Yeter !

3K 200 79
                                    

Bölüm şarkısı : Justin Bieber - Nothing like us

Hep beraber bir restaurant bulup içine girdik. Klima var merak etmeyin *-*
Abim ve Güney masanın baş köşelerinde , abimin çaprazında ben , benim yanımda da Kuzey vardı. Hemen karşımda Arel onun yanında da Serhat.

Menü Portekizce olduğu için bi bok anlamadım. Ben de gözlerimi kapattım ve işaret parmağımı bir yere koydum.
Hay şansıma 2 yemek çıktı. Bir daha parmağımı bir yere koyduğumda nihayet bir şey çıktı.

Herkes siparişini verdikten yaklaşık 15 dakika sonra yemekler gelmişti.

Adam ortaya büyük bir tepsi koydu. Ben ona bakmadan önüme gelen yemeğe pardon içeceğe baktım.

"Bu ne lan ?" Dedim karşımdaki pembe sıvıya bakarken.

"Tek boynuzlu sıçmığı" Kuzey gülerek konuşmuştu , eğilip bir yudum içtim.

"Lan bunun tadı pamuk şekere benziyor"

"Oha" kuzey bardağı elimden aldı ve bi dikişte bitirdi.

"Geberteceğim seni çocuk ! Ben onu sen iç diyemi aldım ?!"

Sırıtıp başını salladığında kafasına şaplak attım.

"Ya banane ben bi daha istiyorum" diyip kollarımı göğsümde birleştirdim.

Abim garsonu çağırıp ingilizce bir şeyler söyleyip boş bardağı gösterdi ve menüden bir yer gösterdi. Adamda kafasını sallayıp gitti.

Sırıtıp telefonumu çıkardım , telefon kasmaya başladığı için Screenshots yerini girdim ve fotoğraf silmeye başladım.

İçeceğim aynıydı ama yemeğim pilavdı. Pilav ? Pilav ?! PİLAV !!

Hani bir değişiklik yapsaydınız ? Brezilya'ya gelmişiz. Yemeğiniz bi farklı olsun ne bileyim ?

"Abi bu ne ?"

"Portakallı pilav"

Tadına baktığımda pek portakal tadı alamadım ama olsun. Abime 'okey' yapıp sırıttım.

"Kuzey şunun bir tadına baksana"

Serhat'ı başıyla onaylayıp ortadaki tepsiden bir kaşık aldı.

"Bu ne lan ?!" Diyip öğürmeye başladı.

O bizim masanın yanına kusarken ben de öğümeye başlayınca Arel yanıma gelip kafamı yukarıya çevirdi.

"Afra sakın kusayım deme" dediğinde başımı hâlâ yukarı bakarken salladım.

Derin derin nefes alıp kafamı eğdim. Kuzey bembeyaz olmuştu. Şimdi ise sandalyeye oturup su içiyordu.

"Daha iyi misin ?"

"Sağ ol Güney" dedi başını sallarken.

Ortadaki herneyse tadının iğrenç olduğu kesindi. Hiç kimsenin iştahı kalmadığı için dışarı çıktık.

"Bakın konser veriyorlar !"

Müzik sesi baya arttığı için herkes bağırarak konuşuyordu. Hep beraber insanları ittire ittire önlere doğru gittik.

"AAYYYYY !!!"

Justin'in - All around the world çalarken bense çığlık atıyordum. Justin'in şarkısı heryerde çalmıyordu yani -,-

Müzikle beraber sallanıyorduk.

"Biz içecek alacağız ! Siz Güney ile burada kalın !"

Abimin dediğine başımı sallayıp gözlerimi kapattım. Şu çocuğun sesi dünya dışıydı.

YAZ HİKAYEM *Askıya Alındı*Where stories live. Discover now