Gökkuşağı -8-

17.3K 1.3K 397
                                    

Halsey - Hold Me Down

Annem, kolumdan tutarak beni hızlıca odama getirdiğinde aklım içeride kalmıştı. Babam, Alkım'la konuşmak istediğini söylemişti. Onunla ne konuşabilirdi ki? Bora'nın evinden hızlıca çıktığımı biliyorlardı. Beni eve getiren Alkım'dı. Dışarıdaki tehlikeyle (!) karşı karşıya kalmamı önlemiş, beni güvenle eve getirmişti. Ona teşekkür etmeleri lazımdı.

"Bu kaçıp gitmelerin daha ne kadar sürecek bir fikrim yok, Hira. Ama buna bir son vermelisin."

"Özür dilerim, bazen 3 yaşında bir çocuk olduğumu ve kendi başıma dışarıya çıkamayacağımı unutuyorum."

"Bu konuyu yeterince ciddiye almıyorsun."

"Yeterince ciddiye alsaydım şu ana dek çoktan kendi canıma kıymıştım. O yüzden ne istediğini bir kez daha gözden geçirmeni tavsiye ederim."

Annem, sessizce yüzüme bakmaya devam ederken bakışlarımı kaçırmadım. Üstüme ne kadar geldiklerini, bana ne büyük bir zarar verdiklerini onlardan saklamaktan yorulmuştum. Her şey yolundaymış gibi davranmaktan yorulmuştum. Zaten bunda pek de iyi olduğum söylenemezdi.

"Alkım'la ne işin var senin? Seni eve neden o getirdi?"

"Ben de böyle birçok soru soruyorum ama cevabını alamıyorum, biliyor musun?"

Annem, gözlerini devirip odamdan çıkarken kendimi yatağıma bıraktım. Henüz günün ortalarındaydık ve fiziksel anlamda kendimi çok yorduğum birkaç saat geçirmemiştim. Ancak o kadar fazla şey düşünüyordum ki yorgun düşmüştüm. Tek istediğim uyumaktı. Gerçi bu da bir yarar sağlamayacaktı ama...

Altan'ı düşündüm. Hafızamdaki yeri silinmiş Altan'ı... Bundan 3 yıl önce hayatım gayet normaldi. Sıradan bir lise son sınıf öğrencisiydim. Biraz kendimi zorladığımda güya merdivenlerden düşüp hastanede uyandığım o günden sonra hayatımın kontrolümden çıktığını hatırlıyordum.

Her şey o kazayla bağlantılı olmalıydı. Ya da Alkım'ın deyimiyle cinayet...

Nasıl hiçbir şey öğrenmemiş gibi davranacağım hakkında bir fikrim yoktu ama gerçekleri öğrendiğimi bilmelerini istemiyordum. Eğer Alkım'la beraber hareket edeceksem bu rolü iyi yapmam gerekiyordu.

Odamın kapısı açıldığında yatağımdan doğrulup kapıya baktım. Gelen babamdı. Karşımda dikilip oturmaya zahmet etmeden konuştu.

"Bundan sonra Alkım'dan özel ders almayacaksın."

"Neden?" diye sorabilmiştim sadece. Babamın yüzüne şaşkın şaşkın bakarken babam, kaşlarını kaldırdı. "Öyle uygun gördüm."

"Ama Alkım derslerimde çok yardımcı oluyordu." Ve sizin yardım etmeye zahmet etmediğiniz daha birçok şeyde...

"Sana başka hoca buluruz. Ama Alkım denen o herif ne bir daha bu evden içeriye girebilir ne de senin yanına yaklaşabilir."

"Niye ama?" diye sordum. Babamın bir şeyler öğrenmiş olmasından ürküyordum. Babam, bir süre sessizce yüzümü inceledikten sonra sakin sesiyle konuştu.

"Gözüm tutmamıştı zaten. Serserinin teki."

"Hayır, gayet düzgün biri."

Babamın çenesi kasıldığında daha fazla bir şey söylemeden odadan çıkmıştı. Derdi neydi az çok biliyordum. Büyük ihtimalle Alkım'ın Altan'ın abisi olduğunu öğrenmişti. Kendimi yeniden yatağıma bırakıp iç geçirdim. İşin sonu yine Altan'a çıkmıştı.

Tıpkı her şeyin Altan'ın ölümüyle başlaması gibi...

Gözlerimi kapatıp sinirle inledim. Altan kimdi? Hayatımda yeri neydi? Kaza günü neden onun yanındaydım ve onu kim öldürmüştü?

GÖKKUŞAĞIWhere stories live. Discover now