Sekizinci Bölüm; Ölü Bedenler

195 39 103
                                    

Keyifli Okumalar...🖤

Geçen 1 haftanın ardından Alice ile yakın dövüş için karşı karşıyaydım. Chuuya'nın dediklerini aklıma getirerek bir ayağımı hafif arkaya attım ve derin bir nefes alıp elimi kaldırdım. Alice ellerini belinden çekip benim gibi pozisyonuna girdiğinde, aramızda uçuşan yaprağın yere inmesini bekledik.

Kısa...

Çok kısa bir vakitte yaprak yere değdiğinde ikimiz aynı anda atıldık ve kollarımızı birbirine çarpıştırıp yüzlerimizi yakınlaştırdık. Acı duymuyorduk. Yaptığımız eğitim ağırdı ve bu soğukla beraber acı hissetmez olmuştuk. Sonrası ise tahmin edilebilinirdi.

Alice sağdan ve soldan yumruklarını, ve çakra noktarıma vurmak adına attığı her tekmeden kaçınırken, elimle kolunu tuttum ve sağ elimle beline sert bir yumruk vurdum. Alice acısını verdiği iniltili sesle sunarken, hızlı bir hareketle tuttuğum kola tırmandı ve boynuma sarılıp kendisini geriye yatırdı. Bu hareketiyle baş üstü bir şekilde beni yere yatırdı ve kendisi üzerime çıktı. Yaptıklarıyla yüzüne bakarken, derin bir nefes aldım ve ayaklarımı kaldırıp boynuna doladım. Ardından geriye yatırıp ellerini ellerimden kurtardım. Sonraysa ters dönüp yüzünü yere yatırdım ve bacaklarını geriye çekip bedenini yay gibi kıvırdım.

-Yeterli mi?

Alice direnmeye çalışırken, üzerindeki benden kurtulamadı-

Ya da dur, erken mi konuştum?

1. Derece askeri komando olan Alice'i küçümsemekle hata etmiştim ve şuan beni iki eliyle kaldırıp arkasına doğru attı ve sendelenmemden de fırsat bilip bedenimi kavradı ve ufak bir kaldırışın ardından sırtımı çimlerle buluşturdu. Şaşkınlıkla beraber acıyla yüzüne bakarken, o ellerini yüzümün yanından çime koydu ve yüzüme ters bir şekilde bakıp fısıldadı.

-Sanırım yeterli.

Alice derin iç çekişler yaparken ikimizinde alnından terler akıyordu ve bu ufak yakın çekimle ikimizde birbirimizin gözlerimizde kaybolduk. Alice'in gözleri dudaklarıma kaydığında, benimde gözlerim aynı salisede dudaklara kaydı ve ufak çekim birden alevlendi. İkimizde birbirimize yakınlaşırken, aramıza giren botla ikimizde şaşkınlıkla ayrıldık ve yüzünü öptüğümüz çamurlu botla tükürmeye başladık. Bu haltı kimin yaptığına bakındığımızda ise bize boş bakışlar atan Chuuya'yla karşılaştık ve iç çekip diş biledik.

-Yine neden geldin sen?

-Flörtleşmenizi böldüğüm için hiç üzgün değilim. Ama elimizde erzak bitti ve bilirsin, sen bir yemsin.

-B-bu da ne demek?

-Şu demek-

Şuan...

Lanet sikik bir sıvıyla boyanmıştım ve ıslah evinden ayrılıp önümdeki üç büyük apartmana bakmıştım.

Sikeyim etrafım yaratıkla çevrili...

-O binalara gir ve eline alabildiğince malzeme al.

-Demesi yapmaktan kolay olmalı ha, bücür?

İç çekip üzerime sürülen siyah kana iğrenerek bakarken, yaratıkların yanından sanki onlardanmışım gibi rahatça geziyordum ve bu...

Code Name; Soukoku Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu