Arkasını döndü kollarını açtı ve kendisini arkaya bıraktı. Birkaç saniye onun için biraz uzun gelmişti. Ama bir saniyede 14 yıllık hayatı işte böyle son bulmuştu. Etrafa kan yayılıyordu. Onu gören insanlar polisi, ambulansı aramaya başladı. Ama aram...
Geldiği zaman nasıl hayatta olduğu hakkında en ufak bir fikrim bile yoktu ama annemle konuştuğum zaman bana olanları anlattı.
Onun adına gerçekten çok mutluydum. Hem de çok. Sonunda bir özgünlüğü vardı ve okul değiştirmişti. Hayatının çok daha iyi olduğundan emindim ve bu beni mutlu ediyordu.
Hala kabuslar görüyordum tabii ki ama eskisi kadar mutsuz değildim artık. Bir umudum vardı. Beni affetmesi için bir şansım vardı.
O gece bana dedikleri çok üzse de umrumda değil. Hakettim sonuçta. Ne derse desin, ne yaparsa yapsın hakettim.
Muhtemelen UA'ye girecekti çünkü özgünlüğü gerçekten çok güçlüydü. Bu yüzden çok çalışıp benimde UA'ye girmem gerekiyordu. Eğer ikimizde UA'de olursak onu daha çok görme fırsatım olacaktı. Çünkü onu o kadar çok özledim ki her gün görsem yetmez gibi hissediyordum.
Numarasını aldığımdan beridir ne yazacağım hakkında hiçbir fikrim yoktu. Onu rahatsız etmek istemiyordum ama şu anda benim nefes almamdan bile rahatsız oluyor gibi duruyordu. Onunla konuşmak istiyordum ama ne yazacaktım ki?!
En azından bu hafta sonu onunla görüşme fırsatım olacaktı. Belki bir şekilde konuşabilirdik. Kendimi kesinlikle affettirecektim. Ne olursa olsun.
Izuku'nun ağzından:
Okuldan çıktıktan sonra Aizawa-san ile UA'ye gittik. AHHH!! Bu ilk UA'ye gidişim ve aşırı mutluyum!!
Içeri girdikten sonra önce öğretmenler odasına gitmemiz gerektiğini söyledi. Içeri girdiğimde Midnight, Hizashi-san ve birkaç kahraman daha vardı.
Midnight: "Ah Izuku! Mirio ile çalışacaksın Sanırım değil mi?"
Izuku: "Evet." Dedim gülümseyerek.
Midnight: "Eh kolay gelsin. Genelde ilk kez biriyle çalışıyorsa onu test eder. Sadece birkaç saniye içinde seni yenebilir. Dikkat et derim."
Izuku: "Uyarınız için teşekkür ama öyle bir şey olacağını sanmıyorum." Yine gülümsesem de bu sefer biraz daha alaycı bir şekilde gülümsemiştim.
(şu alaycı gülümseme dediğimi şimdi anlatacağım hayal edin. Tek tarafa doğru sırıtırsınız ya. Hafif diş göstererek. Ha ondan bahsediyorum.)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
