OTUZ BİR - VİŞNE

11.1K 735 48
                                    

Medya: Azat ve Bulut

Kaba adam: Geldiniz mi?

Bulut: Evet.

Kaba adam: Neredesin?

Kaba adam: Seni arıyor gözlerim sürekli.

Kaba adam: Ama bir türlü bulamıyorum sevdiğimi.

Bulut: Bahçeye açılan kapının yanında.

Bulut: Birazdan gel ama.

Kaba adam: Niyeymiş o?

Bulut: Özgür yanımda.

Kaba adam: Sikerim ha şu Özgür'ü.

Bulut: Şeyli falan konuşma sinirlerim bozuluyor.

Kaba adam: Niye?

Bulut: Öyle işte sorma.

Kaba adam: Tamam.

Bulut: Hemen gelme.

Kaba adam: Söz veremem.

Kaba adam: Kapatıyorum.

Özgür koluma dokunarak gülümsedi. "Kiminle konuşuyorsun böyle? Arada bir etrafa da bakınıyorsun. Birini mi bekliyorsun?" dedi sinsi şey. Elini kolumdan ittim. "Hayır, birini beklemiyorum." dedim gözlerimi devirerek. "Tamam be, ne trip atıyorsun." diyerek önüne döndü ve bir grup tanımadığım kişilerle sohbet etmeye başladı.

İnsanlar tanımadığı kişilerle, kısa zamanda nasıl bu kadar iyi anlaşabiliyor? Onlar sohbet ederken benim ilgimi çeken onların sohbeti değil, Azat'tı. Özgür'ün yanından ayrılmak istiyordum şuan. Çünkü, Azat'a ağzının suyunu akıtarak bakması hiç hoşuma gitmiyordu.

Kafamı kaldırıp tekrar etrafa bakarken onun gözleriyle karşılaştım. Beni görünce her zamanki gibi o gülümsemesi belirdi yüzünde. Yanıma gelerek aramızda kısa bir mesafe bıraktı. Elini cebine soktu ve gülümseyerek konuşmaya başladı. "Özür dilerim, lafını dinlemedim. Seni görünce kendimi tutamadım." Kolumu çarpaz bir şekilde birleştirerek kaşlarımı çattım.

"Beş dakika daha bek-" sözümü yarıda kesen Özgür'dü. Azat'ı görür görmez üstüne atılarak koluna girdi. Az önce öylesine çattığım kaşlarım, şimdi sinirden çatılmıştı.

"Azat, nasılsın. Geleceğini söyleseydin ya." Kısa saçlarını tutup, neyse sakinliğimi korumam lazımdı.

"İyiyim sağol." Ciddi mi bu adam? Neden şunu atmıyor üstünden? Azat'ın gözlerinin içine bakarak gözlerimi berelttim kolunu göstererek. Azat anlamış olacak ki, Özgür'ü hafifçe iterek kendinden uzaklaştırdı. Kolunu tutarak "Pardon ya, dün işte düştüm çok acıyor. Koluma dokunmasan?"

Özgür şaşırarak koluna uzanmak için yeltendiğin de, kolunu tuttum. "Özgür, kolum acıyor diyor. Sen yine koluna dokunmak istiyorsun?" dedim kaşlarımı kaldırarak.

"Pardon." diyerek ger çekildi. Arkadan biri Özgür'ü çağırdı. Bana dönerek "Ben gidiyorum o zaman." dedi. Kafamı sallayarak "Git." dedim. Biraz kaba olabilir ama umrumda değil.

O gittikten sonra Azat'a doğru dönünce, onun o bakışlarıyla karşılaştım. "Burası çok sesli başka yere geçelim mi?" diye sordu Azat.

"Mutfak sessiz." dedim.

"Tamam, mutfağa geçelim o zaman." Ben önden girerken, Azat da arkamdan geliyordu. Mutfağa geçip tezgaha yaslandım. Azat da karşıma geçti.

"Sana gelme demiştim. Gördün mü?"

KABA ADAMIM - BXB Where stories live. Discover now