~ÇATI KATI~

35.BÖLÜM: Ağaç

İzuku'nun ağzından:

Uzun süre sonra gerçekten güzel bir uykuya kavuşmuştum.

Son zamanlarda artık her ne oluyorsa uyandığımda hep yorgun hissediyordum ve dün gece de hiç uyumamıştım. Ama bugün garip bir şekilde harika uyumuştum.

Ses kayıtlarını kontrol etmeyi erteleyip yataktan kalktım. Üstümdeki Eraserhead sweatshirtünün bu kadar geniş olmasına şükretmiştim açıkçası. Yorgana sarılıymışım gibi hissettiriyordu.

Shinso hâlâ uyanmamıştı. Ona da bir açıklama borçluydum zaten. Onu uyandırmak için yaklaştığımda hala kolyeyi taktığını gördüm. Buna şaşırmıştım açıkçası. Shinso takı takmayı çok seven biri değildi ve o kolyeyi aldığımdan beri de ürkünç biri tarafından verildiği için büyülü falan olabileceğini söylüyordu. Haksız sayılmazdı sanırım, Yuto'yu görebildiğine göre gerçekten de bir şeyler vardı kolyede. Ve hala kolyeyi taktığına göre Yuto'yu görmek istiyordu.

Onu bende görmek istiyordum. Çok kısa süre tanımış olsam da özlemiştim. Bir anda ortadan kaybolmuş olması beni cidden endişelendiriyordu.

Aizawa'ya Overhaul durumunda ne olduğunu sormayı unuttuğumu fark ettim. Gerçi sorsaydım da bana bir cevap vermezdi, dün soru sorma sırası ondaydı. Ama yine de aklıma gelmediği için kendimi kötü hissetmiştim, kontrolden çıkma olayım cidden kafamı alt üst etmişti.

Kolyemin enerji yaydığını hissetmemle odadan çıkıp arka bahçeye indim. Saat Hizashi-san'ın uyanması için biraz erkendi. Güneş yeni doğuyordu ve bahçede sabah soğuğu vardı.

Tomoe'nin kolyeden çıkmasına izin verdim. Kolyeden hızlı bir sis çıkıp vücut buldu ve işte, Tomoe tam karşımdaydı.

Tomoe: "Ahhh uzun zamandan sonra harika bir uyku çektim. Kolyenin içi cidden enerji doluymuş." Dedi kollarını esneterek.

Sonra merakla etrafına bakmaya başladı.

İzuku: "Kolyenin içerisinde farklı bir alan mı var?"

Tomoe: "Ah tam olarak öyle değil. Yani açıklaması biraz zor. Sanırım bilincim yerinde oluyor ama dışarıda neler olduğunu vesayre göremiyorum. Zaman da farklı işliyor gibi. Sadece içeride bulunduğum süre boyunca sanki uyumuşum gibi hissediyorum. Enerji ile dolduruyor beni."

İzuku: "Anladım... Peki hayaletlerin neden uyuduğunu sorabilir miyim? Sonuçta vücut yaşamadığı için neden uykuya ihtiyaç duyuyor?"

Tomoe: "Bunun sebebi yer yüzündeki hayaletler burada bulundukça aynı yaşayan biri gibi yorulma hissedebilirler. Var olmayla alakalı sanırım, yeryüzünde olmasaydım da Karanlık Orman'da ya da Aydınlık Taraf'da olsaydım uykuya ihtiyaç duymazdım herhalde. Orada bulunmadığım için tam bilmiyorum."

Etrafına bakmaya devam etti.

Tomoe: "Burası evin mi?"

İzuku: "Hmhm. Aile durumumu çok bilmiyorsun gerçi. Burada iki kahraman ve oğulları ile kalıyorum. Özgünlüğümün geç geldiğini biliyorsun zaten, kontrolde olmam ve eğitilmem için buradayım."

Tomoe: "Ohh anlıyorum."

İzuku: "Bu arada oğulları seni görebilir. Kendisi hayaletleri görmesini sağlayabilen bir kolye takıyor da."

Tomoe: "Gerçekten mi?!! Böyle bir şeyin mümkün olduğunu bilmiyordum!"

İzuku: "Bende. Yaşlı bir adam vermişti. Ona da gidip bu boyutlarla ilgili konuşacağım zaten. Kim olduğunu görürsün."