kanayan yaralar

414 33 4
                                    

TW: SELF HARM
........

Bir okul günü daha bittiğinde bilinçli olarak ev yolunu uzatmaya çalışıyordum.

Babam yine anneme yakalanmıştı ve birkaç haftadır bu yüzden eve uğramıyordu. Ki bu iyi miydi yoksa kötü mü bilemiyordum.

Babamı çekmek zorunda olmamam iyiydi ama annem bu sefer bana sarıp duruyordu.

Sıkıntıyla bir soluk bıraktım ve paketime ulaşmak için cebimi yokladım.

Belki de artık bunlara alışmam gerekiyordu.

Dolana dolana sigara içtiğim yolların sonunda eve vardım ve anahtarımla kapıyı açıp içeri girdim.

"Özlem! "

Harika. Sessizce odama gitme planlarım suya düşmüştü.

"Efendim? " diye mırıldandım sessizce. Salonda oturan annem, artık boş yeri kalmamış küllüğünü önüne çekmiş bir şekilde, bir elinde sigarası bir elinde kadehindeki şarabıyla bana bakıyordu.

"Sana dışarı çıkarken makyaj yapmanı söylemedim mi? Çirkinliğinle beni rezil ediyorsun etrafta! "

"Özür dilerim, yarın yaparım. "

Yapmayacaktım.

"Saçlarını da kulağının arkasından çek! Kepçe kulakların daha çok dikkat çeksin mi istiyorsun! "

Kafamı salladım. "Başka bir şey? "

Bunlar annemin alışılagelmiş cümleleriydi. Kendisi alımlı bir kadındı ve babama olan sevgisi yüzünden kendini resmen bitirmişti. Yüzü çökmüş, gözleri ışıltısını kaybetmişti.

Ve babamın yaptığı onca şeye rağmen - hatta daha önce boşanmalarına rağmen- inatla evli duruyorlardı.

Karmaşık bir ilişkileri vardı ve bu ilişki üçümüzü de günden güne bitiriyordu.

"Dolaptan yeni şişe getir. "

Çantam hala sırtımda dururken dediği gibi yaptım ve şişeyi getirip ona uzattım. Aniden kolumu tutup tişörtü sıyırdı. Hızla geri çekildim.

"Hala yapıyorsun değil mi? "

"Yapmıyorum. " dedim. Yapıyordum.

Kaşlarını çattı ve şişeyi açarken homurdandı. "Bana yalan söyleme. Onlar yeni. "

"Yeni değiller anne. İzleri duruyor. " Hayır, daha sabah kanıyorlardı.

"İstediğin boku yiyebilirsin Özlem, seni kıçıma takmayı uzun zaman önce bıraktım. Sadece bir şeyleri gözüme sokma ve midemi bulandırma. "

Tekrar kafamı salladım ve odama girdim. Üstümü çıkarıp yatağıma girdim ve yorganıma sarıldım.

Bazen zamanın tam böyle anlarda donmasını diliyordum. Donsa ve bir daha hiç oynamasa ne güzel olurdu.

Bir sigara daha yaktım.

Kimsenin sikine taktığı yoktu zaten.

Sigaram bitene kadar yatağımda öylece oturdum ve duvarı izledim. Başımın ağrısı dayanılmayacak raddeye geldiğinde eczane deposuna dönmüş mideme üç ağrı kesici daha yolladım.

Sanki vücudum kendi kararlarını veriyor gibiydi. Çoğu zaman yaptığım şeylerin nedenini bilmezdim. Sadece kendimi yaparken buluverirdim. Bu uzun zamandır böyleydi.

Ayağa kalkıp masamın üstünden bilgisayarımı aldım ve sırf ses olsun diye rastgele bir dizi açtım.

İzlemiyordum bile sadece sessizliği bastırmasını istemiştim. Ne kadar sessiz olursa o kadar düşünüyordum ve başımın ağrısı da o kadar artıyordu.

Bir ara mutfaktaki annemin zulasından bira aldım. Beni gördü ama bir şey demedi. Onu içince biraz daha iyi hissetmiştim.

Bütün bunların normal olmadığının gayet farkındaydım ama kendimi durdurmuyordum da. Sanırım umrumda değildi.

Elim sonunda komodinimin çekmecesine gittiğinde gerçekleşecek şeyin gayet farkındaydım. Yine de kendimi durdurmak için özel bir çaba sarf etmedim.

Çekmecenin kenarından daha önce bütün vücuduma dokunmuş, en iğrenç anılarıma şahitlik etmiş metal parçasını çıkardım.

Bakmadım bile. Sadece kolumdaki rastgele bir yere dayadım ve kaydırarak çektim.

Hiçbir şey hissettirmedi. Belki canımı acıtsaydı bana bir şeyleri unuttururdu.

Tekrar kaldırdım, dayadım ve kaydırdım.

Tekrar, tekrar, tekrar ve tekrar.

Kaç kere yaptım bilmiyordum.

Neden yaptım bilmiyordum.

Sadece yapmıştım işte. Bir nedeni yoktu belki de.

Aldığım yere geri bırakıp tişörtün kollarını indirdim ve biranın dibinde kalan son yudumları dikleyip odanın ir kenarına fırlattım.

Darmadağınık, boğucu odam bira kutusunu ustalıkla gizlemeyi başardı.

Derin bir nefes alıp uyumak için yatağıma uzandığım sırada bir bildirim sesi yükseldi.

melissvekedileri sizi takip etmek istiyor.

...............

psikoloji bozan bolumumuzu de yayinladigimiza gore

ben bu kitaba nasi devam edicem bilmiyorum he

neyse ig

pretend - gxgHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin