Bölüm 10: Panta Rhei

2.1K 194 407
                                    

"Görmene izin verdim çıkarınca elbisemi
Ne kadar zayıf olduğumu bilmene
Bilmene izin verdim çıkarınca elbisemi
Ne kadar zayıf olduğumu görmene

Ve gördüm senin de zayıflığını
Viski* içip üzülüp yorulduğunu
Herkes gibi korktuğunu..."

✨✨

Beni ilk kez bu kitapla tanıyanlar için, bazı şeyler benim kalemimden dökülmez. Aşk üçgeni, aldatma güzellemesi, t*ciz, t*cavüz edene aşık olma, kadın düşmanlığı, saf-salak insan vs vs

Mert, Volkan, Mine...

Bu üçlü konusunda kafanız karışık anlıyorum ama bağlanacak bir yerlere. Ufak da olsa bir hamle yapacaksam onu gelişime uygun yapmak isterim. Bir bölümde değişen karakterler... Okumaktan hoşlanmadığım gibi yazmayı da sevmediğim şeylerden. Öperim sizleri 😘

✨✨

Buz Kırağı · Ediz

✨✨

"Yeni yıla benimle bulaşık yıkayarak girdin farkında mısın?"

Mert, buraya geldiğinden beri hâlâ üzerinden çıkarmadığı gömleği ve pantolonuyla olduğu için kıyafetlerin onda yarattığı rahatsızlık hissinin aksine gülümseyerek yanındaki adama doğru, "Daha kötülerini de görmüştüm." dedi.

Burnunu kırıştırarak yüzünün komik bir ifade almasına neden olan Barış, "Duymak istediğimden pek emin değilim." dedikten sonra ellerini kurulayıp kendini koltuğun üzerine attı.

Hemen ardından onun yanına ilerleyen Mert'se Barış'ı rahatlıkla oturduğu yerden kaldırdı. L şeklindeki koltuğun televizyonun karşısında kalan kısmına uzanıp Barış'ı da yanına doğru çekerek adamı kollarının arasına aldıktan sonra etrafına bakınarak kumandayı aramaya başladı. Aradığını bulduğundaysa daha birkaç saattir yanında olan Mert'i şaşkınlıkla izlemeyi sürdüren Barış'a, "Neden?" diye sordu. "Kıskandın mı?"

Yanındaki ukala adamın kollarından kurtulmak için debelenen Barış'ın hareketleri, Mert'in güçlü kolları tarafından engellenince o da rahatça uzanan adamın elinden kumadayı çekip aldı. Televizyonu açtıktan sonra dibinde yatıp onu meraklı gözlerle izleyen Mert'e sevimli bir gülümseme sundu. "Sen beni başkasıyla düşününce kıskanıyor musun ki?"

Mert, söylediği sözlerden sonra ilgisi tamamen önündeki televizyona kayan adama bakmadan dudağının kenarına baş parmağını götürerek rahatsızca yerinde kıpırdandı. Daha biraz önce kapıyı kısa şortu ile açan adamı o halde görünce içinde oluşan ve tarif edemeyeceği hisleri tazeyken şimdi bir de onu başkasıyla düşünmek nedense hoşuna gitmemişti. Oysa ona neydi ki? İkisi de birbirine bir söz vermemiş ya da hayatlarında sadece tek bir insan olacağına dair anlaşmaya varmamışlardı. Barış istediği ile görüşebilir, hatta başkasına aşık olup onun hayatından da çıkabilirdi.

Yine de tüm bunları düşünmek istemedi. Mert, son zamanlarda pek çok şeyi düşünmek istemiyor ya da erteliyordu. Olanların pekala o da farkındaydı ama neden, niçin kısmını düşüneceği ya da düşünmek zorunda bırakılacağı bir zaman elbette gelecekti. Yalnızca o bilmiyordu.

Konuyu değiştirmek isteyerek önce Barış'ın belinin altından bir kolunu geçirdi. Daha sonra sanki mümkünmüş gibi onu kendisine daha da yaklaştırarak ikisinin vücudunu tam yan yana olacak hizaya getirdikten sonra Barış'ın heyecandan alt dudağını ısırdığını gördü.

KIZIL ÖLÜMÜN MASKESİ |BXBWhere stories live. Discover now