Bölüm 34

324 23 4
                                    

Pazartesi
Aybike: "Bugün büyük gün AsDor. Heyecan var mı heyecan?" Asiye: "Biraz var gibi ama halledeceğiz." Ömer: "Siz edebiyatçı ile konuştunuz mi akşamki organizasyonu?" Doruk: "Konuştuk kardeşim. Sıkıntı yok dedi. Zaten katılım isteğe bağlı gelen gelir gelmeyen gelmez dedik. Ayrıca fikrimizi çok beğendi, bizleri tebrik etti. Sunumunuzu heyecanla bekliyorum dedi." Ayşe: "O zaman çok beklemeyecek çünkü şu anda sınıfa giriyor." diyerek herkes ayağa kalkıp yerlerini aldı. Hoca: "Günaydın çocuklar. Asiye ve Doruk; sizleri tahtaya alayım."
Asiye: "Merhabalar arkadaşlar, bizim sunum konumuz doğa. Biliyorsunuz ki biz insanların doğaya karşı birçok görev ve sorumlulukları vardır. Hiçbir yerde yazmayan görevlerden bahsediyorum. Hayatın doğal ve sorunsuz bir şekilde ilerlemesi için yapmamız gereken tek şey bu görevleri yerine getirmek." Doruk: "Bu görevler neler dersek; en başta tabiki de ağaçlara ve ormanlara sahip çıkmak gelir. Ama bizler daha ilk görevimizi yerine getirmiyoruz. Gittiğimiz pikniklerden sonra ateşi söndürmüyor orman yangınlarına sebep oluyoruz. Ya da çöplerimizi etrafa atıyoruz." Asiye: "Kocaman ormanlarımız tatil beldelerinde otel yapılacak diye; şehir merkezlerinde ise yeni bir bina, bir AVM yapılacak diye yok ediyoruz. Bu  yok oluşlara her ne kadar başta izin verilmese de sonrasında o bölgede çıkan bir yangın vb. durumlar ile ormanlarımız betonlar ile değişiyor." Doruk: "Pek çok vakıf ve ünlü isim bu gibi durumlara tepki çekmek için kolları sıvamış durumdalar. Örneğin şimdi izleyeceğimiz "Doğa İçin Çal" etkinliği de doğa ve doğal yaşam alanlarının korunmasına dikkat çekmek için yapılmaktadır." diyerek Doğa İçin Çal'dan "Deniz Üstü Köpürür & Kağızman" şarkısını açtılar. Şarkıdan sonra, Asiye: "Dediğimiz gibi birçok vakıf da doğayı korumayı amaçlar. En bilinen doğacı vakfımız TEMA vakfıdır. Sizlere sormak isterim TEMA vakfının tam adını yani açılımını bilen var mı aramızda?" Talya: "Yanlış hatırlamıyorsam Türkiye Erozyonla Mücadele ve Ağaçlandırma Vakfı'ydı." Asiye: "Evet Talya, doğru hatırlıyorsun. Peki sizlere bir soru daha içimizden kaç kişi düzenli olarak TEMA'ya bağışta bulunuyor ya da hiç TEMA'ya bağışta bulundunuz mu?" Erenler ve ekipteki diğerleri el kaldırınca Asiye: "Sizi biliyorum ben başka soruyorum ama sanırım yok. O zaman şöyle söyleyeyim ben ve arkadaşlarım düzenli olarak TEMA'ya bağışta bulunmaya çalışıyoruz. Hatta bunun için TEMA ile bağlantıya da geçtik." Hoca: "Kusura bakmayın sunumunuzu bölüyorum ama bana anlattıklarınızı, yani nasıl bağışta bulunduğunuzu arkadaşlarınıza anlatmalısınız bence." Asiye: "Bende tam oraya geliyordum hocam. Ama bunu Doruk anlatsın çünkü bu onun fikriydi." Doruk: "Şöyle ki ben Asiye'ye anlamlı bir hediye vermek için TEMA'ya fidan bağışlamak istedim ama sonra aklıma arkadaş grubumuz ve kafe geldi. Bende bunun üzerine kafenin adına bir hatıra ormanı kurmak istedim." Asiye: "Kafeyi abim işletiyor. Ve bizde haftada 2-3 gün o kafede sahne alıyoruz Doruk ile. Aylık sahne kazancımızın belli bir kısmı ile düzenli olarak hatıra ormanına arkadaşlarımızın da desteği ile yeni fidanlar ekleniyor. Ayrıca kafemizde bir özel olarak başvurduğunuz takdirde bireysel olarak sizin adınızı içeren fidanlar da ekiliyor. Bu gibi uygulamalar yapıyoruz." Doruk: "Yeri gelmişken duyuru yapayım arkadaşlar bu akşam da AsDor'un TEMA'ya özel sahnesi var. Bu gece gelen tüm gelir TEMA'ya gidecek. Hepinizi akşam kafeye bekleriz." Hoca: "Çok teşekkürler çocuklar. Çok güzel bir sunumdu. Son sözlerinizi alalım." Asiye: "Son olarak her ne olursa olsun doğaya sahip çıkalım, yeşili koruyalım ve onu sevelim." Doruk: "Yeşil ile kalın mutlu kalın arkadaşlar." diyerek yerlerine geçtiler.

Okul tayfası kafeye giriş yaparken hararetli hararetli tartışma içindeydiler. Ayşe: "Son isim yazdıranlar ile 36 kişi olduk gençler." Berk: "Sen onu 40 yap kuzen. 4 kişi de şimdi DM'den yazdı. Bu akşam bizde geliyoruz masa ayırır mısınız diye?" Doruk: "Bizim müdavim müşterilerimiz de var. Onlarla birlikte bu akşam minimum 50 kişiyiz gençler." Oğulcan: "Ya biz nasıl bu kadar kişiye ulaştık ki yaaa. Bizim sınıfta bizim dışımızda 8 kişi falan var oğlum." Melisa: "Sınıftakiler arkadaşlarına söylemiş. Tabi edebiyatçı da birkaç sınıfta bahsetmiş diye duydum ben." Aybike: "Anlaşılan biz bu akşam çok yorulacaz. Ama daha dün akşam çok yoğunduk keşke bir akşam aramız olsaydı." Asiye: "Maalesef kuzen, abim için en uygun bugündü. Tabi birde bugün sunum yaptığımız için tamamlayıcısı gibi olsun istedik." diye her zamanki masalarına oturdular. O sırada yanlarına paketten dönen Mazlum geldi. Mazlum: "Hoş geldiniz gençler. İyi misiniz bakalım?" Oğulcan: "Valla şu an iyiyiz ama akşama hiçbirimiz iyi olmayacağız abi." Turuncu masaya servis yapıp yanlarına gelen Kadir: "Neden paşam? Ne oldu ki?" Berk: "Ne olacak Kadir abi. Bu akşam AsDor'un özel gecesi var ya , okuldan da beklediğimizin üstünde katılım var gibi. Ee haliyle burası kalabalık olacak onun derdinde arkadaş." Kadir: "Böyle şeyleri dert etmeyin canlar. Hallederiz merak etmeyin. Hem haftasonu bol bol dinlenirsiniz." Melisa: "Nasıl olacak o Kadir Eren. Haftasonu da buradayız ya!" Kadir: "Ben size söylemeyi unuttum de mi? Haftasonu mutfakta tadilat var o nedenle kapalıyız." Oğulcan: "Oley beeee... Tabi yani iki gün kapalı olmamıza üzüldüm ama bir yandan da ne yalan söyleyeyim sevindim be abi..." Berk: "Eee o zaman bu haftasonu Bolu'ya gidiyoruz gençler. Yolu arabalar ile hallettik zaten kalacak yerde hazır." Aybike: "Nasıl hazır acaba sevgilim kalacak yer?" Berk: "Nasıl olacak birtanem, Bolu'da hatta Yedi Göllerde anneannem kalıyor benim. Kadın koca çiftlikte tek başına. Ben ararım hemen onu, hem çok da sevinir." Oğulcan: "İşte benim eniştem ya!" diyerek Berk'e sarılıp yanaklarını öptü. Ömer, Kadir'e dönerek: "Tabi abim de izin verirse gideriz kuzen. Önce bir sakin ol da." Kadir: "Yani kalacak yer ve gidiş sorunuz olmadığına göre bence gidebilirsiniz." diyerek göz kırptı Asiye'ye. Oğulcan sevinçten ne yaptığını bilmeyerek Kadir'i kucaklamıştı. Herkes onlara gülerken Melisa, Kadir ile birlikte dışarı çıktı.
Melisa: "Ben haftasonu gitmeyecem. Seninle birlikte bir şeyler yaparız nasıl olur?" Kadir: "Çok güzel olurdu birtanem ama benim kafede olmam lazım. Çünkü şöyle bir şey varki aslında haftasonu burada çalışma yok. Sırf siz haftasonu Bolu'ya gidin diye Asiye ile öyle bir yalan uydurduk." Melisa: "Neden ki?" Kadir: "Oğulcan çok istemiş gitmek. Asiye de Oğulcan'ın haftasonu doğum günü onun için böyle bir şey yapalım mı dedi? Eee siz böyle yalan söylemesek gitmek istemeyecektiniz. O nedenle?" Melisa: "Tamam da ben gene de burada kalsam Oğulcan'a ayıp olmaz bence. Hem sana da yardım ederim hem de yanında olurum, nasıl olur?" Kadir: "Zaten aslında orada sadece pasta kesecekler asıl parti Pazar onlae dönünce sürpriz bir şekilde burada olacak. O nedenle sana hayır demeyeceğim. Sen benle kal aşkım." diyerek sarıldı sevgilisine.

Masaların çoğu dolmuştu. Ayşe girişte kasanın orada duruyor ve gelenleri karşılıyordu. Kenarda servisten dönen Oğulcan, Berk ve Aybike üçlüsünden Aybike: "Şu gelen Talya mı? Ben mi yanlış görüyorum?" Berk: "Yok sevgilim bende görüyorum. Gelen bizim Talya." Aybike, gülüp Berk'e bakarak: "Sen de benim düşündüğüm şeyi düşünüyorsun de mi?" Berk: "Aynen bence de öyle." Oğulcan: "Konuştuğunuz dili bana da açıklarsanız sevinirim arkadaşlar. Anladığım tek şey Talya. Gerisi yok." Berk: "Aybik diyor ki Talya'nın geliş sebebi bence Mazlum abim." Oğulcan: "Harbi mi?" Aybike: "En azından ben öyle hissettim. Yani gerisini bilemiyorum." diyerek muhabbet ederken Talya'nın masasına Mazlum'u gönderdiler.

AsDor sahne için hazırdı artık. Asiye ve Doruk her zamanki gibi el ele çıktılar sahneye. Size ilk başlayan Asiye oldu. "Hepiniz Saklı Bahçe'mize hoş geldiniz. Bu akşam aslında sahneniz yokdu. Ama özel bir sahne yapmak istedik." Doruk: "Evet arkadaşlar bu akşamki tüm gelirler Doğa için olacak. Şöyle ki bu akşamki tüm gelirler TEMA vakfına gidecek. Onlar da Saklı Bahçe Hatıra Ormanı'na yeni fidanlar dikecek." Asiye: "Ayrıca isteyen misafirlerimiz kasadaki arkadaşlarımız ile bağlantıya geçerse kurduğumuz Saklı Bahçe Hatıra Ormanı'nda kendi adlarını taşıyan ağaçlara sahip de olabilirler." Doruk: "O zaman biz lafı fazla uzatmadan geceye başlayalım, de mi ama?" diyerek girdi şarkıya.

Al aşkım beni yanına dalmışım sarhoşluğuna (A)
Bir ömrü senle aşalım al uçur beni sonsuza (A)
Kaybetmek varsa ne çıkar aşkta yer yok hiç korkuya (A)
Öyle günler var ki baştan sonu gelmiş (A-D)
Böyle istenmiş sen yaşamalısın (A-D)
Ayrılık beter ölümden Tanrı yazmasın (A-D)
Aşkımı benden kimse ayırmasın (A-D)
Biz dünyayı çok sevdik ölüm bizden uzak olsun (A-D)
Aşık olduk yüreklendik kader bizden yana dursun (A-D)
Hasretliği çektirme Tanrım gözümüz yollarda kalmasın (A-D)
Ne istersen al götür ama sevda bize aşk bize kalsın (A-D)
Al canım beni yanına sevgiye çoktan acıktım (A-D)
Sen miydin kaderden yana işte ben de sana düştüm (A-D)
Kaybetmek varsa ne çıkar aşkta yer yok hiç korkuya (A-D)
Öyle günler var ki baştan sonu gelmiş (A-D)
Böyle istenmiş sen yaşamalısın (A-D)
Ayrılık beter ölümden Tanrı yazmasın (A-D)
Aşkımı benden kimse ayırmasın (A-D)
Biz dünyayı çok sevdik ölüm bizden uzak olsun (A-D)
Aşık olduk yüreklendik kader bizden yana dursun (A-D)
Hasretliği çektirme Tanrım gözümüz yollarda kalmasın (A-D)
Ne istersen al götür ama sevda bize aşk bize kalsın (A-D)

~BÖLÜM SONU~

Merhabalar herkese.
😉
Umarım iyisinizdir. Öncelikle şunu belirtmek isterim ki okuyucu kitlenize yeni katılan arkadaşlar var. Kendileri verdikleri oylarla ve beni takip etmeleri ile kendilerini bana tanıttılar.
Aramıza hoş geldiniz arkadaşlar.
💙
Sizce hikayemizin yeni bölümü nasıldı?
Umarım seversiniz.
Oğulcan için gerçekten güzel bir parti planlıyorum.
😁
Bu arada şunu da söylemek zorundayım ki artık haftalık bölüm yükleyemeyeceğim. Çünkü ben üniversite okuyorum ve tahmin edersiniz ki derslerim çok yoğun. Tabi ki yeni bölümler gelecek, ama her hafta düzenli olarak değil.
Umarım bana hak verirsiniz.
🙏
Yorum yapmayı, oy vermeyi unutmayın canlar.
💜
Yorum yapan, oy veren ellerinize ve okuyup yorulan gözlerinize sağlık.

Hoşçakalın.
Teşekkürler.

İçimizde SaklıWhere stories live. Discover now