Bölüm 48- Aşkın Aynası

268 25 5
                                    

VURGUNA GERİ SAYIM: 81 GÜN

$

"Söylemiştim."

Asaf her an burada olabilirdi. Bahse girerdim ki bunu bildiği için ortaya çıkmıştı. Soğukkanlı kalmaya çalışarak konuştum.

"Lafı dolandırma."

"Yüzüme bak küçüğüm."

Soluğumun buharı havada dalgalanırken başımı sol yanıma çevirdim. Teni, onu her gördüğümde daha da soluklaşıyordu. Ruhu, bedenini terk etmeye hazır sayılırdı. Adeta dakika sayıyordu.

"Seni böyle yetiştirmedim. Beni utandırıyorsun."

"Sadede gel." dedikten sonra sahte bir gülümsemeyle ekledim.

"Lütfen."

"İmkansızı istemeyeceğimi söylemiştim."

"Asya."

Asaf'ın sesini duyduğumda korkudan nefesim kesildi. Kuzgun ve Asaf. Aralarında kalmak istediğim son ikiliydi.

"İyi akşamlar." dedi Asaf elini belime koyarken.

Neden arabayla gelmediğini merak etsem de bu işte Kuzgun'un parmağı olduğundan adım kadar emindim. Yüzüne bakmamı istemesinin sebebi de beni ürkütmek olmalıydı. Ona o kadar odaklanmıştım ki Asaf'ın geldiğini son ana dek fark etmemiştim. Onun hangi yönden geleceğini biliyordu ve dikkatimi aksi yöne çekmişti.

"İyi akşamlar."

Gözlerim Asaf'ın yüzünden ayrıldı, yeniden Kuzgun'a döndü.

"Beyefendi ile beni tanıştırmayacak mısın?" diye sordu Asaf.

Sesinin tonuna bakılırsa... Zaten tanışıyorlardı! Kalbim hızla çarparken stres altında ezilen beynim hüküm veremiyordu. Kuzgun elini Asaf'a uzattı ve yıllardır duymadığım o ismi söyledi.

"Egemen."

Asaf uzatılan eli sıkarken bir güç gösterisi sergiledi.

"Asaf. Sevgilisiyim."

Kuzgun'un yüzüne renk gelmişti. Eğleniyordu.

"Memnun oldum."

Asaf başıyla karşılık verdi. Ardından elimi tuttu ve "Üşümüşsün." dedi.

Artık emindim, Kuzgun'u tanıyor ve onu kıskanıyordu. Bu durumdan zevk almam gerekirdi ama soğuktan değil, korkudan titriyordum. İki elimi de sıcacık elleriyle sardıktan sonra Kuzgun'a döndü.

"Müsaadenizle. Yapacak işlerim var." dedi Kuzgun.

"Tekrar görüşmek dileğiyle." karşılığını verdi Asaf.

Kuzgun bize sırtını döner dönmez ellerimi bıraktı. İlgili erkek arkadaş rolünü oynamıştı. Artık buna gerek yoktu. Yürümeye başladık. Merak ediyordum. Sesim titremeden konuşabilecek miydim?

"Neden yürüyerek geldin?"

Başarmıştım.

"Yol kapalıydı. Çalışma varmış."

VURGUN: 136 GÜNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin