Kumpas

24.bölüm

"Alper sen miydin" dedim.

"Evet başka kimi bekliyordun ki ?" diye sordu.

"Hiç kimseyi, sadece gece vakti gelmene şaşırdım" dedim.

Yiğit yanımıza geldiği sırada "Gardaș sende mi buradasın" dedi Yiğit'e.

"Burdayım" dedi Yiğit.

"Kolun nasıl oldu Asiye ?" diye sordu.

"Ha iyi ya bir-iki güne göreve tekrar başlarım" dedim.

"Tamamdır" dedi ve Yiğit'e bana tuhaf tuhaf bakıyordu "Bana bakın, siz ağladınız mı ?" diye sorduğunda Yiğit'le beraber birbirimize baktık.

"Ne alaka ya" dedik Yiğit'le beraber.

"Ne bileyim gözleriniz kıpkırmızı olmuş" dedi.

"Sen yanlış görüyorsun gardaș, öyle bir şey yok" dedi Yiğit.

"E iyi madem, hadi bana müsaade hayırlı geceler" dedi ve gitti bende kapıyı kapatıp kilitledim.

Yiğit'le birbirimize bakıp gülümsedik "O tepkimiz neydi öyle" dedi.

"Çok duygusalsın" dedi gülerek.

"Diyene bak" dedim.

"Ne varmış diyende ?" diye sordu.

"Delilik varmış" dedim.

"Aynen" diyip güldü.

"Hadi git, fazla durdun, iyi geceler" dedim.

"Sanada iyi geceler" dedi çıktı evden bende yatmaya gittim.

Sabah ezanı okunduğunda kalkıp abdest aldım sonra namazımı kıldım. En son dua ettikten sonra gidip tekrar yattım.

Bir saat uyuduktan sonra kalkıp üniformamı giydim, başımı örttüm, botlarımı giydikten sonra beylik tabancamı belime takıp evden çıktım. Lojmandan çıktığım sırada Alper ve Yiğit'le karşılaştım.

"Ne var neden öyle bakıyorsunuz bana ?" dedim ikisine de, öyle bakıyorlardı ki ikiside kaşlarını çatmıșlardı.

"Sen hayırdır ? Nereye böyle ?" diye sordular.

"Tabi ki şubeye" dedim.

"Asiye sen kafayı yedin heralde, daha kolun iyileşmedi bile ne şubesi ?" dedi Alper.

"Kolum gayet iyi, tamam mı ? Ağrım sızım olmadığı için geliyorum bende" dedim.

"Hayır, geri dön çabuk, saçma ya" dedi Yiğit.

Öyle baktım ki ikisine "Bana bakın, benim ne kadar deli olduğumu ikinizde çok iyi bilirsiniz görevlerde benim deliliğimi yakından görenlerdensiniz. Haberiniz olsun öyle bir çıngar çıkartırım ki aklınız şaşar, keşke şubeye gitmesine izin verseydik dersiniz" dedim.

"Tamam, gel, ama Ali müdür görürse bizim hiç bir alakamız yok deriz" dedi Alper.

"Hemen sat" dedim.

"Her zaman" dedi ve araca bindi, bende ardından araca bindim Yiğit'le ve şubeye gittik.

Şubeye girdiğim sırada beni gören herkes "Geçmiş olsun başkomserim" dedi.

"Sağol kardeşim teşekkür ederim" dedim.

Birden Ali müdürle karşılaştım, bana kızgın bir şekilde bakıyordu, hani bir baba çocuğunu fırçalayacak gibi bakar ya bazen, işte Ali müdür de aynı bu şekilde bakıyordu bana.

"Senin ne işin var burda Asiye ? Hala iyileşmedin, sen deli misin ?!" diye sesini biraz yükseltti bana.

"İyi de müdürüm ben iyileştim, kolum iyileşti yani, ağrım sızım yok" dedim.