'senden isteğim.. ayaklarımı yıka!'

35.6K 1.3K 60
                                    

-Öykü'den-

Ateş bana pansuman yaptıktan sonra gitmişti ve bu durumu garipsemiştim ,sonuçta ben bayıldım ,değil mi?

Yani insan uyandırmaya çalışır ,ne bileyim?

Duyduğum ayak sesleri buraya geldiğini doğruluyordu , o yüzden açtığım gözlerimi kapattım.

Birkaç dakika boyunca hiçbir şey olmayınca gözlerimi araladım. O an sop soğuk bir bardak suyun başımdan aşağı dökülmesi bir oldu.

'Aaay!' deyip ayağa kalkarken Ateş kahkaha atıyordu. Pislik!!

'gerçekten bayılmışsın' dedi ve alkış tuttu. Haha! Çok komik. Soğuk su ılık havaya alışan tenimi ani bir değişime uğratmakla kalmamış aynı zamanda buza çevirmişti.

'manyak mısın Ateş!!?' deyip alnımdan burnuma doğru uzanan soğuk su damlasını elimin tersiyle ittim ve sinirli Öykü bakışlarımı Ateş'e yolladım.

'ilgi istediğini sanıyordum?' deyip tek kaşını kaldırdığında ne saçmalıyorsun be sen! Diyecektim ama kendimi tuttum. Haklıydı , ilgi istiyordum,sonuçta 2 aylık özlem vardı burada. 1yılın 6'da 1'i ,az mı?

'ne var ilgi istediysem? Haksız mıyım Ateş Durkan?' deyip dikine yürüdüm. Kızlarda yapabilir bunu tamam mı? Erkeklere özgü değil yani..

'haklısın Öykü Suskun' dedi ve ellerini belime yerleştirdi. Ve yine romantik bir sahne. Ah Ateş Durkan ah!

Gözlerimi gözlerinden kaçırıp yere bakayım dedim ama sinirimden dikkatimi çekmemişti ,üzerinde sporcu atleti yoktu ve kasları hodri meydan olmuştu. Ve tabi ki de gözlerimle kaç tane kası olduğunu saymadım ve tabi ki de 6 tane yok.

'hoşuna mı gitti?' deyip tek kaşını kaldırdığında utanç duygusu bedenimi esir aldı, ah! Neden sürekli böyle yapıyordu ki bu çocuk? Yani neden? Neden sürekli beni utanç duygusuyla baş başa bırakıyordu ?

Gözlerimi gözlerine diktiğimde aramızda oluşan elektriği bir ben bilirim bir Allah. Çocuğun dudakları resmen gel beni öp der gibi duruyor ve ve sadece ben değil gören herkese (kızlar) bu hissi verir gibi görünüyordu. Ama tabi ki bu zevki tadabilecek tek kişi benim ,başkası olamaz.

'dudağını dudağıma yaklaştırdığında gözlerime bakıp onay bekliyordu,kafamı sallayıp dudaklarına iyice yaklaştım ve minik bir buse kondurdum. Tabi ayı azgın aç bir kurdun ikiz kardeşi olan Ateş Durkan dudaklarıma yapışmakla kalmayıp resmen beni nefessiz bıraktı. O kadar şiddetli öpüyordu ki gerçekten nefes almamı zorluyordu. Ellerimle kaslı vücuduna baskı uygulayıp geri çektiğimde 'ne oldu?' deyip tek kaşını kaldırdı.

'bir şey yok sadece nefes almam yavaşladı' deyip gülümsedim.

'seni zora soktuysam bana söylemen gerekir zaten,söylediğin iyi oldu bir daha ki sefere yani şimdi daha yavaş öperim' deyip tekrar dudaklarını dudaklarımla buluşturdu. Cidden bu çocuk sapık ,yani sadece sapık değil tecavüzcü coşkunun kuzeni . işte kan bağından geliyor bu olay. Mesela eren benim gibi güzel mi güzel bir kuzene sahip olduğu için bu kadar yakışıklı.işte bu durumda Ateş ve Coşkun'un kuzen olduğunu kanıtlıyor.

Narin dudakları çatlamış dudaklarımı sertçe öpünce çatlaklara daha çok acı veriyordu ama bunu ona belli etmiyordum çünkü üzülmesini istemiyordum,kesinlikle.

Ellerimi omzuna koydum ve kaslarının karnıma değdiğini unutmaya çalıştım,tabi ki onun kasları ilgimi çok çok çok çekmiyor. Beklemediğim bir anda dudaklarını çekti ve sırıttı tabi gülmedi, nadir anlarda gülüyor sadece.

'sen iyi alıştın bu öpüşme durumuna ,bence artık seviye atlamalıyız,ha?'

-Misperi'den-

SOSYOPAT LİSEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin