Bir Aile Buluşması

5K 726 769
                                    


Uzun zamam sonra merhaba. Fazla flop kaldığı için biraz hevesim kırılmıştı ara vermiştim. Şimdi isteğiniz üzerine döndüm finale kadar var yolumuz inşallah. İyi okumalar. Sınır- 1k yorum.


***

Yüreği pırpır atan Omega kapının zili ile eşinin tişörtünü daha sıkı sıkmış ve heyecanını bu şekilde ona yansıtmıştı. Dörtlü kucaklaşma yaşayan kurtlar aniden ayrılmış ve hemen üstlerini çeki düzen vermişlerdi. Hepsi heyecanlılardı çünkü kendi aileleri olmasa bile birilerinin o savaştan sonra yeniden kavuşması herkes için kendi ailesini bulmuşcasına içinde bir umut ve sevinç nidası koparıyordu.

"Geldiler, geldiler!"

Jungkook ellerini onun yanaklarına koydu ve burnuna ufak bir öpücük bıraktı. "Seni böyle mutlu edebildiğim için kendimle gurur duyuyorum güzelim. Kapıyı sen açmak ister misin?" Adam gerçekten bunca zaman birçok şey başarsa da hiçbir şey şuan ki kadar böyle hissettirmemişti. Ne güzeldi Taehyung'un parlak mavi gözleri, ekmek yanakları. Şimdi bu güzel adam onun bebeklerini taşıyordu, neden yapamasın, onun için neden bir şeyleri yapamasın, halledemesin? Şu güzel yüzü mutluluğu bu kadar güzel taşıyorken ayıp olurdu onu şu saatten sonra üzmek, bu hayatta yalnız bırakmak.

Omega hızla başını salladı. "Açarımdı ama sen de gel benle." Jungkook eğildi ve onun dudaklarına kısacık bir öpücük bıraktı bu sefer. Omega onun iri eli tutmuştu ve şimdi kendisini sürüklüyordu. Daha fazla bekleyemezdi! Geniş kapıya elini uzatırken hiçbir şeyin bu andan daha güzel olamayacağını düşünüyordu. Sevgilisi belini sarmıştı ve şimdi...

Kapıyı büyük bir gülümseme ile açtı... Nihayet.

Karşısında uzun boylu, kaslı, heybetli bir adam belirdi önce. Adamın kızıl saçları vardı ve deri ceketi üzerinde onu daha da çekici kılmıştı; daha da ötesi tek koluyla taşıdığı bir çocukla fazlasıyla asil duruyordu. Üstelik çocuğu tanıyordu. Bu dönüştüğü zaman ona sarılan kızdı işte?Saniyeler geçti aradan ama Taehyung adamın her bir detayını inceleyebildi. Zümrüt yeşili gözleri çekik gözlerinde biraz saklansa da bu onun sert bakışlarından alıkoymuyordu.

Böyle anlatınca onun tam zıttı gibiydi. Ama hayır, aksine ne kadar da kendisine benziyordu. Kalın dudakları aralandı, gözleri buğulandı, zira karşıdaki adamın da öyle. Jungkook ise biraz geri çekildi ve kapıyı iyece araladı. Bu sefer kimsenin sarılma faslına engel olmayacaktı.

Taehyung kızıl saçlıdan gözlerini çekti çünkü dikkati dağıldı, arkadan bir ses duydu ve adam, yaşlı adamın geçebilmesi için ona yol vermişti. "Oğlum!"

Bir anda yaşlı bir adamın kollarının arasına çekildi ve sımsıkı sardı onu, adam titriyor ve şimdiden gözyaşlarını ince ince döküyordu. Hatta o kadar hızlı ağlamaya başladı ki hıçkırıklara boğuldu hemen. Omega, onu kapının önünden aldı ve içeriye çekti sarılırken, zaten Taehyung'da fazla dayanamadı ve hemen göz yaşlarını dökmeye başladı. "Baba..."

Yüzünü onun boynuna gömdü ve tişörtünü ıslatmayı umursamadan bir bir döktü o da gözyaşlarını, hayallerinde bile bu kadar yoğun bir hisle dolacağını düşünmemişti. Ait olduğu yerde hissediyordu, nihayetinde kaderinde babasını görmek de varmış. İçinden binlerce defa şükürler etti. "Yüce Tanrım, teşekkürler..."

Yaşlı adamın bacakları titrerken en sonunda dayanamadı ve bacakları tutamayıverdi, yavaşça yere eğilirken omegada onu sımsıkı tutmuş ve o da onunla birlikte yere eğilmişti. Adam bir anda dengesini kaybedince Jungook da dahil tüm aile fertleri onu tutmak için arkasına gelmişti ancak adam sorun olmayacağını söyledi. "İyiyim, iyiyim! Hiç olmadığım kadar iyiyim!"

1 OMEGA / AskıdaDove le storie prendono vita. Scoprilo ora