İkizler / seungsung

36: Cheesecake

Seungmin kahvaltıyla dün geceyi tekrar hatırlarken bu sefer gerçekten evden kaçmıştı. O koşarak evden çıkarken diğerleri daha yeni yeni kendilerine gelip masayı ve salonu toplamaya başlamışlardı.

Jisung da o çıkarken lavabodaydı.

Seungmin koşarak eve gitmiş, hızlı bir duş almış ve Jisung onu bulamasın diye hızla giyinip evden çıkarak motoruna atlamıştı ki arkasına oturan kişiyle yutkundu.

"Yine kaçıyorsun." dedi Jisung kollarını gencin beline sarıp.

"Kaçmıyorum, sana işim olduğunu söylemiştim." derken motoru çalıştırdı.

"Güzel, beraber gidelim işine." dedi Jisung Yongbok'tan aldığı Jeongin'in ikinci kaskını takarken.

"Motorla çıkacağımı nereden biliyordun?" diye mırıldandı Seungmin. Ardından yola çıktı.

Bugün herhangi bir işi yoktu ama sırf yalan söylememiş olmak için Seul'e gidip atölyeye kargolanan şahsına ait malzemeleri alıp abisinin evine bırakacaktı.

Hyunjin ve Minho motorlarını kardeşlerine bırakarak kendileri birikmişleri birleştirip bir araba almıştı. Tabii, ailelerinin de desteği vardı.

İkisi çalışmaya başlayınca bir motor daha almış, onu da kimin acil işi olursa o zaman kullanmaya başlamışlardı.

Seungmin abisinden arabayla eşyalarını bir ara Gimpo'ya bırakmasını rica edebilir ya da onları orada tamamen bırakabilirdi.

İki genç bir saat süren yolun ardından Seungmin'in okuluna girmiş, atölyeye yürümeye başlamışlardı.

Atölyenin orada gördüğü bedenle iç çekti Seungmin. Uzun süredir görmüyordu Jay'i.

"Jisung okay çıkarırsan seni döverim." dedi Seungmin.

"O saldırmazsa ben de savunmam." dedi Jisung dümdüz bir sesle.

İkisi atölyeye ulaştığında Jay gençlere baktı.

"Atölye kilitli." dedi sadece.

"Hoca bu hafta içinde alabileceğimizi söylemişti." dedi Seungmin de.

"Soohee hocanın ofisinden anahtarı almaya gitti."

Seungmin onu onaylamış, Jisung'ın Jay'e dik dik baktığını görünce ayakkabısının ucuyla onun ayağını dürtmüştü. Jisung ona dönüp göz kırpınca Seungmin gözlerini belertti.

Birkaç dakika süren ama Seungmin'in ömründen ömür çalan sürenin ardından Soohee gelmiş ve atölyeyi açmıştı.

Seungmin Jisung'ın bileğini tutup onu içeri çekerek arkasında tuttu. Kendi adının yazdığı kolileri bulunca onu oraya sürüklemişti.

"Elin acır, ben taşırım ikisini de." dedi Jisung.

"Ağır, ikisini alamazsın. Birini ben alayım." dedi Seungmin Jisung'la aynı anda davranıp.

"Güzelim, şu eşeğin karşısında beni güçsüz gösterme ve almama izin ver." dedi Jisung. "Sabah gördün, kas kütlem yüksek."

Seungmin oflamış ve onaylamıştı. İki gencin tartışmasına veya laf dalaşına girmesine tahammül edemezdi.

"Abime yürüyeceğiz, haberin olsun." dedi Seungmin alayla.

"Oraya kadar taşırım."

Seungmin omuz silkmiş ve ona ait olan tuvalleri de eline almıştı.

"İyi tatiller." dedi hala bitmesine 10 gün olan tatili kast ederek. Ardından yanındaki gençle beraber atölyeden ayrılmıştı. Motorun burada kalmasını önemsemeden, bir saat içinde tekrar yola çıkarlardı zaten, okuldan çıkmışlardı.