14:GERÇEKLERİN SOYADI

162 23 6
                                    




14: GERÇEKLERİN SOYADI
No One Here To Sleep, Naught Boy

Yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmezseniz sevinirim.

Uykuda huzurlu hissetmemiz, uykusuz gecelerimizin çokluğunda değil uykusuz bırakıldığımız anların azlığından kaynaklanırdı. 

Eksikliğini çektiğim anlardan sonra, şu an içinde bulunduğum huzurlu uykunun sebebinin ne olduğunu bilmiyordum. Göz kapaklarımda beni geçmişe götüren huzurun kalıntısını varmış gibi hissederken, gözlerimi açmayı istemiyordum. 

Bu huzuru bozmak istemiyordum çünkü huzurlu olduğum anların azlığı bana huzurun çok çabuk yitip gidebileceğini göstermişti. Beraber uykuya daldığım, ama beni uykularımda bile yalnız bırakan annemin varlığının yitip gitmesi gibi. 

Acı dolu anıların varlığı bile şu an hissettiğim huzuru gölgede bırakamazken, duyduğum seslerle uykumdan sıyrılmaya çalıştım.

Başımın bir yere yaslı olduğunu fark ederken, yavaş yavaş açtığım gözlerimden başımın bir gövdenin omzunda yaslı olduğunu anlarken, nane kokan ferahlatıcı kokuyu da aynı anda aldım. Bu kokunun kimin kokusu olduğunu anladığım an, başıma yaslanmış başın ağırlığını fark ettim. Yanımdaki bedenin de hala uyuduğunu düzenli nefes alışverişinden anlamıştım.

Burada, birlikte, yan yana uyuya kalmıştık. Benim başım onun omzunda, onun başı benim başımın üstündeydi. Hissettiğim duygu yüzümde istemsizce bir gülümseme oluştururken, gözlerimi açarken Yakut'u uyandırmamak için kıpırdamamaya çalıştım. Odanın içinden duyduğum seslere odaklanmaya çalışırken, yeni uyandığım için mahmurluğumu üstümden atamamıştım.

''Uyuyorlar.'' dedi, tok bir ses.

''Kafesi açalım, kafesi.'' dedi fısıltıyla çıkan başka bir ses. Seslerin geldiği yöne doğru hafifçe başımı çevirdiğim sırada ansızın önüme uzanan kolla ne olduğunu anlamazken, Othello'nun elinin içindeki kuşu gördüm. Ötmeye başlayan kuşu Othello hızlıca Yakut'un tişörtünden içeri sokarken, ben ne olduğunu anlayamaz bir şekilde ona bakarken, Yakut yanımda hızlıca başını başımdan kaldırıp irkildi. Ne olduğunu anlamaya çalışıyor gibi tişörtünün içine bakarken, Othello'nun onun suratındaki ifadeyi görmesiyle kahkaha atması bir oldu. 

''Memesini gagaladı.'' 

Othello'nun dediği cümleyle Yakut'a bakarken, onun gözünü yeni açabildiğini ve bir yandan da göğsünü ovuşturduğunu görürken, ben de istemsizce kahkaha attım. Onun bakışları bana çevrilirken, yeni uyandığı belli olacak şekilde ne olduğunu anlamaya çalışır gibi bana baktı. Bakışları yüzümde gezinirken, ikimiz de birbirimize bakarken aynı şeyi düşündüğümüzü biliyordum. Birlikte uyumuştuk. Onun bakışlarında bundan aldığı keyif belli olur gibiyken, ben onun omzunda uyuya kaldıktan sonra neden yanımdan kalkıp gitmediğini ve benimle uyuduğunu merak ediyordum. 

''Baktık beraber uyuyordunuz, biz de sizi güzel bir şekilde uyandıralım dedik.'' Othello'nun gülümseyerek kurduğu cümleyle, onun arkasında duran Sigferdo ona kaşlarını çatarak baktı.

''Ben öyle bir şey demedim.''

Yakut'un bakışları kısa bir an Sigfredo'nun yüzüne çevrildikten sonra tekrardan Othello'ya kaydı.

''Güzel bir şekilde uyandırmak mı bu?'' dedi, sesi sabit çıkarken elinde de tişörtünün içinden çıkardığı Firavun'u tutuyordu. Onun bakışları Othello'nun üstündeyken, ben ona baktım. Uykusundan yeni uyandığını belli eden dağılmış siyah düz saçlarına, yeni uyandığını belli eden yeşil buğulu gözlerine bakarken bakışlarım anlık uyandığı için şişen dudaklarına kayarken, onun ne kadar güzel bir yüzü olduğunu her gün, ona baktığım her an fark ediyordum. 

SEFİR YAKASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin