Son zamanlarda birinin beni takip ettiğini hissettim. Kim olduğunu tam olarak biliyordum.
Rashta'ydı bu. Kocamın cariyesi.
"Çok iyi. O zaman balo konsepti maskeli baloya dönüşecek."
"Önceki imparatorun hükümdarlığı döneminde çok iyi karşılanmıştı, dolayısıyla herkesin eğleneceğine eminiz."
"Ama herkes yüzünü kapattığında güvenlik..."
Duraklattım.
"Majesteleri? Nedir?"
"—tamamen."
Kültür bakanı şaşkın bir ifadeyle bana baktı. Başımı çevirdim ve kabalığım için özür diledim.
Rashta'yı koridorun aşağısında görmüştüm. Bana bakmıyordu ama hizmetçileriyle konuştuğunu görebiliyordum.
"..."
Bu davranışı günlerdir devam ediyordu. Zararlı değildi ama beni hafifçe rahatsız etti. Tekrar Rashta'ya baktığımda bakan bana baktı ve dikkatle konuştu.
"Majesteleri, Leydi Rashta hakkında bir şeyler söylemek ister misiniz?"
"Dün burada değil miydi?"
"Evet öyleydi."
Dönüşümlü olarak benimle diğer kadına baktı. Dudağımı ısırdım. Dün başka bir görev üzerinde çalışırken yakınlardaydı. İki gün önce başka bir bakanın başına da aynı durum gelmişti. Farklı bakanların gözünde kısa bir karşılaşma gibi görünüyordu ama benim açımdan tesadüf değildi.
Ona bakmaya devam ettiğimde kültür bakanı güldü.
"Onun buralarda olduğunu duydum ama fazla endişelenmeyin Majesteleri. O sadece düşük sınıf doğumlu bir cariye ve henüz kraliyet görgü kurallarını bilmiyor, ama daha iyi olacak.''
Birinin beni takip etmesinden endişeleniyorsam bu neden beni aşırı hassas biri yaptı? Beni sakinleştirme girişimine gücendim ama bunu maskeledim.
"Şimdilik git."
Bakan hâlâ benimle Rashta'nın arasına bakarak uzun koridorda yürüdü. Onun nihayet ortadan kaybolması için birkaç dakika bekledim, sonra Sör Artina'dan Rashta'yı bana getirmesini istedim. Hizmetçileriyle konuşuyormuş gibi yapmaya devam etti ve şövalye ona yaklaştığında şaşkınlıkla bana baktı. Bir süre tereddüt ettikten sonra yanıma geldi.
"N-neden Rashta'yı çağırdın?"
Rashta korkmuş bir yüzle yaklaştı, iki hizmetçisi de onun yanındaydı. Boş konuşmalarla zaman kaybetmeye gerek yoktu, o yüzden doğrudan konuya girdim.
"Neden beni takip ediyorsun?"
"Etmiyorum?"
"Etmediğini söyleme. Son birkaç gündür seni buralarda görüyorum."
"Ah..."
Rashta kızardı ve parmaklarını büktü. Göremedim ama ayak parmaklarını da oynattığını tahmin edebiliyordum. Hizmetçiler, sanki en ufak bir kışkırtmada bağıracakmışım gibi, korkmuş ifadelerle etraflarına bakıyorlardı. Ortamı rahatsız ettikleri için hizmetçilere başka bir yere gitmelerini söyledim, onlar da tereddütle uzaklaştılar.
"Şey..."
Rashta dikkatli bir sesle konuştu.
"Dük Elgy senin tipik bir imparatoriçe olduğunu söylüyor."
"?"
"Rashta soylulardan değil ve bilmediğim birçok şey var. Bazen Baron Lant bana açıkladığında bile bazı şeyler mantıklı gelmiyor..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Remarried Empress (Yeniden Evlenen İmparatoriçe) TÜRKÇE ÇEVİRİ
Historical Fiction''Boşanmayı kabul ediyorum.'' Sovieshu yarı rahatlamış, yarı pişman bir ifadeyle bana baktı. Maskaralık mı yapıyordu, yoksa samimi miydi? Şu ana kadar iyi bir meslektaş ve mükemmel bir imparatoriçeydim. Hiç kavga etmemiştik; ta ki o onu getirene kad...
