ihtimal

228 32 2
                                    

Nerdeyse bir hafta olmuştu Melis geldiğinden beri ve bugün okula gidecektik.

Annem bizimle kalan birinin varlığını o kadar takmıyordu ki ben bile şaşkındım. Arada Melis'ten ona bira getirmesini istediği bile olmuştu.

Kafamı sallayarak düşüncelerimden sıyrıldım ve yıkadığım yüzümü kuruladım.

Çoktan üstünü giyinen Melis gergin bir gülümseme sundu ve aynanın karşısına geçti. "Millete ne diyeceğim? "

Omuzlarımı silktim. "Ne istiyorsan onu. Kimseye açıklama yapmak zorunda değilsin. "

Zaten gerçekten arkadaş olsalardı bu bir haftada arayıp sorarlardı ama kimseden çıt çıkmamıştı. Sadece annesi bir kere arayıp nerde kaldığını sormuştu o kadar.

Çantamın içine bir tane defter attım ve tekrar ona döndüm. "Lazım olan kitap varsa alabilirsin, kullanmıyorum zaten. "

Kafasını salladı. "Benim de kullandığım pek söylenemez. "

"O zaman kahvaltı edelim mi? "

"Olur. "

Asla kahvaltı insanı değildim ama o yanımda kalmaya başladığından beri bir şeyler yemeye alışmıştım.

Galiba bana iyi geliyordu.

Hızlıca kahvaltımızı edip evden çıktık ve okula yürümeye başladık.

Kapıda her zaman olduğu gibi beni tuttular. Melis'e gitmesi için kafamla içeriyi işaret ettim. Nöbetçi öğretmen üstümü aradı.

Sonunda sınıfa girebildiğimde o çoktan yerine oturmuştu ve belli ki arkadaşları onu sorguya çekmişti.

Bir haftadır nerdeydiler acaba.

Beni fark ettiğinde yüzündeki gergin ifade silindi ve hafifçe tebessüm etti. Gözlerimi yavaşça açıp kapatarak sessiz teşekkürünü aldım.

Ancak ilerleyip sırama yürüdüğümde bir kız oturuyordu.

Kimdir bu yarrak?

"Orda ben oturuyorum. " Dedim ters ters. Kız kafasını telefonundan kaldırdı ve bana baktı.

"Özlem sen misin? "

Ananın amıyım.

"Benim, sen kimsin? "

Ne saçma bir konuşma oluyordu bu ya.

"Derin. Memnun oldum. " Elini uzattı sıkmam için. Ters bakışlarımı çekmedim ve elini de sıkmadım.

"Olmamalısın. Kimse benden uzak durmanı söylemedi mi sana? Ayrıca kenara kay, cam kenarı benim. "

Dediğim gibi kenara kaydı ve geçmem için bacaklarını kendine çekti.

"Aslında herkes bir şeyler zırvaladı ama tamamen tanışmadan bilemem diye düşündüm. "

Homurdandım. "Çok iyi yapmışsın cidden. "

Kafamı kollarımın üzerine koydum ve uyumaya çalıştım. Kız konuşmaya devam ediyordu.

"Bence de çok iyi yapmışım. Tahmin ettiğimden daha güzelsi- "

"Orası benim yerim. "

Ha?

Kafamı sesin geldiği yere çevirdim ve doğruldum. Melis ters bakışlarla Derin'i süzüyordu. Onu ilk defa böyle görüyordum, ürkütücüydü resmen.

"Öyle mi? Az önce burda oturmuyordun sanki. "

Güzel kardeşim, sen yürek mi yedin?

Melis o kadar kötü bakıyordu ki hedefi ben olmamama rağmen altıma sıçmıştım burda! Kız hâlâ laf yetiştiriyordu.

"Az önce sırama konan ve Özlem'i darlayan bir sinek görmemiştim çünkü. "

Derin'in yüzü yavaş yavaş kızarmaya başlıyordu. Zaten teni çok beyazdı. Yeşil gözlerini sinir bozukluğuyla kıstı ve çantasını alıp homurdanarak bir önüme oturdu.

Ama durur mu? Direkt arkasını dönüp bana laf attı.

"Öğlen yemekhaneye beraber inelim mi? "

"Ben yemekhanede yemiyorum. " Diye cevapladım.

"O zaman kantine ineriz. "

"Biz beraber ineceğiz zaten, sana gerek yok. " Dedi bu sefer Melis.

Niye bu kadar gerildiğini anlamamıştım. Ben de hoşlanmamıştım kızdan ama ona bok parçası gibi davranmıyordum en azından.

Yani tamam, baya terslemiştim ama insan sevmiyordum zaten. Buna rağmen Melis benden daha ters davranıyordu.

Sorunu neydi bunun?

Hiçbir şey olmamış gibi bana dönüp gülümsedi ve kafasını çantasının üzerine koydu.

"Hadi uyuyalım. "

Omuz silktim ve yüzüm ona dönük bir şekilde kafamı kollarımın üzerine koyup uyumaya çalıştım.

Belki de...

Saçmalama Özlem! Bir haftadır tanıyorsunuz birbirinizi, abartma! Sen sevgiye aç bir zavallısın! Onu evine aldığın için sana borcunu ödüyor sadece!

Doğruydu. Kafamı tekrar cama çevirdim.

Ya bir ihtimal...

Sanırım yine, yeni, yeniden gereksiz umutlanmaya başlamıştım ve bu ihtimal umutlanmam için oldukça müsaitti.

Melis'in benden hoşlanma ihtimali.

...........

kontrol etmedim yazim yanlislari olabilir

gec geldigi icin kb cocuklar

hadi by

pretend - gxgWhere stories live. Discover now