50

716 53 0
                                    

Karşımda soluksuz tartışan çifte baktım. İlişkileri hem yeniydi hem değildi sanırım ben de çok anlamamıştım. "Bir dakika bir şey sorucam durun." Kavgaları bir süreliğine durduğunda beynimdeki gürültünün kesilmesi ile nasıl rahatladığımı fark ettim.

"Şimdi siz sevgilisiniz dimi?" Anlamayan bakışlarla bana baktılar. "Evet." Önümde duran beş yüzüncü kahvemden yudum alıp gözlerimi kıstım. "Neden kavga ediyorsunuz?"

"Neden buraya tek başıma gelmişim diye." Küçük bir kahkaha atıp boş boş baktım suratlarına. Dünyada sanırım kavga edecek bir sebep kalmamıştı.

"Ne gülüyorsun Efe ya başına bir şey gelse? Bir süre çoğu yere beraber gidelim diyorum hani ya da ben arabamı vereyim onunla gidip gelsin." Düşününce insana mantıklı geliyordu ve korkusuda kabul edilebilir bir şeydi.

"Ya Ata korkunu anlıyorum tamam da merak etme onun benim gibi eski takıntılı bir aşkı yok başına bir şey gelsin." Sırtımı geriye yaslayıp etrafta insanlara servis yapan sevgilimi izlerken sözlerime devam ettim.

"Kavga sebebiniz o kadar gereksiz ve saçma ki inanamıyorum size Batu sende itiraz etme ne olacak evet de geç. Ya en kötü birbirinize hareketli konum atarsınız." Son söylediğim ikisininde kafasına yatmıştı.

"Bize diyorsunda sen her gün Cenk istiyor diye buraya geliyorsun o ne olucak? Sıkılmıyor musun her gün burada?" Derin bir nefes alıp tekrar gözlerimi ona çevirdim.

"Hem sıkılıyorum hem sıkılmıyorum. Birinin beni kaybetme korkusunu bu kadar yaşamasına çok şaşırıyorum her seferinde. Ben buraya gelmesem aklı hep ben de olacak ve işine odaklanamayacak."

Kapıdan giren Nisaya gülümseyip el salladım. Direkt görmüştü çünkü masa artık neredeyse bizimdi bizden başka kimse oturamıyordu.

"Şuda var hâlâ geceleri uyuyamıyorum ve ben uyandığımda oda otomatik uyanıyor ve benimle tüm gece oturuyor dizi,film izliyor ya da boş boş tavana bakıyor. Kısacası o benim için bu kadar fedakarlık yaparken onum için birkaç saat burada oturabilirim."

Yanıma yerleşen Nisaya gülümseyip kollarımı ona doladım. Birkaç gündür ödevleri olduğu için gelemiyordu ve az görüşüyorduk. Özlemiştim onu.

"Nerelerdesin kızım ya kaç gündür? Sıkıldım bunların her gün farklı saçma kavgalarını dinlemekten." Dediğimle gülüm saçlarımı karıştırdı.

"Tatlım biliyorsun ödevlerim vardı birde misafirler falan geldi annem salmadı bir türlü yardım edeceksin diye. Yoksa kaçıyorum her misafir geldiğinde ama bu sefer başarılı olamadım."

Kafamı onun omzuna yasladım. "Fatma teyzeye söyle ona küstüm."

Bakışlarımı kasanın orada dikilmiş beni izleyen sevgilime çevirdim. Öyle güzel bakıyordu ki her seferinde beni tekrar aşık ediyordu kendine. Telefonu cebinden çıkarıp bir şeyler yaptı. Telefonum ötünce bana mesaj yazdığını anlamıştım.

Cenk: Gözümün önündesin ama ben yine seni özlüyorum ne yapıcaz biz böyle?

Mesajına gülümseyip cevap yazdım.

Efe: Göğsüne yatmam lazım acil.

Cenk: 15dk sonra molaya çıkacağım bebeğim bekle.

Ona gülümseyip kimsenin bakmadığından emin olup öpücük gönderdim.

——-

Birden Ata ve Batuyu sevgili yapasım geldi anlamadım ben de

İZ [bxb]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin