EFKARLIYAM E-ZELDEN

8K 436 92
                                    

Dürtüklenmek - Dünyadaki en iğrenç hislerden ve biri beni dürtüklüyor.

"Ne var ? " diyerek Doruk'a döndüm.

Bana uzun uzun bakıp konuştu ;

"O nasıl tip ?

"Sağol ya , böyle bir pazar sabahı insana moral olarak çok güzel şeyler söylüyorsun." Diyerek kafamı yastığa gömdüm.

"Önemli değil"

"Uykumu kaçırdın işte , al !"

"Çok da umrumda deyip oturduğu yatağımdan kalktı. Üzerindeki tişörtün kırışıklıkları gitsin diye eliyle çekiştirdi fakat sonuç alamadı tabi ki.

"Ben gece çilingir çağırmıştım. Gidiyorum bu yüzden." Eliyle selam verip dış kapıyı kapattı. Peki o_O

Annemleri aradım. Nasılsa dün yoklardı.

"Anne ?"

"Afra , kızım nasılsın ?"

"İyiyim anne. Siz nasılsınız ? Bir de dün neredeydiniz ? Yoktunuz."

"Biz de iyiyiz kızım. Biliyorsun buraya taşınmamızın nedeni holdingin bir kolunun da burada olması. Yeni ortağımız da bu sitede oturuyor." Hiç durmadan konuştuğu için biraz soluklandı.

"Onlarla hep beraber ufak bir iş gezisine çıktık. O yüzden dün evde yoktuk kızım. "

Aslında burası benim için çok daha iyiydi. Kuzey, Doruk, Güney onlar bana yeterdi. Hemen kanım kaynamıştı zaten. Ne kadar yeni tanışsakta. Özelliklede Kuzey'e , çok kafa çocuktu.

"Önemli değil anne, benim için sorun değil. "

"Bir de kızım , babanın ortağının oğlu var. Ona da söyle sana buraları gezdirsin. Birgün kaybolma. Ben onun telefon numarasını sana atıyorum mesaj olarak."

Gerek yoktu aslında. Yavaş yavaş öğrenirdim buraları ama annemi reddetmedim.

"Peki anne. Sen gelince konuşuruz."

"Tamam annem, görüşürüz."

Telefonu kapadım ve kendime favorim olan sucuklu yumurta yaptım. Dişlerimi fırçaladım ve üzerime salaş bir tişört ve tayt giydim. En önemlisi rahatlık değil mi ?

Ayakkabı yerine terlik giydim. Kısacık yer sonuçta.  Ve Doruk'un evinin kapısını çaldım. Doruk kapıyı açtı. Yüzünde bir yarık vardı.

O yarık değil ya uyurken olan hani kdkdk.

"Gelebilir miyim ?"

"Gel, gel" dedi ve geçmem için kapıyı açtı. Koktukta uyuyan Kuzey'i görünce gülümsedim. Piçlik taymm...

Doruk'tan keçeli kalem istedim. O da ne yapacağımı anlamış olmalı ki piç smayl ile elime verdi.

Kalemin kapağını açtım. Şansımıza sırtüstü yatıyordu. Alnına " #Bitch pliz , I'm difrınt" yazdım. Biraz küçüktü ama olsun o kadar. Alın bu defter değil.

Sonra Kuzey'i dürtüklemeye başladım.

"Kuzey bebeğim uyan hadi." Dedim bir bitch edasıyla tabi sesiyle. O da gülümsedi ve konuşmaya başladı.

"Ama güzelim, gece çok yoruldum ben" diye mırıldandı. Ben şaka yapıyordum ama ?

"Ama ben yorulmadım hiç. Hem sana süprizim var" dedim neşeli bir tonda. Tabi ağzımı yayarak.

"Neymiş o ?" Dedi ve güldü. Bense kendimi zor tutuyordum gülmemek için.

Doruk bana baktı ve dudaklarını oynattı. 'Yeter bu kadar şaka' Oy dudakları çoksel.

YAZ HİKAYEM *Askıya Alındı*Donde viven las historias. Descúbrelo ahora