"Benden neden bu kadar nefret ettiklerini anlayamıyorum ."Hope yere çökmüş bir çekildeydi . Kai ise onun tam karşısındaki duvarda aynı Hope gibi yere çökmüştü .
"Sana demiştim Hope . İkizlere güvenme demiştim . "
Hope elleriyle yüzüne baskı uygularken düşünceli bir şekilde Kai'a baktı .
"Peki ya Carlos ... O ne alaka ?"
Kai sinrili bir tonla cevap verdi .
"O şerefsizi öldürüp durdum. Ama tam anlamıyla ölmüyor . Bu dünyadan olmadığı için mi ? Bende anlamadım !"
Hope düşünceli bakışlarıyla ayağa kalktı ve Kai'a doğru yürüdü .
"Nasıl bu dünyadan değil ? Yani o da anlattığın Anka Kuşuna benzeyen kadının dünyasından mı?"
Kai umursamaz bir tavırla ayağa kalkarken konuştu .
"Bilmiyorum ama büyük ihtimalle öyle . "
Hope , Kai'ın karşısına geçtiği gibi onun yakasından tuttu ve duvara yapıştırdı .
"Umarım sende beni kandırmıyorsundur !"
"Hope , seni kandırmıyorum ! İnanmıyorsan zihnime gir !"
Kai öfkeyle Hope'un yüzüne kükrediğinde Hope sinirle ellerini ondan çekti ve bağırarak arkadaki koltukları gücüyle geriye attı .
"Beni cidden bir de sevdiğine inandım . İnanamıyorum ... Bu da bir oyun muydu ?"
Kai koşarka Hope'nun yanına gitti . Endişeyle ona bakarken konuştu .
"Elbette hayır ! Hope , sen benim bu evrende sevdiğim ve değer verdiğim tek varlıksın . Bunun nasıl olduğunu bak bende bilmiyorum !"
Hope'nun kollarını iki yandan tuttu ve kendine odakladı .
"Aşk buymuş demek ... Ne zaman, nasıl , nerede , kime olacğaını kestiremiyorsun ... "
Hope , sertçe yutkunurken Kai onun saçını hafifçe okşadı .
"Seni seviyorum ..."
"Kai ..." Diye Hope mırıldandığında Kai yavaşça dudaklarını Hope'un dudaklarına bastırdı .
Hope istemsizce onu iteklediğinde Kai'ın yüzü düşmüştü .
"Bunu yapamam ."
"Neyi ? Sevdiğin adamla öpüşmeyi mi?!"
Hope sinirle ona baktı.
"Hiç inkar etmeye çalışma . Hislerimin karşılıklı olduğunu biliyorum ."
Hope göz devirerek karşılık verdi .
"Anlamıyorsun Kai ! Şuan içinde bulunduğumuz durum çok garip . "
Kai öfkeyle Hope'un kolunu tuttu .
"Neresi garip ! Anlamıyorum seni bir türlü . "
Hope kolunu ondan kurtarırken öfkeyle bağırdı .
"En yakın arkadaşlarım beni öldürmeye çalıştılar . Başka bir evrenden kapı açıldı . Carlos denen adam ne için burda ? Bunların hepsini hazmetmem ve bir çözüm bulmam lazım !"
Kai Hope'un tekrar ellerini tuttu .
"Beraber yapalım . Beni dışlama ..."
"O zaman bir planın var mı?"
Kai , Hope'un eline ufak bir öpücük bıraktıktan sonra konuştu .
"Senin için ne tür çözümler üreteceğimi görünce ağzın açık kalacak ."
YOU ARE READING
The Tribrid
FanfictionIzdırap... ...asla bitmiyor . Ve tüm acımın ortasında bir şiir hatırlıyorum , boşluğun içinde gerçeği fısıldayan Dostuma öfkelenmiştim . Öfkemi söyledim , geçti öfkem . Düşmanıma öfkelenmiştim . Dile getirmedim , büyüdü öfkem . Ve korkularla sula...