SuperWolf (SPN & TW)

S1Ep10 #"WeAreAFamily"

Hatırlatma: Crowley pis pis sırıttı ve Stiles'a baktı. "Arkadaşların seni kurtarmaya geliyor, çaylak."

***

Scott, araştırmanın başındaydı. Cehennem hakkındaki her bilgiyi topluyordu. Stiles oradaysa, onu kurtarmak zorundaydı.

"Bak, Scott," Malia ona seslendi. "Artık uyusak iyi olur. Yarın devam ederiz."

"Yaklaşmış olmalıyız. Bırakamayız. Diğerleri de ortalıkta yok."

"Lydia ve Allison, bir anda göz önünden kayboluyorlar ve aynı şekilde şu Manchester mı Wanchester'lar mı nedir, onlar da kayboluyor? Belki beraber daha iyi arıyorlardır. Onlar da Stiles'ı kurtarmak istemişlerdir ve o yüzden gitmişlerdir." Malia onu ikna etmeyi başardığında, Scott yatağında dönüp duruyordu.

***

"Bu ne sürpriz, Dean, Sam," Crowley ellerini pantolonunun cebine koymuş karşılarında dikiliyordu. "Ve daha kimler varmış? Allison Argent ve Lydia Martin. Bayanlar, sizi görmek ne hoş."

"Tanışma faslını geçelim, Crowley. Nerede o?" Sam, Stiles'a bir gönderme yaptı. Kaşlarını çatmış, elinde Crowley'e uzanmış bıçakla adeta bir Herkül gibi güçlü hissediyordu ve bu ses tonuna da yansıyordu.

"Kim?"

Lydia sinirle birkaç adım öne çıktı. "Bana bak Cehennem'in İti, Stiles Stilinski nerede? Senin gibi organ mafyası kılıklı deli bir adamdan başka kim kaçırabilir onu? Hadi ama salaklık için daha çok iticisin. Eminim ki adımı bildiğin gibi ne olduğumu da biliyorsundur." Resmen tıslıyormuş gibi konuşuyordu ve yumruğunu sıkıyordu. Crowley tek kaşını kaldırarak gülümserken, Sam Lydia'yı geri çekti.

"Banshee. Ölüm Perisi. Efsaneye göre, Banshee'ler, ölümü sezerler. Yakındaki birinin ölecek olduğunu anladığında kabileyi ölüme hazırlarlar. Çığlıkları yüksek ve acı doludur. Sen bununla kalmıyorsun, değil mi? Sen cesetler buluyorsun, sesler duyuyorsun. Eminim ki Lydia, bundan daha çok sey yapıyorsun."

Dean onun lafını kesti ve ileri atıldı. "Kapa çeneni ve Stiles'ı bırak. Yoksa o güzel kıçına yazık olur."

"İstediğim Stiles değildi, o sadece bir araçtı," Crowley göz ucuyla Lydia'ya baktı. "Benim gözüm daha mükemmelinde. Aptal arkadaşınız lanet olası bir zayıflık. Al istediğini." Hepsi bu lafa şaşırmıştı. Ona en çok güvenmeyen Dean'di ve bu lafının arkasında büyük bir olay arıyordu. Allison, Lydia'nın yanına yürüdü.

Birden Crowley kayboldu ve elinde Stiles'la geri döndü. Onu yere fırlattı ve güldü. "Zayıflık." Stiles öksürüyordu, biraz yaralıydı. Lydia ona koştu ve kaldırmaya çalıştı. "Stiles? Stiles, iyi misin?"

Dean onlara baktı ve tuhaf hissetti. Crowley'e dönüp öldürücü bir bakış attı. Gitmeden önce, arkada kalan kişi olan Lydia'ya Crowley şunları fısıldadı:

"Arkana bakmadan kaçmaya çalış, göreceğimi gördüm."

***

Aslında Lydia bu işi çözmüştü. Crowley, Stiles'ı ona ulaşmak için kullanmıştı. Dediklerinden içeride Dean'i savunmak için yaptığı şeyin, sıradan bir Banshee için fazla olduğunu anladı. Daha fazlasını yapabilirdi. Crowley ise onu istiyordu. Ne için bilmiyordu ama Lydia buna emindi. Ne kadar kaç dese de peşini bırakmayacağını anladı. İçini rahatlatan tek şey Stiles'ın eve dönüyor olmasıydı.

Stiles hepsine sarılmıştı. Winchester'lara bile. Teşekkür etmek şu anlık eline geçen tek şeydi. Önce Scott'ı görmek istiyordu, muhtemelen aklını kaçırmıştı. Tek başına Scott'ın kapısını çaldı. Açılması için bekledi. Kapı açıldığında, karşısına Malia çıktı. Eli ayağına dolanmıştı, onun öldüğünü düşünüyordu bunca zaman. Ve şimdi o, karşısında duruyordu. Scott'ın evinde ne işi vardı?