1 OMEGA / Askıda

10. "B-bana ne yapacaksın?"

En azından bana şimdilik hayalet okuyucu olmazsanız sevinirim 🥺

Birlikte burada büyüyelim, vote ve yorumlarınızı bekliyorum erikli pizzalarım hadiii.

BİRİ HIZLI BÜYÜME BÜYÜSÜ YAPSIN AQ

😌😌😌

İyi okumalar! <3333

***

Jungkook sabahın erken saatlerinde uyanmıştı her zaman alışık olduğu gibi. Kendisini yine bir kahve ve kruvasan ile doyuracak sonra yakınlarının sürekli o sövdüğü işlerine atılacaktı. Lakin bilgisayarı bıraktığı yerinde yoktu. Tezgahta duran kahvesinden son bir yudum aldı sonradan gelip içmek şartı ile odasına yeniden girip koca alanı biraz karıştırdı.

Omega ise bu sefer efendisinin beyaz tişörtünü giymişti ve yine Jungkook'un yatağında uyuyordu. Çok şükür ki omega o gece gölete girdikten sonra hasta olmamıştı. Jungkook oysa onun hasta olacağından emindi. Yerinde mışıl mışıl uyuyan omeganın yanına gitti. Ne kadar derinlere daldığını fark edebiliyordu. Saat on gibi uyanırdı büyük ihtimal fakat Taehyung bu yatağı sevdikçe ondan ayrılası gelmiyordu. Kendi yatağından bin kat daha iyi olduğunu söylüyordu.

Jungkook ona doğru eğildi ve boynuna bir öpücük kondurdu.

İçindeki kurdu ne zaman omegaya yaklaşsa adeta Jungkook'un içini tırnaklıyordu. Daha önce hiç omegaya denk gelmeyen alfalar için bu çok normaldi. Bir tane omega varsa ortada onu tüm alfalar mühürlemek isterdi. Bu yüzden... Ruh eşi omega olan bir kurt onu sahiplenme ve koruma içgüdüsü ile dolardı. Jungkook'un da dolduğu gibi.

Daha fazla onu rahatsız etmeden birkaç yere daha baktı ve usulca oradan yine ayrıldı.

Yunho'ya mesaj atacaktı. Belki de o almıştı, emin değildi. Salona girdi. Uzun bir süredir salonuna uğramıyordu çünkü genel olarak mutfak ve odası arasına gidip geliyordu. Tam koltuğa oturacaktı ki karşısına ne zaman aldığını bilmediği hatta varlığından bile haberi olmadığı çamaşır askılığını ardından ise üzerinde sabit tutulmuş bilgisayarı gördü.

Elindeki telefonu yavaşça cebine atarken, adımlarını oraya yönlendirdi ve sebepsiz yere temkinlice bilgisayarı asıldığı yerden aldı. Bilgisayarının temizliği gözalıcı olsada üzerine hafiften yine tozlar yapışmıştı camın açık olmasından dolayı. Jungkook anlam veremesede bilgisayarını ordan aldı ve mutfaktaki kahvesinide avuçladığında odasına, çalışma alanına geri döndü. Aynı odada olsalar bile Taehyung ondan uzakta ve merdivenlerden dolayı biraz daha yüksekte kalıyordu.

Her şeyini masaya koyduktan sonra birkaç dosyayı yanına aldı ve kaldığı sayfayı aradı. Jungkook, Yunho'nun deneylerden olan raporlarını çıkartmıştı. Bilim adamı tüm bunlarla ilgili bir tez yazıyordu. Tezi şuan 280 sayfaydı ve daha da yükseltmeyi düşünüyordu. Eğer bir gün ölürse ondan sonra bu adayı yönetecek birileri lazımdı bu yüzden her şeyi hazine gibi saklıyordu.

Adam bilgisayarı açma tuşuna bastı ama her zaman hızla açılan bilgisayarı bu sefer ona bir yanıt vermedi. Jungkook üfledi ve onun şarjının bitmiş olabileceğini düşündü ve şarj makinesini alıp prize taktı. Lakin yine beklediği sonuç gelmedi.

Eğer bu bilgisayar açılmazsa, mahvolurdu.

Tüm o yazdığı sayfalar...

Jungkook hemen birkaç tornavida buldu ve bilgisayarın arkasını çıkardı lakin içinden çıkan sularla şok oldu. "Bu ne lan?"

Birkaç saniyede iri ve şaşkın gözleri ile masanın üstüne taşan sulara baksada kaşlarınıda çatabildiği kadar çatmıştı.

"Lan bu ne?!" diye bağırdığında istemsizce omegada duyduğu sesle rahatsız olmuş yatağında diğer tarafında dönmüştü ağzını şapırtadarak.