on

10K 751 200
                                    

Dizlerimi kendime çekmiş tabletten dizi izleyip kahve içerken telefonum masanın üstünde titreyince çabucak ekrana baktım. Bilmediğim bir numaradan gelmişti mesaj.

05*********: Avluya çık

Esra ben bu arada kız anlarsın diye söylemedim

Karaca: Geliyorum yenge

Telefonu kapatıp diziyi durdurmak için ayaklarımı yere indirdim. Kafam aşırı dolu olduğunda bir şeylerden kaçmak için seyredecek bir şeyler arardım. Genelde öylesine izler ve öylesine dinlerdim o zamanlar ama yine de etkisi oluyordu.

Öyle karışıktı ki kafam... Baran'ın Kardelen'le konuşmasına mı üzülsem, Esra yengenin dediklerine mi şaşırsam bilemiyordum. Yazışmalarını çok merak ediyordum. Nasıl başladığını ve nasıl devam ettiğini...

Yaz geceleri hafif serin olduğundan üzerime bir ceket alıp çıktım. Katımızın avlusunda Esra yenge oturmuş kahve içiyordu. Serhat Abi yanında yoktu, demek ki özel konuşmak istemişti.

Alt dudağımı gergince ısırıp karşısına oturdum. Bacak bacak üstüne attım.

"Hoş geldin bu arada. Söylemeye çok fırsatım olmadı ama."

"Olsun, hoş buldum." dedi gülümseyerek. Kupasını kaldırdı. "Kahve?"

"Az önce içtim. Çarpıntı yapıyor da bende."

"Tamam o zaman."

Üzerindeki şalı düzeltti. Etrafı izliyordu ve konuşmaya girmemişti henüz. Ben de pat diye dalmak istemediğim için başka bir şeyden konu açmaya karar verdim.

"Sevdin mi Mardin'i?"

"Hayır."

Güldüm.
"Zaten aklı olan burada yaşamaz."

"Aklım var diye kocamı İstanbul'a çekiyorum." deyip göz kırptı. Alt dudağını ısırıp hafifçe öne doğru eğildi. Kısık bir sesle konuştu. "Bence sen de artık kocan olacak adamı yanına çekmelisin."

Oflayıp diz kapaklarımı sıktım.
"İşte o iş öyle olmuyor ki. Baran beni gerçekten kardeşi gibi görüyor, Serhat Abi söylemiştir zaten. Söyledi değil mi?"

"Söyledi söyledi. Ben sana öyle görmüyor veya görüyor demiyorum ki. Her nasıl görüyorsa istediğin gibi göründüreceksin kendini diyorum."

"Bak iyi diyorsun tamam ben de çok istiyorum da. Ya ben yanaştığım zaman istemez ve aileme söylerse. Gerçi ailemden o kadar korkmuyorum da... Eğer anlarsa kesinlikle ilişkimizi kesmek isteyecek."

"E ama işte istediğiyle kalacak yavrum." dedi bilmiş bilmiş gülerek. Kupayı avuçları arasında oynattı. "Öyle ya da böyle bu adam sana bir şekilde bağlanmış. İster abi kardeş bağı olsun ister başka şey ama bu bağı o kadar kolay söküp atamaz. Ha ne olur en fazla aranız açılır ama hiçbir zaman ihtimal sıfırlanmaz. Sonra evlenir gider."

Gözlerimi büyülttüm.
"Ben de ondan korkuyorum ya işte."

"Sen böyle oturmaya devam edersen zaten her türlü evlenecek ki. Ne sanıyorsun evlendikten sonra eskisi kadar sana abilik taslayabileceğini falan mı? Evlenirse tüm ihtimallerde aranız açılıyor."

Ofladım. Çok saçma geliyordu her şey. Canım çok sıkkındı.

Aramıza kısa süreli bir sessizlik girdi. Hızlıca oturduğum yerden doğruldum.

"E ne yapacağım peki? Direkt sana aşığım mı diyeceğim?"

"Tabiki hayır. Yavaş yavaş. Önce şu can sıkıcı abi lafını kaldır. Ama yavaş ol bak. En önemli şey yavaş olmak tamam mı?"

Nazende (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin