WELCOME TO THE CEHENNEM

8.8K 350 206
                                    

Arel'i değiştirdim. Soldaki Arel. Sağdaki gizemli çocuğumuz

Mesajı gönderen kişinin numarasını tanıyabilecekmiyim diye biraz daha baktım. Tanıyamayınca telefonu komodinin üzerine bıraktım.

Lavaboda işlerimi halledip uyuşuk adımlarla çıktım. Salona girdiğimde tanımadığım biri vardı. Abime 'Bu kim ?' manasında bakınca durumu anlamış olmalı ki konuşmaya başladı.

"Afra bu benim sınıf arkadaşım Murat. Murat bu benim kız kardeşim Afra"

Ona asker selamı verip koltuğa yattım.

"Murat'ın yanında böyle mi duracaksın Afra ?"

Aslında düşününce haklı olabilirdi. Belki...

Üzerimde şort ve askılı vardı çünkü.

"Afra !" diye uyarırcasına ismimi söyledi.

"Peki kalktım abi" dedim ve uyuşukça ayağa kalktım.

Murat'a baktığımda bana bakıp sırıtıyordu.

"Ne bakıyorsun ?" diye bağırınca ayaklarına bakmaya başladı. Bu seferde ayaklarına bakarak sırıtıyordu.

Abimin dolabını açtım ve içinden siyah bir tişört ve siyah bir şort aldım. Zaten onun şortu bana kapri olurdu.

Üzerimi değiştirip salona girdiğimde Murat ile abim birbirlerine ölümcül bakışlar atıyorlardı. Aralarında bir tartışma vardı herhal.

"Murat ?"

"Efendim ?"

"Biz abim ile dışarıda kahvaltı yapacağız. Şey , o yüzden senin gitmen lazım"

"Ben de geleyim" Allah'ım sen bana sabır ver.

"Olmaz. Biz ikimiz gideceğiz."

"Abini bu kadar çok mu seviyorsun ?"

"Evet ?" Kesin bu işin altından bir boklar çıkacak.

"Peki abin birini bıçaklamış olsaydı ?" bu niye sırıtıp duruyor ya. Şimdi de abime bakıp sırıtıyordu. Ona baktığımda kafasını eğmişti.

"Yine severdim" diyince şaşırmıştı. Aha öyle göt gibi kalırsın. Olayı anlamadım ama Doruk'u utandırmanın da mânâsı yok.

"Şimdi hadi ben kendi evime gideceğim. Sen de nerede yaşıyorsan" dedim ve sırtından ittirmeye başladım.

Daireden çıktığımızda bizim kapı hafif aralıktı. De ben dün kapıyı kilitlemiştim. Yoksa kilitlemedim mi ?

İçeri girip sağa sola bakındım. Kimse yoktu.

Kapıyı kapatıp odama gittim. Üzerime bir kapri ve bol bir tişört geçirip evden çıktım. Zaten Doruk da kapının önünde beni bekliyormuş.

"Kuzey ile Güney'i de çağıralım mı ?"

Dudaklarını büzdü ve kafasını hayır anlamında salladı.

Abim olmasa yavşardım. Doğruya doğru. Hoş o zaman da kankamdı.

Beyaz bir arabaya bindik ve siteden çıktık.

-

Deniz kenarında bir restaurant'daydık. Kahvaltı tabağı sipariş edip beklemeye koyulduk.

"Abi okullar açıldığında aynı sınıfta olur muyuz ki ?"

"Neden olmasın ? Denk getirmeye çalışırım. "

"Peki bugün ki Murat kimdi ? Birbirinize pek iyi bakmıyordunuz ?"

"Bak ben sana söyliyeyim. Murat ile asla takılma çıkarcının tekidir"

YAZ HİKAYEM *Askıya Alındı*Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang