🥊4

1K 74 19
                                    


Bunlar Jennie'nin bozuk psikolojisini tamir edeceği söylenen ilaçlardı..

Ama bilmiyorlardı ki onun psikolojisi öyle kötü durumdaydı ki, hiçbir şey tamir edemezdi.

•••

Hastaneden çıkalı bir hafta olmuştu. Ben Jennie ile kalırken onun iyileşmesine yardımcı oluyor, Jin her sabah gelirken Jungkook'ta ondan arta kalan zamanlarda uğruyordu. Ailelerimiz de zaman buldukça Jennie'yi görmeye geliyor ve bir ihtiyacımız olduğunda hemen bize ulaştırıyorlardı.
Jin ve Jungkook'un araları hala bozuktu. Çünkü  adları bile geçtiğinde sinirlenmeye başlıyorlardı. Belki barışmak istiyorlardı ancak ikisi de bunun için bir adım atmıyordu. Bende Jennie ile ilgilenirken onlar için bir adım atamamıştım. Bu kadar şeyi altından tek başına kalkamıyordum.

Ayrıca Jin, Jennie'nin iyileşmesi için bir plan yapmıştı ve işe yarayacağını söylüyordu. Sosyalleştikçe daha iyi olacağını umuyordu. Bu konuda pek bir fikrim yoktu ve bence Jennie üzerinde de işe yaramazdı. Çünkü kendisi normalde de çok dışa dönük değildi. Bizden başka arkadaşı varsa onlar da kitaplardı. Derslerden başka bir şeyle ilgilenemedi. Bizimle bile bazen test çözmek için buluşmazdı. O yüzden dışarı çıkıp gezmek, Jennie'de olumlu sonuç verecek bir yöntem değildi. Yine de onu kırmak istemediğimden görüşümü belirtmemiştim.

İçeri giren Jin ile düşüncelerimden uzaklaştım. "Jisoo! Atıştırmalık bir şeyler aldım! Haydi Jennie'yi de al gel, yiyelim." dedi mutfağa geçerken. Ama bilmediği bir şey vardı. Jennie onları da yemezdi. Son bir hafta da günde bir tabak yemek bile yemiyordu. Bunları Jin'e anlatmak ne kadar zor olsa da, bir daha uyarmak zorundaydım.

Televizyonun başından kalktım ve onun yanına gittim. Cipsleri açıp kaplara boşaltıyordu. Dört poşet dolusu gereksiz şey almıştı. Hiç akıllanmayacaktı.

"Jin, sana boş yere harcama yapma demekten yoruldum. Jennie doğru dürüst yemek bile yemiyor! Onu bunlarla kandıramazsın!" dedim gözlerimi devirirken.
Elindeki işi yapmayı bırakıp bana baktı. "Peki o zaman.. Bu akşam bara gidiyoruz zaten. Daha iyi olacak, inanıyorum." dedi heyecanlı bir şekilde.

Hiç sanmıyordum..

~

Jennie'den

Tükenmiştim.. Hiç bir şey düşünmüyor, yapmıyordum. Tek yaşama amacım da beni bırakıp gitmişti.
Hayır.
Benden zorla alınmıştı.
Kocası olacak o piç, annemi ondan ne kadar korursam koruyayım yine bir yolunu bulup onu öldürmüştü. Hemde benim yüzümden..

O gün daha erken gitseydim, daha erken saatin farkına varsaydım, ya da belki de Jin ve Jungkook'un kavgasını daha çabuk engelleseydim ve uzamamasını sağlasaydım.. Şu an annem yanımda olmuş olurdu.

Kendimi affedemiyordum. Kendimi affetmeyecektim. Annem benim yüzümden ölmüştü ve o adam hala yaşıyordu. Ben gittiğimde oradaydı ama hemen kaçmıştı.

Onun peşinden gitmek yerine bayılmıştım ve kaçmıştı. Bu da benim yüzümden olmuştu..

Her şeyin suçlusu bendim. Yaşamamın bir anlamı yokken arkadaşlarım benim için çabalıyordu. Bana bir şeyler yedirmeye çalışıyordu.
Hayır.
Yemek yemeye hakkım yoktu.
Benim annem o şerefsiz yüzünden günden güne eriyordu ve o açken, ben arkadaşlarımla yiyordum.
Benim annem.. Ölmüştü. Ama hiç bir şey yapamamıştım.. Sadece izlemiştim.. Onu geri getirememiştim.

༆Sρσɾτʂ Cσαςɧ| Tαεηηίε༆ (Tamamlandı)Where stories live. Discover now