim.Siparişini aldıktan sonra dalgın dalgın kahvesini yapmaya koyuldum. Düşüncelerim başıma ağrılar girmesine sebep olurken kapının küçük çanının çalmasıyla bakışlarım o tarafa yönelmişti.

Kapıdan gözlüklü bir kadın girmişti. Kasaya doğru yürürken onu süzüyordum.

"-Buyrun ne isterdiniz" dedim düz ses tonumla.

"-Ah, ben Emma'yla görüşebilir miyim?"

"-Siz emlakçı mısınız ?"

"-Evet" dedi bezgin ses tonuyla.

 Aslında biraz sinir bozucu bir kadına benziyordu. Üzerinde pahalı olduğunu bildiğim üst kısımları kürklü krem rengi paltosuyla bende üzerine kusma isteği uyandırmıştı.

"-Siz oturun ben Emmayı çağırıyım " dedim. Bana samimiyetsiz bir gülüş göndermişti. 

orospu

Emma arkada kilerde olduğu için ona istemeye istemeye seslenmeye karar verdim.

"-Hey, emlakçı geldi " dedim bağırarak.

GeceWhere stories live. Discover now