25. Bölüm (Sezon Finali)

194 40 77
                                    

Sabah okula gitmek için kalktığımda üstümde bir yorgunluk vardı.
Geçer diye umarken bide bu gün yürüyerek gitmemiz gerektiğini hatırladım .

Allahım sen bu gün yardım et...

İçimden amin çekip okula gitmek için hazırlandım. Feracemi de üstüme geçirince Rabbime hamdu senalar ettim. Bana bu nimetini nasip ettiği için.

Çantamı alıp aşağıya indiğimde herkesin bu gün işi vardı diye erken kalktığı için kahvaltı masasında oturduğunu fark ettim . Ablam bu gün yapacaklarını annene anlatırken, annemde babama bu günkü işlerini söylüyordu. Zavallı babacım evde üç kadınla nasıl delirmiyor hiç bilmiyorum.

Masaya geçip besmele çekip kahvaltımı yapmaya başladım. Ablam bana :

—Hafsa, dün Sevda mesaj attı. Annesi rahatsız olduğu için bu gün gelmeyeceğini söylemişti.

Ben şok içinde başımı gömdüğüm tabağımdan kaldırırken:

—Ciddi misin , gelmeyecek mi şimdi yani ?

— Evet Nuray teyze hastaymış dedik ya, dinleniyor musun sen beni?

Yutkundum:

— Dinliyorum dinliyorum, Rabbim şifa versin inşaallah.

— Amin amin

Sonradan aklıma gelen soruyla:

— Abla sen Sevda’nın mesajına cevap verdin dimi?

Ablam koca bir dilim peyniri ağzına alırken:

— Hayır, görüldü attım.

Allahım  sana geliyorum ...

— Abla amacın ne senin?

—Niye ya, ne yaptım?

— Seni tebrik ediyorum, yarın Sevdadan ona görüldü attığımı sandığı için trip de yiyecem. En azından insanlık namına “Allah şifa versin inşaallah “ diyebilirdin dimi,

— Aman Hafsa ya, mesajlarına cevap versek kızarsın, vermesek kızarsın . Sende bir değişiksin.

—Mesajlarımı okuma abla. Bu kadar basit !

— Tamam tamam yemedik telefonun . Bir hafta sonra benimki geldiğinde seninkini sana vericem zaten.

Kaşlarımı çatarak:

— Anlamadım, hani sadece bu gün için geçerliydi?

— Şey, canım kardeşim,şimdi şöyle ki ben tamirci ile konuştum. Bana beş ve ya altı gün sonra anca biter dedi. Yedek parçalarını sipariş etmişler.

—Eeeee , bundan bana ne?

— Eeesi benim iş için Maillerime  bakmam gerekiyor.Ayrıca yayınevinde telefonumun arızalı olduğunu söyleyip senin numaranı verdim. Yani bir sürü  arama artı mesaj gelecek bu yüzden telefonum gelene kadar seninkine ihtiyacım var.

Ablam çalışmak için dışarı çıkmayı sevmediğinden ve yabancı yerlere ayak uyduramadığından işini evden yapmaya karar vermiş ve yayınevi ile anlaşmıştı. Yayınevi ona okuması  ve düzeltmesi için ona düzenli olarak  kitap gönderiyordu:

Bunu bana üçüncü defadır yapıyordu ve ben artık sıkılmıştım.
İçimden sabır çekip:

— Abla, bak  bu son olsun. Ya o bozuk telefonunu değiştir ya da kendine bilgisayar al .

— Tamam tamam . Hem benim canım babam alır inşaallah. Değil mi babacım?

Ablam şirin göründüğünü düşünerek babama bakıyordu. Babam ise sabah kahvaltısı ile birlikte ona kalan bilgisayarı afiyetle yedikten sonra “Elhamdulillah “ diyip masadan kalktı.

Tevafuk Where stories live. Discover now