Wheel of Fortune (Gojo Satoru)

-21-

"Nereye gittiğimizi söyleyecek misin?!"

"Seni abinden istemeye gidiyoruz."

"Ne?!"

"Nereye gidebiliriz Mai göreve gidiyoruz." dedi Gojo benimle uğraşmaktan bıkmışçasına. Halbuki onunla uğraşan bendim.

"Genelde görevlerine... Beni dahil etmezsin ya, ondan merak ettim."

"Evet, etmem. Başının belaya girmesini istemem benim yüzümden. Ama bugün senin de bulunman gerekiyor."

Kim bilir neler olacak diye geçirdim içimden.

Ormanlık bir alana geldiğimizde kuşların cıvıltılarının güzelliğini işitirken derin bir nefes almış ve doğanın kokusunun içime işlemesine izin vermiştim. 

"Şurayı görüyor musun?" dediğinde kapattığım gözlerimi aralamıştım. Gösterdiği yerde herhangi bir şey yoktu.

"Evet ama ne görmem gerektiğini bilmiyorum?" dediğimde derin bir nefes aldı.

"Burada belirli günlerde özel seviye lanetler toplanıyor ve bir anda yok oluyorlar. Nasıl yok olduklarını anlamadım ama bir kapı ya da geçit gibi bir şeyin olduğunu düşünüyorum."

"Tamam anladım." dedim destemi çıkarttığım esnada. Ne olup bittiğini gösteren kartı çekmemi istiyordu ki detayları öğrenebilelim.

Kartları karıştırdım ve gözlerim kapalı bir şekilde kartı çekmeye hazırlanırken buna gerek kalmadan bir kart destenin arasından fırlayıp yere açık ve ters bir şekilde düşüverdi. Kaşlarım çatık bir şekilde çıkan kartı elime almıştım.

Savaş arabası kartı, ters. 

Ayrılık

Kararsızlık

Yanlış kararlar

Kontrolsüz güç

Bir engele takılmak

Dengenin bozulması

Bir yol ayrımına varmak

Kartın temalarını Gojo'ya belirttiğimde elini çenesine götürdü.

"Burada bir fikir çatışması mı yaşandı yoksa yol ayrımı denilen şey mi gerçekleşti..?"

"Yol ayrımından kastın başka bir boyuta geçiş değil mi?" dediğimde başını aşağı yukarı salladı.

"Aynı frekansta titreşen bir sürü boyut var. Bunlar arasında geçişi sağlamak herkesin harcı değil ama." dediğinde onu onayladım. Kartları karmadan bir kart çektim destenin içinden.

Değnek kralı, doğuştan lider.

"Ne diyor?" dediğinde derin bir nefes alıp karta odaklandım.

"Çok büyük bir sorunun nihayet ortadan kalkması, kontrolün sağlanması, amaca ulaşılması falan... Burada hem bir ayrım var hem de ulaşılmışlık var. Bizim görebildiklerimiz bunlar." dediğimde yere oturdu.

"Ben bir şeyler tahmin ediyorum ama tahminlerimden nefret ettiğim için susmayı tercih ediyorum." dedi kollarını birbirine kenetleyerek. Ben de yanına oturdum ve elini tuttum.

"İçinde biriktirmektense nefreti, kus gitsin, için kirlenmesin." dedim tebessüm ederek. Anında gülümsedi ve sarılıp çok da kısa olmayan bir uzunlukta... Öptü beni.

"Ne yapıyorsun birisi görecek." dedim fısıldayarak. Gülmeye başladı.

"Belki de birilerinin görmesini istiyorumdur."