BÖLÜM 18.

546 30 8
                                    

Selamlar nabersinizz GÜLÜCÜK kitabına bakmayı unutmayinn bir polis kurgusu güçlü kadın karakterler var ve kaotik olaylar da var.












Ve evet konağın girişinde sadece yağız ve ben kalmıştık.

Ona baktığımda zaten bana bakıyordu ve bu yüzden göz göze gelmiştik.

Ben ona baktım o bana ikimizde hiçbirsey demedik. Bir kaç saniye süren bakışmamızdan sonra hızlıca konaktan çıktım.

Gözlerimi kalbimin en derinlerine işleniyordu. Çok güzel gözleri vardı hemde çok güzel...

Konaktan çıkıp bir taksiye binip adliyeye gittim. Adliyedeki işlerimi hallettikten sonra dosyamı alıp ofis aramak için şehrin içindeki yerlere bakınmaya başladım bir yandanda korkuyordum sayılır çünkü Ali her an biryerden çıkabilirdi.

~~~

Üç saatlik aramanın sonucunda uygun bir ofis bulmuştum. Şehir içindeydi eğer şehir içinde olursa Ali yaklaşmaya cesaret edemez diye düşünüyordum.

Ofis sahibi adam ile iyi anlaşmıştık fiyat konusunda. Hemde güzel bir insandı.

Güzeldir tabiki ne de olsa yaşlı tonton amca dedi sağ melek.

Güzel insanlar sana neler yaptı hatırla dedi sağ melek.

Yani.. Bazen olmuyordu...Bunu kabullendim artık diyelim. Umudumu kestim diyelim. Kalbim daha fazla tuzla buz olmak istemiyor diyelim. Artık kendime olan saygım bitsin istemiyorum diyelim.

Yorucu bir günün ardından konağa gelmiştim. Konağa girdiğim gibi telefonumu sessizden çıkardım bütün gün sessizdeydi beni rahatsız etmesin diye.

Yadem kişisinden 158 cevapsız arama....

Küçük ulaş kişisinden 69 cevapsız arama...

Sarı ağa kişisinden 234 cevapsız arama ve +99 mesaj....

Birileri bizi düşünüyor dedi sağ melek.

Bu kişiler gerçek ailen bile değil dedi sol melek.

Zordu  yakın olduğun kişiler tarafından ailenden daha çok sevgi görmek.

Aile sevgisi görmüş müydüm evet ama sadece bir kişiden sonrada onu elimden almışlardı zaten. Konağın girişindeki koltuklara oturup derin bir nefes alıp verdim.

Annemin mezarına gitmemiştim. Peki ya kimin yüzünden Ailem yüzünden. Aile denilen şey yüzünden.

O gün geldi yine aklıma annemin benden alındığı gün, beni benden alan gün gözlerim doldu.

Arkadaşlarım ile eğlendikten sonra eve geliyorum tabi o zaman aldatıldığımı bile bilmiyorum.

Eve giriyorum salona geçtiğimde yerde bir sürü içki şişeleri var.. içen kişi ise belliydi babam. Babam normalde asla içmezdi ama o gün noldu da içmişti ben bilmiyordum.

Salonda bir ona birde içki şişelerine baktım. Beni fark ettiğinde yüzünde bir sırıtış belirdi sonrasında. Ben ne olduğunu hâlâ anlamadığım için öylece salonun ortasında cehennemimin yaşanmasını bekliyorum.

Oturduğu yerden kalkıp yalpayarak bana doğru geldi babam. Ne olduysa bir anda oldu omuzlarımdan tutup beni yere attı. Sonra üstüme üstüme geldi ben ise dakikalardır aynı şeyleri söylüyordum'Baba iyi misin bana noluyor'.

Bir anda o pis vücudu ile üstüme yığılıyor ve o pis nefesi ile yanaklarımı öpmeye başlıyor. Elleri ise asla yerinde durmuyordu ben yerimde kıvrandıkça o daha çok üstüme yığıyordu o içki kokan pislik bedenini.

Bu sefer kelimelerim sadece bir kişi için oluyor bağırmaya başlıyorum hemde ağlaya ağlaya nefes nefese'ANNE ANNE KURTAR BENİ NOLUR' bağırdığım gibi babam eli ile ağzımı kapatıyor geriye sadece sessiz mırıldanmalar kalıyor. Ben onun altında can cekişirken o hâlâ alacağı zevkin peşindeydi.

Annem büyük bir korku ile salona geçiyor ve babamın vücudunu benim üstümden itiyor ittiği gibi babamın kafası duvara çarpıyor. Ben ise olduğum yerden hızlıca doğrulup annemin arkasına saklanıyorum annem ise tek birşey söylüyor 'KAÇ ÇABUK OL!'.

Ben hızlıca salondan çıkarken kendi odama gidip kapıyı sertçe kapatıp kilitliyorum. Vücudum zangır zangır titriyor nefeslerim henüz bir düzene girmemiş.

Yatağa oturup herşeyin geçmesini bekliyorum. Telefonu elime alıp hızlıca Hakan abime yazıyorum. "Abi gel nolur babam anneme zarar verebilir"diyerek kısa bir mesaj atıyorum. Ben umrumda değildim annem yaşasın istiyordum.

İçeriden bağırma sesleri geliyor devam ediyor durmuyor asla.

En sonunda sesler kesiliyor korkuyla oturduğum yerden kalkıp kapıya doğru yaklaşıyorum.

Kapıya yaklaştığım gibi kapıya vurulan sert yumruklar bir oluyor.
Babam kapıyı açmaya çalışıyor ama beceremiyor. Kapıya vura vura kırmak üzere hatta.

Benim ise tek umudum gelecek olan Hakan abim..

'AÇ LAN KAPIYI AÇ!' diyor babam  ben hâlâ korku ile titriyorum hiçbirsey diyemiyorum ağlayamıyorum bile.

Sonrasında birşey oluyor herşeyin sesi kesiliyor bir anlığına ve hakan abimin bağırışları dolduruyor bütün konağı.

Kapıyı korkuyla açıyorum ve önümde duran babamın vücudu ile buz kesiliyorum. Karşısında ise tek bir kişi var Hakan abim. Hızla koşup ona sarılıyorum. Saçımı okşayıp öpüyor sakinleşmem için. Sayıkladığım tek bir isim oluyor'Annem..Annem'.

Hakan abim hızla ilk salona sonra bütün odalara bakıyor ben ise hemen peşinden gidiyordum.

Mutfağa geldiğimizde ikimizde kapının girişinde birbirimize bakakalıyoruz. Annem kanlar içinde yerde yatıyor...

Hakan abim ile benden aynı anda bir çığlık sesi yükseliyor 'ANNE!' ikimizde boğazımız yırtılıcasına bağırıyoruz. Ama annem kalkmıyor. Annem bizi duymuyordu.

Annem ölmüştü.

Omzuma dokunan el ile irkildim. Gözlerimdeki  yaşlar ne zaman beri böyle dökülüyordu?

Karşımda ise tek kişi vardı. Yağız.


























































Aleda'nın abisi olan hakanı ilk defa gördükkk karşımıza uzun bir zaman sonra bomba gibi çıkacak.

GERİ DÖNÜŞ OLSAWhere stories live. Discover now