I Have Some Secrets

176 23 2
                                    

Victor vampirlere özgü dürtülerle kralının onu çağırdığını hissettiğinde gitti. Ben de eve gitmeden önce Blake'e bakmak için içeri girdim. Dans eden insanların arasından geçtim. Tabureme ulaştığımda bir sorun olduğunu fark ettim.

"Bundan mı istedim ben, aptal!" diye bağırıyordu bir kadın. Sesinden ne kadar sarhoş olduğu anlaşılıyordu.

Blake zoraki bir gülümsemeyle, "Özür dilerim, ne istemiştiniz?"diye sordu. 

"Bunu değil!" dedi kadın. Ayakta zor duruyordu. 

"Peki ne? Bunu istediğinize eminim."

O sırada kadının erkek arkadaşı devreye girdi. "Ne uzatıyorsun, versene istediğini!"

Blake sinirle gülümsedi. "Bunu." dedi dolu kokteyl bardağını görüş hizalarına kaldırarak. adam ikna olmamıştı, bardağı alıp içkiyi Blake'in yüzüne attırdı. Çileden çıkmış görünen Blake adamın yakasından tuttu. İnsanların arasından hızla geçip yanlarına ulaştığımda çok geçti. Blake adamın kafasını önce bar tezgahına çarptırdı, sonra da bir yumrukla yere serdi. Tüm bunları aralarında tezgah varken yapabilmiş olmasına hayran kalmıştım.

"Hey, Blake!" Diye seslendim peşinden arka tarafa giderken. Personel odasına girdik. Barın dekoruna uygun siyah dolaplar ve deri bir koltuk vardı. Koltuğa oturup dirseklerini bacağına dayadı. Öfkeden yumruklarını sıkıyordu. Gidip yanına oturdum.

"İyi misin?"

"Tekrar başladım."dedi gözlerini yerden ayırmadan.

"Neye başladın?"

"Kullanmaya."dedi. Bunun üzerine yutkundum. "Bağımlıyım."

Şaşkınlıktan ne diyeceğimi bilemedim. "Pekâlâ. Tekrar bırakmayı denemelisin. Yapabilirsin."

"Söylemesi kolay." Ayağa kalkıp ceketini giydi ve bana hiçbir şey demeden odadan çıktı. Peşinden gitmeyi düşünsem de yalnız kalmak istediği çok açıktı. Ben de bardan çıkıp eve gittim.

,

Daniel'dan.

"Bu işe ne zaman son vereceksiniz?"diye sordum. Artık çok sıkılmıştım ve beni dinlememeye yemin etmiş kuzenimi korumaya çalışmaktan yorulmuştum.

"Victor uğraşıyor. Yakında."

"Peki sence başarabilir mi?"

"Bunları konuşmak istemiyorum."dedi ve elini yanağıma koyup okşadı. Başkaları onu asla böyle göremezken piyango bana vurmuştu ve en zayıf zamanında bile yanındaydım.

"Nasıl istersen," dedim istemeye istemeye. En son Claude'un partiye gelemeyeceğini söylediğimde bozulmuştu aramız ve olayların tekrarına ihtiyacım yoktu.

"İnsan sevgiline karşı da böyle isteksiz misin, canım?"dedi. Elini boynuma koyup göğsümden aşağılara kadar kaydırdı.

"Sadece iyi hissetmiyorum."dedim. Her an onun için hazır olmamı istiyordu ama ben insandım.

"Tamam." Elini çekti.

Elini tekrar alıp karnıma koydum, kusursuz parmaklarıyla oynadım. "Dinle. Kraliçe kendisine eş seçmeye başlayacak. Aday listesindesin. Gay olmanı yok sayıyor çünkü bölgene ve kurduğun otoriteye hayran."

"Şaka olmalı. Onunla hiçbir şey paylaşmam."

"Benim de seni paylaşmaya niyetim yoktu zaten."dediğimde gülümsedi.

"Ben seni paylaşıyorum ama."

"Jeff mi? Biliyorsun, aramızda çok bir şey yok. Aklı hâlâ Claude'da."

"Güzel. Artık kalkmalıyım. Victor'la görüşmem gerek." Elini çekip ayağa kalktı. Giyinmesini izledim.

"Görüşürüz, aşkım."dedi dudağımdan öpüp.

"Görüşürüz Kralım!" Dedim. Gülümseyerek çıktı odadan.

MEDYUM | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin