-30-

831 31 0
                                    

Calvin'in boxerı ve beyaz tişörtüyle salonda öylece oturuyordum. Neden mi ? Çünkü Mindy adında bir kız beni havuza itmişti ki şaka olarak gülelim eğlenelim şeklinde değildi. Olamazdı da çünkü hava dışarıda bariz bir şekilde soğuktu, dolayısıyla havuz da öyle ayrıca kız beni iterken ağlıyordu. Ne olduğu hakkında hiç bir fikrim yoktu. Yine de kız korkunç görünüyordu. Belki de psikolojik bir rahatsızlığı vardı.

Banyo yaptıktan sonra da Calvin dolabından bir şeyler giyip aşağıya inmemi söylemişti. Yukarıda şu an o kızla konuşuyorlardı. Birkaç patırtı gürültü ve boğuk ses duysam da ne dediklerini anlamıyordum.

Burada resmen prenses hizmeti görmüştüm. Şu an ballı kornfleks yiyordum hem de tam yağlı sütle. Evet müjde şuydu ki artık yemek yiyordum.

Ben tamamen değişecektim. Bu ciddi anlamda büyük çaplı bir değişim olacaktı. Dünya bana hep olumsuz gelmişti, her şey hep üst üste gelmişti. Yine de boktan yaşamak istemiyordum.

Elimde ki kaseyi bitirip mutfağa gittim ve kaseyi lavaboya koyup üzerine musluğu açtım. Kasenin suyla dolmasını ve biraz taşmasını bekledikten sonra musluğu kapatıp kanepeye geri döndüm. Döndüğüm de ise fark ettiğim en önemli şeyin seslerin kesilmiş olduğuydu. Benim bunu fark edişimden sonra da çok geçmeden herkes birer birer aşağıya inmeye başladı. Herkes den kastım 5 kişiydi. Dün geceki büyük partiden sadece 5 kişi kalmıştık. Dağ başında onca insan nereye kayıp olmuştu. Kesinlikle hiç bir fikrim yoktu. Yine de başka insanları düşünecek halim yoktu.

Dina, Johanna ve Luckas aşağıya indiler. Calvin ve Katherin neredeydi ?

Ben: Calvin ve Katherin nerde ?

diye sordum Dina' ya.

Dina: Onlar Mindy' le yukarıdalar. Sakinleştirmesi zor oldu.

dedi. Ben de yukırda ayar çekiyorlar sanıyordum. Her neyse.

Ben: O iyi mi ?

Dina: Şu an da iyi sadece sizi birlikte uyurken görmüş.Sadece Calvin' e karşı ciddi bir saplantısı var. Bilirsin işte okulun imkansız çocuğuyla popüler kız olayları. Aslında bir aralar çıkmışlar daha doğrusu Calvin onu elden geçirmiş. İnsanlar onlardan mükemmel çift olmalarını bekliyor. Mindy' de öyle. Yine Calvin ve Mindy... İmkansız.

dedi. Taşlar yavaş yavaş yerine oturmaya başlamıştı. Ben beynimde olayları yerlerine oturtmaya çalışırken gözüm saatle takıldı. Öğlen üçe geliyordu. Geri dönücektim bu yüzden artık eve geçsem iyi olur diye düşündüm. Yine de Calvin' den habersiz çıkıp gitmek benim için bile ayıp olurdu. Bu yüzden ben de aşağıya inmelerini bekledim.

10-15 dakika sonra Calvin ve Katherin aşağıya indi. Calvin tam olarak bir sinir küpüne benziyordu. Katherin ise daha çok bu drumlardan bıkmış gibiydi. Ayağa kalktım ve Calvin' in yanına gittim.

Ben: Hey sen iyi misin ?

Calvin: Evet sadece artık Mindy' den bıktım.

Ben: Saplantı... Kötü bir drum.

Calvin: Her neyse.

Ben: Aynen. Her neyse. Ben artık çıksam iyi olur. Bu akşam geri dönücem de toplansam iyi olur.

dedim. O da başını olumlu bir şekilde salladı.

Calvin: Sizin eve kadar yürüyelim.

dedi ve bu sefer de ben onu onayladım. İşlerin gittikçe garipleştiğini hissediyordum. Belki de garip olan benim beynimdir diye düşündüm.Birlikte evden çıktık ve bir süre sessizce yürüdükten sonra Calvin konuştu.

Calvin: Eee parti hakkında ne düşünüyorsun ?

Ben: Harika bir partiydi gerçekten çok eğlendim ayrıca insanlar. Gerçekten çok sıcak kanlıydı.

Calvin: Genelde batı yakasındaki Wellow' da oluruz. İstersen bir uğra.

dedi. Yüzünden sanki kendi sınırlarını zorluyormuş gibi bir ifade vardı. Nedenini bilmiyordum ? Onu çok küçüklükten beri tanıyordum. Belki de kız kardeşi ve annesinin olayı onu böyle etkilemişti. Bilemiyordum.

Ben: Çok iyi olur. Bana numaranı vermeye ne dersin ?

dedim. Ardından elimde Calvin' in numarasıyla geri döndüm. Telefona numarayı kayıt etmek için açtığımda 198 cevapsız arama görünüyordu. Tanrım bu da neydi böyle diye düşündüm.

Andrew (39 cevapsız arama)

Kyle (29 cevapsız arama)

Evan: (33 cevapsız arama)

Juliet: (20 cevapsız arama)

ve birkaç kişi daha vardı. Kesinlikte kötü bir şey olduğunu hissediyordum. Bu yüzden ben de hızla Evan' ı aradım. İkinci çalışta açmıştı.

Evan: Tanrım sonunda. İyi misin ?

diye sordu telefonu açar açmaz.

Ben: Evet. Elbette ki iyiyim sadece biraz mola istemiştim.

dedim.

Evan: İyi olmana gerçekten çok sevindim. Nerdesin ? Ne zaman dönüyorsun ?

Ben: Bu akşam dönücem. Yarın okulda görüşürüz.

Evan: Tamamdır. Kendine dikkat et. Görüşürüz.

dedi ve telefonu kapattı. Telefonu kapadıktan sonra Calvin' in numarasını kayıt ettim. Ardından da telefonu yine aynı köşeye koyup toplanmaya yukarı çıktım.

Multimedya da Mindy var.

~   HASTA 1 ~Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum